Okyay, çarşamba günü düzenlenen basın toplantısıyla gubun çalışmaları hakkında bilgi verdi. Grup olarak savunma, havacılık ve bu alanlarda Ar-Ge konularına odaklandıklarını, son dönemdeki dikey büyüme alanlarını savunma ve havacılık sanayinin oluşturduğunu belirten Okyay, 1989 yılında Kale Kalıp şirketinin Stinger füze projesine dahil olmasıyla girdikleri bu sektörde, Kale Havacılık ve Kale Pratt&Whitney şirketlerini kurup sağlam adımlarla ilerlediklerini belirtti.
Okyay, "Havacılık ve savunma alanındaki faaliyetlerimizi altında topladığımız Teknik Grup olarak, 100 milyon lira ciroyla tamamlamayı hedeflediğimiz 2013 yılını 109 milyon lira ile noktaladık. Bu yıl için 200 milyon lira ciro hedefimiz var. 2018 hedefimiz 400 milyon lira ciroya ulaşarak, stratejik oyuncusu olduğumuz sektörün, ekonomi ölçeğinde de liderleri arasına girmek. Gelecek 5 yıl içinde de bu alanda 70 milyon dolarlık daha yatırım planlıyoruz" diye konuştu.
- "Türkiye'nin ilk defa kendi geliştirdiği bir jet motoru ortaya çıkacak"
Dünyanın en büyük uçak motoru üreticilerinden Amerikalı Pratt&Whitney ile Kale'nin yüzde 51 oranındaki hakim ortaklığıyla İzmir'de temelini attıkları Kale Pratt&Whitney Fabrikası'nın 1. etap yatırımının tamamlandığını anlatan Okyay, "Bu fabrika sayesinde dünyanın en gelişmiş savaş uçağı olan F35'lerin çok kritik motor parçaları artık İzmir'de üretilecek. Fabrikamızın açılış törenini 6 Haziran'da, daha önce temel atma törenimizde de bizleri şereflendiren Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül'ün himayelerinde gerçekleştireceğiz" ifadelerini kullandı.
Kale Havacılık'ın yüzde 100 Türk sermayeli bir şirket olarak Turbo Jet Motor Geliştirme Projesi'ni üstlendiğini anımsatan Okyay, "Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın Türk SOM Füzesi için istediği bu projeyle, Türkiye'nin ilk defa kendi tasarladığı, kendi geliştirdiği bir jet motoru ortaya çıkmış olacak. Çok kapsamlı bir proje olan jet motoru, mekanik sektörünün ulaşabileceği en zor, en hassas imalat seviyesidir. Malzeme araştırması bile çok zorludur çünkü çok yüksek sıcaklıklara, çok yüksek devirlere, çok yüksek itki güçlerine dayanabilen bir malzeme grubundan bahsediyoruz. Ağırlık, boyut, itki gücü gibi kriterlerin çok ciddi optimizasyonunu gerektiren ve zorlu bir tasarım, analiz ve test çalışması içeren turbo jet motoru geliştirme projesini, bize eşik atlatacak bir iş olarak değerlendiriyoruz" bilgisini verdi.
Kale Kalıp-Baykar iş ortaklığı olarak üstlendikleri Türkiye'nin gözlem amaçlı Taktik İnsansız Hava Aracı (İHA) tasarımını tamamladıklarını açıklayan Okyay, "Şu anda test çalışmaları devam eden İHA'ları bu yıl içinde teslim edeceğiz. Toplamda 12 adet kesin, 6 adet opsiyonlu olmak üzere 18 araçtan söz ediyoruz. İHA'ların Türkiye için stratejik önemi hepimizin malumu. Ortağımız Baykar Makina bu alanda büyük bir know-how sahibi. Ülkemiz savunmasına son derece gelişmiş ve özgün bir hava aracı tasarımı ve üretimi ile destek veren bir projenin parçası olmaktan büyük gurur duyuyoruz" diye konuştu.
- Milli Piyade Tüfeği projesi
Türkiye'nin kendi piyade tüfeğini üretmesi için başladıkları proje hakkında da bilgi veren Okyay, şunları kaydetti:
"Bu yıl için bir diğer önemli işimiz de, Türkiye'nin ilk Milli Piyade Tüfeği projesinde sona gelmiş olmamızdır. Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu'nun (MKEK) ana yükleniciliğinde üstlendiğimiz piyade tüfeğinde, -ki bu Türkiye'nin geliştirdiği ilk otomatik piyade tüfeğidir, ilk prototiplerimiz çıktı. Ürün kalifikasyonu için ilk 50'lik üretimimizi yaptık ve bütün testleri başarıyla geçtik. Üretim hattı kalifikasyonu fazında ürettiğimiz 200 adet tüfek de tüm testleri başarı ile geçti. Şu anda Ürün Kalifikasyonunu ve Üretim Hattı Kalifikasyonunu tamamlamış ve seri üretim fazına hazır iki firma MKEK ve Kale Kalıp'tır.
MKEK ile birlikte, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve emniyet güçlerimizin ilk ve tek milli piyade tüfeği projesini gerçekleştirmiş olmaktan büyük onur duymaktayız. Yine aynı şekilde MKEK ile birlikte, Modern Makineli Tüfek Projesi'nde de tasarım aşamasındayız şu anda. Milli Piyade Tüfeğine göre biraz daha faz farkıyla başlamış bu projede de tasarım faaliyetleri başarı ile devam ediyor."
- "Ar-Ge departmanlarımızı bağımsız bir şirket olarak yeniden konumlandırdık"
Türkiye'nin sanayide ihtiyaç duyduğu yenilikçi ve Ar-Ge'ye dayalı üretim modeline geçişe için Türk sanayi çevrelerine büyük katkı koyacaklarını dile getiren Osman Okyay, "Bugüne kadar Teknik Grup şirketlerimizin bünyesinde önemli işlere imza atan Ar-Ge departmanlarımızı, Kale Ar-Ge adıyla bağımsız bir şirket olarak yeniden konumlandırdık. Savunma ve Havacılık sektörünü direkt ilgilendiren projelerin yanı sıra, Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) ile birlikte gelişmiş özelliklere sahip pil projesi, yine aynı kurumlarla 2 farklı tip ve boyutta yakıt hücresi projesi, ileri teknoloji isteyen havacılık malzemeleri geliştirilmesi gibi pek çok önemli projeyi sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.
Grup olarak havacılık ve savunma sektörlerinde yakaladıkları katma değer oranıyla beğeni topladıklarına işaret eden Okyay, "Sektörde gerçekten çok ciddi bir katma değer yaratıyoruz. Bunun takdir edildiğini görmek güzel. Dünya savunma ve havacılık sanayinde ilk 10 içinde bulunan önemli üreticilerle işbirliklerimiz var. Bunun sonucunda,10 yıldır Lockheed Martin'den Yıldız Tedarikçi unvanına sahibiz. Geçtiğimiz yıl Boeing'den Performans Mükemmellik Ödülü'nü alan ilk Türk şirketi olduk. Yine geçtiğimiz yıl içinde Northrop Grumman'in Platin seviyesi tedarikçi ödülünü kazandık" değerlendirmesini yaptı.
- "İlk 10 ekonomi arasında savunma ve havacılık sanayinde ileri seviyede olmayan ülke yok"
Savunma-Havacılık sanayisinin birçok yeniliğin, buluşun ortaya çıktığı alanlar olduğunu hatırlatan Okyay, Türkiye'nin 2023 hedeflerine de değinerek şunları kaydetti:
"İnternet, Amerikan Savunma Sanayisi çıkışlıdır. Gelişmiş ülkelerde lokomotif sanayilerdir, dış politika ve savunma sanayisi el eledir, günümüzün gücünü artık böyle tanımlıyoruz. Amerika'nın gücü hem ekonomik hem de savunma gücüne dayanır. Türkiye, katma değeri yüksek sanayi ile büyümeli. Bugün sanayimizde ileri teknoloji ürünlerin payı ne yazık ki yüzde 3'ün altında. Orta ve yüksek teknolojide Avrasya'nın üretim üssü olmak istiyorsak savunma ve havacılık sanayi gibi alanlarda daha hızlı büyümemiz lazım.
Türkiye'nin 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına girme iddiası var. Dünyanın 10 büyük ekonomisi arasında savunma ve havacılık sanayinde ileri seviyede olmayan ülke yok. Türkiye dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına girecekse savunma ve havacılıkta büyümek zorunda.
Türk Savunma sanayinde de işler iyi gidiyor. 2013 yılında savunma sanayisinin cirosu 5 milyar doları buldu. Dışa bağımlılıkta tarihin en iyi durumundayız. 2000'lerin ilk yarısında yüzde 17'lerde olan doğrudan dış alımlar yüzde 12'ye inmiş durumda. Onlarca platform projesi başlatılmış durumda, bu projeler tamamlandığında savunma sanayimiz bambaşka bir seviyeye yükselmiş olacaktır."
Yeni Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir'e başarılar dileyen Okyay, "Malumunuz, geçtiğimiz günlerde Savunma Sanayii Müsteşarımız değişti. Bu vesile ile ülkemiz savunma ve havacılık sanayinin son 10 yılda yapmış olduğu atılımın en önemli mimarlarından biri konumunda olan eski Müsteşarımız Sayın Murad Bayar'a şükranlarımızı sunuyor ve bugüne kadarki gelişmeleri artırarak devam ettireceğine inancımız tam olan yeni Müsteşarımız Sayın Doç. Dr. İsmail Demir'e başarılar diliyoruz" ifadelerini kullandı.
- Kale Grubu
Şemsiye organizasyonları olan Kale Grubu hakkında bilgiler de veren Osman Okyay, "Toplam gelirlerinin yüzde 2,2'sini Ar-Ge'ye ayırarak Türkiye ortalamasının 2 katına çıkan, Avrupa'nın 3'üncü, dünyanın 12'nci, Türkiye'nin en büyük seramik karo üreticisi bir gruptan söz ediyoruz. Kale Seramik tek başına dünya seramik üretiminin yüzde 2'sini gerçekleştiriyor. Kalekim yapı kimyasallarında, üretim ve satış kapasitesi olarak Türkiye ve bölgemizde birinci, Avrupa'da ise 5'inci sırada yer alıyor" diye konuştu.
İbrahim Bodur'un temelini 1957 yılında Çan'da Çanakkale Seramik'i kurarak attığı bir sanayi grubu olan Kale'nin bugün, seramik, inşaat malzemeleri, kimyasallar, madencilik, ulaştırma, havacılık ve savunma alanlarında faaliyet gösteren her biri kendi alanında lider 17 şirketi, 5 bini aşkın çalışanı, 5 bin 700 tedarikçisi ve 15 bin satış noktası ile büyük bir aile durumunda.