Barış, Seda, Umut ve niceleri, her biri hem aileleri hem de toplum için özel çocuklar. Zihinsel öğrenme yetersizlikleri nedeniyle özel eğitime ihtiyaç duyan bu çocuklar, zihinsel engellilerin de imkanlar sağlandığında toplumda üretken ve temel ihtiyaçlarını kendi başlarına giderebilme becerisine sahip olabildiklerinin ispatı.
Zihinsel öğrenme yetersizliği bulunan çocuklara yönelik hizmet veren İzmir Özel İş Uygulama Merkezi, bu yarı yılda öğrencilerine kendilerine uygun mesleki beceri kazandırmanın yanı sıra Türkiye'de ilk defa uygulamaya koyduğu "toplumsal uyum becerileri" dersiyle, bu tür çocuklara toplumsal hayat içinde kimseye bağımlı olmadan temel ihtiyaçlarını giderebilme becerisi kazandırmaya başladı.
Toplu taşıma araçlarına binerek seyahat etmeden bakkal ve markette alışveriş yapmaya, kuaföre gitmeye kadar toplumsal hayatın içinde var olan tüm faaliyetlerin, öğrenciler tarafından uzman öğretmenlerin gözetiminde uygulamalı olarak yapıldığı ders sayesinde, zihinsel engelli çocuklar bağımsız hareket etmeyi öğreniyor.
- Otobüs ve vapuru kullanarak Kemeraltı'na yemeğe gittiler
Öğrencilerin, otobüse ve vapura binmeyi, sonrasında da Kemeraltı'ndaki bir lokantada kendi başlarına siparişlerini vererek ve ücretini ödeyerek yemek yemeği deneyimledikleri "toplumsal uyum becerileri" dersine AA ekibi de konuk oldu.
Derste, uzman öğretmenleri gözetiminde okulun hemen yakınındaki duraktan, daha önce numarasını öğrendikleri otobüse binerek Karşıyaka İskelesi'ne ulaşan öğrenciler, buradan vapuru kullanarak Konak'a gitti.
Günlük hayata sağlıklı bireyler için basit birer eylem olmasına karşın, zihinsel öğrenme yetersizliği bulunanlar için her biri ayrı eğitim süreci gerektiren bu faaliyetleri büyük biri heyecanla yerine getiren öğrenciler, sonrasında ise Kemeraltı'ndaki bir lokantada kendi siparişlerini vererek ve ücretini ödeyerek dışarıda yemek yemeği deneyimledi.
- "Tek başına yaşamayı öğretiyoruz"
Okul müdürü Oktay Serin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de ilk defa "sınırlandırılmamış, gerçek ortamları kullanarak" merkezlerince uygulanmaya başlanan bu dersle öğrencilerine toplumsal hayat içinde tek başlarına var olabilmelerini öğretmeyi amaçladıklarını söyledi.
Bu dersle aynı zamanda zihinsel engelli çocukların ebeveynlerinin yaşadığı, "bizden sonra bu çocuk nasıl yaşayacak" korkusunu aşmayı hedeflediklerini ifade eden Serin, şunları kaydetti:
"Bu ders, bir insanın toplumsal hayatta yaşaması gereken, uyması gereken tüm konuları, kuralları kapsıyor. Nasıl bizler kendimiz, tek başımıza bireysel olarak tüm ihtiyaçlarımızı giderebiliyoruz, anne babalarının vefatından sonra da bu çocukların hayatını tek başına idame ettirebilme ihtimali olacaktır. Biz aynı zamanda buna hazırlıyoruz.
Bu dersle bir taraftan da topluma da katkımız olmuş oluyor çünkü bu dersle birlikte toplum engelli insanları fark ediyor ve biz bu dersle engellilerle toplumu kaynaştırmayı değil, bütünleştirmeyi baz alıyoruz. Bunlar olması gereken şeyler, çocuklarımızın görülmesi, diğer insanların farkına varması gerekiyor."