Dolar

34,8672

Euro

36,6537

Altın

3.023,11

Bist

10.051,34

Mısırlı idam mahkumu: Eşine az rastlanır bir katliam

Mısır'da idam cezasına çarptırılan Şaban Ömer, ülkede şu an hukuka riayet eden bir yönetim olmadığını dolayısıyla yüzlerce idam cezasının normal olduğunu söyledi

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-05-09 17:02:19

Mısırlı idam mahkumu: Eşine az rastlanır bir katliam

Mısır’da idam cezası alan Şaban Ömer ve Mısır’dan bazı avukatlar, MAZLUMDER İstanbul Şubesi’nde düzenlenen toplantıda darbeden sonra Mısır'daki insan hakları ihlallerini anlattı.

Mısır'da idam cezası alan isimlerden biri olan Şaban Ömer, çok kısa bir celsede 1212 kişiye çok ağır cezalar verildiğini, bu cezaların beklendiğini, çünkü şuan Mısır'da hukuku savunan bir hükümet sisteminin olmadığını söyledi. Şaban Ömer sözlerine şöyle devam etti:

"Bu cezalardaki maksat herkesi susturmak, insanları evlerine döndürmek ve böylece ortada istedikleri gibi at koşturacakları bir ortam oluşturmaktır. Ancak Allah'a hamdolsun ki hala sokaklar hareketli ve biz bu askeri darbeyi tersine döndüreceğiz. Benim ve 300 arkadaşım hakkında idam kararı verilmesinin sebebi ise şudur: Bir sabah Mısır tarihinde görülmemiş bir katliamla uyandık. Ve doğal olarak insanlar sokaklara döküldü. Biz de sokağa çıktık ve yürüyüş yaptık ve polis merkezine vardık. Eğer polis önümüzü açsaydı bir problem olmayacaktı ve devam edecektik ama biz karşımızda dikenli demir telleri bulduk ve bir anda kendimizi silahların kurşunların ve el bombalarının altında bulduk. İlk anda içimizden 5 kişi şehit oldu. Polis mühimmatı bitene kadar kullandı. Polislerin ortalığı terk etmesinden sonra karşımızda baltacıları bulduk. Bir anda polis merkezinde bulunan bütün eşyaları çaldılar ve polis merkezini yaktılar. Biz daha sonra yaralılarımız için hastaneye gittik, orada bir polis memuru gördük, son nefesini veriyordu ve bize şunu dedi; 'Ben bize verilen emre uymadığım için polisler tarafından vuruldum'. Bize polis merkezini yakmak ve hastanede gördüğümüz polisi öldürmek suçları yıkıldı. Bu olay Minya mahkemesine intikal ettiğinde hakimlerin çoğu davaya bakmadılar, davadan çekildiler. Darbe hükümeti bu olayı şahsileştirdi ve açıkça hakimlere şöyle bir çağrıda bulundu: 'İhvan-ı Müslimin'i mahkum etmek için içinizde bir kişi bile yok mu?' Sonunda bir hakim buldular ve ben ve bir takım arkadaşlarımız idam hükmü aldı. Bizim bu hüküm karşısındaki tutumumuz şudur ki; 'De ki, bize Allah'ın yazdığından başkası isabet etmez.' Her şey Allah'ın iradesinde gidiyor".

Eski Mısır Parlamento Üyesi Avukat Nezir Muhammed ise Mısır'da adalet ve kanunların rafa kaldırıldığını ve mahkemelerin haklı bir yargılama yapmasının söz konusu olmadığını belirterek "Şuan verilen kararlar doğrultusunda Mısır'da hukuk sistemini size izah etmeye çalışacağım; 14 Ağustos 2013'te yargılamalar başladı, halbuki buradaki suçlamalarda 20 Ağustos'tan sonraki olaylar üzerinden suçlamalar yapılıyor. Burada tamamen karmakarışık bir durum söz konusu, mahkemeye başvuru yapanlar polisler, suçlamalarla ilgili ise detaylar yok, sadece bir polisin mahkemeye başvurmasıyla başlayan yargılamalar söz konusu. Mesela polis merkezinde bir takım silahlara el konulduğu söyleniyor ama başka hiçbir şey, delil vs. yok. Darbe devleti bunları dünyanın gözünden saklasa da Allah bütün bunları görüyor ve inşallah bu zulümler bu zalim yönetimlerin sonunu getirecektir" dedi.

Humanity Association (İnsanlık Derneği) adına konuşan Av. Mahmut İsmail de Mısır'daki darbenin sadece hükümete yönelik olmadığını, halkın iradesine, insan onuruna yapılmış bir darbe olduğunu vurguladı. İsmail, "Şuan tam bir karmaşa söz konusu. Karşı karşıya olduğumuz durum tam bir hukuk faciasıdır. Verilen hükümlerin ne kadar gülünç olduğunu anlamanız için size örnek vereyim; Mahkemelerde bir kişinin tespiti için nedir, kimdir, nerde oturur vs. bunları anlamak için bile her bir kişiye en az 2-3 dakika vermek lazım. Ama yüzlerce kişi hakkında toptan karar 10-20 dakikada verildi" dedi.

Son olarak konuşan Av. Ahmad Mofrah son tutuklamalarla cezaevlerinde 10 bine yakın kişinin olduğunu, para cezası verilenlere ise çok yüksek para cezaları verildiğini belirtti. Mofrah, "Eğer çok kısa bir zamanda 1212 kişiye idam verilebiliyorsa biz bir hukuk çöplüğünün içindeyiz. Bu yapılanlar uluslararası kanunlara da aykırı. Bu yaptıklarıyla Mısır hukuku darbe almıştır" dedi.

Haber Ara