Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) yöneticileri ve üye derneklerden temsilciler ile gazetecilerden oluşan 76 kişilik heyet, Abhazya Cumhuriyeti'nin daveti ve Türkiye Abhaz Kültür Dernekleri Federasyonu'nun organizasyonu ile Abhazya'nın başkenti Sohum'a geldi.
TGF 44'üncü Başkanlar Konseyi ve 1'inci Abhazya-Türkiye Gazeteciler Kongresi dolayısıyla Abhazya'ya gelen TGF Başkanı Atilla Sertel başkanlığındaki heyet, ilk ziyaretini Dışişleri Bakanlığı'na yaptı.
Abhazya Dışışleri Bakanı Çirikba, TGF yönetimi ile yaptığı toplantının ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Abhazya'nın, Türkiye ile olan tarihi ve kültürel bağlarına büyük önem atfettiklerini belirterek, "Abhazya devleti, iki dost halk arasında temas ve iletişimin yoğunlaşmasını memnuniyetle karşılamaktadır" diye konuştu.
Eşi ve benzeri bulunmayan bir dönemden geçtiklerini vurgulayan Çirikba, "Yeni, özgür, bağımsız bir Abhazya inşa ediyoruz ancak hiçbir ülke, dostları olmadan gelişemez. Rusya Federasyonu ile sağlam bir ortaklık ve müttefiklik ilişkisi kurduk. Diplomatik ya da yalnızca dostane ilişkilerimiz olan başka ülkelerle bağlarımızı güçlendirmekteyiz" ifadelerini kullandı.
"Genel olarak, mevcut temasların güçlendirilmesi ve dış dünya ile yeni iletişim kanallarının çoğaltılması, Abhazya devletinin öncelikleri arasındadır" diyen Çirikba, "Bu aşamada Abhazya Cumhuriyeti'nin dış politika faaliyetlerinin temel amacı, Abhazya'nın uluslararası arenada daha fazla ülke tarafından tanınması, BM ve diğer uluslararası organizasyonlara üye olmasıdır" şeklinde konuştu.
- Gürcistan'a eleştiri
Konuşmasında Gürcistan yönetimini eleştiren Bakan Çirikba, sözlerini şöyle sürdürdü:
"1992'de Abhazya'ya yaptığı saldırıyla binlerce sivilin ölümüne ve ülkemizin ekonomisinde telafi edilemez zararlara sebep olan Gürcü yönetimi bugün de Abhazya'nın dış politikasını sekteye uğratmak ve uluslararası ilişkilerin genişlediği küreselleşme çağında akıl almaz bir şekilde halkımızı uluslararası düzeyde yalnızlaştırmak için mümkün olan her araca başvurmaktadır. Gürcistan'ın baskısı sonucunda Abhazya ile Türkiye arasında başarıyla işlemiş olan gemi ulaşımı durdurulmuş, yurttaşlarımız doğrudan ulaşım imkanından mahrum bırakılmıştır.
Geçen yılın nisan ayında Ankara'da düzenlenen TBMM'nin ilk toplantısının anısına Mustafa Kemal Atatürk tarafından dünya çocuklarına armağan edilen çocuk bayramı programında ilk başta resmi olarak yer alan Abhaz dans topluluğu, Gürcistan'ın çabalarıyla programdan çıkarılmıştır."
Çirikba, Gürcistan'ın askeri gemilerinin, Türkiye'den Abhazya'ya çeşitli ürünler taşıyan Türk ticaret gemilerine el koymayı sürdürmekte olduğunu ifade ederek, "Ne yazık ki yeni Gürcistan yönetiminin de Abhazya halkını dış dünya ile kültürel ve sosyal iletişimden soyutlamak için her yola başvurduğunu belirtmek gerekir. Buna rağmen Abhazya Cumhuriyeti komşu ülkelerle özellikle de büyük bir bölgesel güç olan Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmeye odaklanmış ve sistemli ve tutarlı bir dış politika programı oluşturmaktadır" dedi.
- Türkiye ile ilişkilerin çerçevesi
Bakan Çirikba, Türkiye ile ilişkileri çerçevesinde, Abhazya'nın dış politika çalışmalarının ana hedeflerini 5 maddeyle özetleyerek, "Türkiye tarafından Abhazya Cumhuriyeti'nin bağımsızlığının tanınması. Ankara'da Abhazya Cumhuriyeti ve Sohum'da Türkiye Cumhuriyeti diplomatik temsilciliklerinin açılması. Pasaportların, seyahat belgelerinin ve diğer hukuki evrakların karşılıklı olarak tanınması. Abhazya ile Türkiye arasında hava ve deniz ulaşımının başlatılması. Türk yatırımlarının Abhazya ekonomisine çekilmesi" şeklinde sıraladı.
Türkiye ve diğer Ortadoğu ülkeleri ile güçlü bölgesel işbirliği kanalları kurulması, bu ülkelerdeki Abhaz diasporası ile yakın temaslar sayesinde var olan bağların güçlendirilmesi yönünde bir dış politika izlediklerini anlatan Çirikba, "Özellikle vurgulamak isterim ki Türkiye, şehirleri ve bölgeleri ile iyi komşuluk ilişkileri kurmak konusunda önemli gelişmeler kaydettik. Kardeşlerimizin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde Abhaz dili eğitimini öngören kanunun Türkiye parlamentosu tarafından kabul edilmesinin önemine büyük bir memnuniyetle vurgu yapmak gerekir" diye konuştu.
Çirikba, Evliya Çelebi'nin, "Seyahatname" adlı eserinde Abhaz halkını tasvir eden ilk gezginlerden olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Hatta bize dönemin Abhaz dili ile ilgili son derece değerli bir tanıklık bırakmıştır. Çelebi'nin annesi ile dayısı Sadrazam Melik Ahmed Paşa'nın Abhaz asıllı olmaları ayrıca dikkate değerdir. Osmanlı divanında birçok Abhaz vardır. Birçok padişahın annesi ve eşi Abhaz'dır. Türkiye Cumhuriyeti kurulurken de Mustafa Kemal'in yanında çok sayıda Abhaz ve Çerkes yer almıştır. Türkiye'nin ilk başbakanı, Atatürk'ün sadık müttefiki Rauf Orbay, Abhaz asıllıdır."
- Karadeniz'in iki yakası
Abhaz ve Türk halkları arasındaki ilişkilerde yeni bir çağın başlamasını umut ettiklerini dile getiren Çirikba, "Bizler, Karadeniz'in iki yakasında yaşayan yakın komşularız. Birbirimizi iyi tanımalıyız. Özellikle inşaat, tarım ve turizm alanlarında birlikte iş yapma, kültür, eğitim ve spor alanlarında paylaşımda bulunma potansiyellerimiz büyüktür. Türkiye vatandaşı olan Abhaz, Çerkes ve Ubıh kardeşlerimizden oluşan diaspora, Türkiye Cumhuriyeti ile aramızdaki ilişkilerin iyi bir geleceğe sahip olacağından kuşkum yok" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin dört bir yanından insanların selamını getirdiğini belirten TGF Başkanı Sertel de Abhazya'nın, daha fazla ülke tarafından tanınmasının önemine işaret etti.
Türkiye Abhaz Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı Ramazan Cengiz Koç ise iki ülke halklarının arasındaki güçlü bağlara ve Abhazya'nın uluslararası arenada daha fazla ülke tarafından tanınmasının önemini vurguladı.