Dolar

34,9458

Euro

36,7162

Altın

2.982,17

Bist

10.125,46

Ekonomi Bakanı Zeybekci, Kastamonu'da:

Ekonomi Bakanı Zeybekci, Kastamonu'da:

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-05-01 15:17:39

Ekonomi Bakanı Zeybekci, Kastamonu'da:
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Birilerinden teknoloji transfer ederek, birilerinden tasarruf transfer ederek, birilerinden bilim transfer ederek gidebileceğimiz yerler sınırlı. 'Bağımsızlık' demek ekonomik bağımsızlık demektir. Ekonomik bağımsızlığınızı eğer tam sağlayamıyorsak geri kalan hiçbir şeyi konuşmaya gerek yok" dedi.

Nisan ayı ihracat rakamlarının değerlendirilmesi amacıyla Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası hizmet binasında düzenlenen toplantıya katılan Zeybekci, burada yaptığı konuşmada, çıktıkları yolda bugüne kadar birikim, tecrübe sağladıklarını belirterek, bundan sona Türkiye olarak başka bir adıma ve başka bir boyuta geçmeleri gerektiğini söyledi.

Bir yıllık ihracatlarının 156 milyar dolara geldiğini vurgulayan Zeybekci, 156 milyar dolarlık ihracatın ortalama kilogram fiyatının 1.58-1.60 dolar olduğunu ifade etti.

Bakan Zeybekci, dünyanın gelişmiş ülkelerinde kilogram ihracat fiyatının 3 dolarların üzerinde olduğuna işaret ederek, "156 milyar dolarlık ihracatımızın ancak ve ancak yüzde 4'ü yüksek teknoloji ürünlerine dayanıyor. Ama aynı şekilde daha dün aynı yerde beraber olduğumuz aynı paralelde koştuğumuz Güney Kore'nin bugün ihracat rakamının içindeki yüksek teknoloji payı yüzde 20'ler civarında. Bizim önümüzdeki süreçte bir an önce ihracatımızın içindeki yüksek teknoloji payını yüzde 10'lar, 15'ler, 20'ler seviyesine taşımamız gerekiyor" diye konuştu.

Türkiye'nin cari açık problemi olmadığını anlatan Zeybekci, Türkiye'nin Ar-Ge, inovasyon açığı, üniversitelerle sanayinin yeniden yapılanma ve biraraya gelme ile bilim merkezlerine ihtiyaç problemlerinin bulunduğunu kaydetti.

Türkiye'nin bunları sağlamak için imkanlarının bulunduğunu belirten Zeybekci, hükümetin Ar-Ge desteklerine dikkati çekti.

Bakan Zeybekci, şu ana kadar 150 Ar-Ge desteği verdiklerini ifade ederek, "Biz bu desteğin 500, 3 bin, 5 bin olmasını istiyoruz, sadece İstanbul'da 3-5 bin destek vermemiz gerekiyor. Kastamonu'da 20-30 tane Ar-Ge desteği vermemiz gerekiyor. Ankara'da yüzlerce, binlerce destek vermiş olmamız gerekiyor ki o dediğimiz hedefe gidelim. Birilerinden teknoloji transfer ederek, birilerinden tasarruf transfer ederek, birilerinden bilim transfer ederek gidebileceğimiz yerler sınırlı. 'Bağımsızlık' demek ekonomik bağımsızlık demektir. Ekonomik bağımsızlığınızı eğer tam sağlayamıyorsak geri kalan hiçbir şeyi konuşmaya gerek yok. Ondan sonra birilerinin dediği gibi 'Altını koyan kuralı koyar, kuralı koyan altını alır' Biz hem altını koyan hem de kuralı koyan bir ülke olmak zorundayız" şeklinde konuştu.

- "En büyük sıkıntılarından biri, tasarruf oranlarının düşüklüğü"

Türkiye olarak kullanmadıkları ham maddeyi, yer altı zenginliklerini, kapasiteyi, iş gücünü ve diğer etmenleri kullanarak tekrar üretimi, yatırımı ve büyümeyi artıracaklarını belirten Zeybekci, "İşte buna milli büyüme denir. Şu anda Türkiye'nin en büyük açıklarından biri de finansman açığı. Türkiye'nin şu anda en büyük sıkıntılarından biri tasarruf oranlarının düşüklüğü. Gelişmiş ülkeler de tasarruf oranları yüzde 30 aralığında, bizde yüzde 12-13. Bu tasarrufla bizim yatırım yapmamız, büyümemiz hemen hemen imkansıza yakın" ifadesini kullandı.

Zeybekci, bu nedenle dünyadan doğrudan yatırım almak gerektiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Biraz böyle elimizi kolumuzu oynatarak yatırım yapmaya kalkarsak, biraz fazla harcamaya kalkarsak da cari açığımız oluşuyor. Evet doğrudan yatırımı teşvik ediyoruz, doğrudan yatırımı bekliyoruz, doğrudan yatırım olarak ülkemize gelen herkese diyoruz ki 'bizimle bu ülkede aynı kaderi paylaşmaya geldiğiniz için başımızın üstünde yeriniz var' ama asıl yapmamız gereken, borç olmayan, karşılığında faiz ödemediğimiz, hiç kimseye karşı sorumlu olmadığımız, ihracatımızı artırarak, ülkemize kaynak ve imkan girişini sağlamak. Kalkınmamızın milli büyümemizin en önemli anahtarlarından biri bu."

Zeybekci, 1980'den sonra başladıkları ihracata dayalı büyümenin asıl hedefinin bu olduğuna vurgu yaparak, bunu gerçekleştirmek için de Türkiye'de bir çok reform yaptıklarını söyledi.

Yeni dönemde teşviklerde önemli adımlar attıklarını, 2002 yılından itibaren verdikleri teşviklerde yaklaşık 150 milyarlık yatırım yapıldığını anlatan Zeybekci, bu teşvikle 320 bin kişinin ekstra iş sahibi olmasının sağlandığını ifade etti.

Zeybekci, bu alanda teşviklerin devam edeceğini dile getirerek, "Bölgesel teşvikler verdik. 1'den 6'ya kadar Türkiyemizi ayırdık, stratejik teşvik verdik, sektörel teşvik verdik, büyük ölçekli yatırım teşvikleri verdik. Değiştiriyoruz bunları, genişletiyoruz. Projeler varsa bize gelin. Kişiye özel ceket diker gibi özel teşvikler düzenleriz. Hiç kimse 'Kastamonu 4. bölge o nedenle biz burada yatırım yapamıyoruz' demesin. Doğrudan bana gelsin. Yeterki yatırım yapacak olsun. Biz ona mutlaka bu kapıları sonuna kadar açarız" diye konuştu.

- Gümrük Birliği Anlaşması

Başbakan ile Avrupa Birliği ziyareti sırasında ilk dile getirdikleri konunun Gümrük Birliği Anlaşması olduğunu vurgulayan Zeybekci, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Avrupa Birliği'nin Ticaret ve Ekonomi Komiseri ile bir araya geldik. Kendisine Gümrük Birliği ile ilgili şikayetlerimizi söyledik. Gümrük Birliği Anlaşması şu anki hali ile egemen hiçbir ülkenin kabul edebileceği bir anlaşma değildir. 1995 yılında imzalanmış. 1996 yılında yürürlüğe girmiş. O günün şartlarına göre eleştirmiyorum. O günün şartlarına göre 'Türkiye nasıl olsa 3-4 yıl sonra tam üye olacak Avrupa Birliği'ne onun için böyle bir ara geçiş yapalım sonrada hallederiz' diye imzalanmış olan bir anlaşma. Karar alma mekanizmasında yokuz, hiçbir şikayet etme hakkınız yok, hiçbir şekilde olacak bir haksızlığı mahkemeye götürme hakkınız yok."

Gümrük Birliği Anlaşmasına göre, AB'nin üçüncü ülkelerle imzaladığı anlaşmalara tabi olan Türkiye'nin, imzalanan anlaşmalarda üçüncü ülkelerden elde ettiği avantajlara sahip olamadığını anlatan Zeybekci, "Avrupa Birliği diyelim ki Cezayir ile serbest ticaret anlaşması imzaladı. Avrupa Birliği ve Cezayir kendi arasında her türlü ticaret serbestliğine kavuşuyor, artı Cezayir, Türkiye ile de serbest ticaret imkanlarına kavuşuyor. Tüm Cezayir malları Türkiye'ye serbest olarak girme imkanına sahip oluyor. Ama Türkiye'nin malları Cezayir'e giremiyor. Böyle çarpık bir yapı" ifadesini kullandı.

Zeybekci, Türkiye'nin Cezayir ile kendi başına anlaşma yapması gerektiğini dile getirerek, "10 yıldan beri Cezayir'e yapmadığımız kalmadı ama adamlar masaya oturmuyorlar. Böyle anlaşma olmaz, böyle bir anlaşmayı hiçbir egemen ülke kabul etmez. Brüksel'de bunları kendilerine söylediğimizde şöyle bir cümle üzerinde anlaştık, 'Gümrük Birliği Anlaşması eksiklikler giderilerek tamir edilmeli, iyileştirilmeli' Şimdi resmi teknik heyetler çalışmaya devam ediyor, haziran başında yeniden bir araya gelerek bunun düzeltilmesiyle ilgili önemli adımlar atacağız" dedi.

AB ile ABD'nin kendi aralarında Transatlantik Yatırım ve Ticaret Anlaşması ile Gümrük Birliği Anlaşmasının çok daha gelişmişini müzakere ettiklerini belirten Zeybekci, bunun dünya ticaretinin, ihracatının ve ekonomisinin yüzde 50'sinden fazlası anlamına geldiğini söyledi.

"Eğer Türkiye olarak biz Avrupa Birliği ile Amerika Birleşik Devletleri bu anlaşmayı imzaladığında eş zamanlı olarak Amerika ile aynı anlaşmayı imzalayamazsak bizim için Gümrük Birliği sürdürülemez hale gelir" diyen Zeybekci, bunu onlara söylediklerini aktardı.

Bakan Zeybekci, bu sistem içinde bulunmanın zorunlu olduğunu dile getirerek, "İnşallah Mayıs 14-15 gibi Amerika Birleşik Devletleri ile bu konuda görüşmelerimiz olacak" dedi.

- "Türkiye tarihi bir rekora imza attı"

Geçen ay Avrupa'da bir numara oldan THY'nin Afrika'da en çok noktaya uçan tek havayolu, dünyada da en çok noktaya uçan ikinci havayolu olduğuna dikkati çeken Zeybekci, "Türkiye bu hale geldi. İşsizlikle ilgili, büyümeyle ilgili, ihracatın ithalatı karşılamasında, Türkiye tarihi bir rekora imza attı. Yüzde 74'e yakın ihracatın ithalatı yakalama oranı var ki hedefimiz yüzde 80. Yüzde 80'de zaten dünyanın en iyi rakamlarından biri olur" dedi.

Zeybekci, Türkiye'nin 2015 yılının bu günlerinde 170 milyar doların üzerindeki ihracatı konuşuyor olacağını anlatarak, yüzde 10 ihracat artışının onu sağlayacak istihdamı sağlamak anlamına geldiğini kaydetti.

Bakan Zeybekci, yüksek faizin üretmemek, yatırım, istihdam yapmamak ve ihracatın artmaması anlamına geldiğini dile getirerek, "Piyasanın faiz düşümüyle ilgili şuandaki eğilimin desteklenmesi, bununla ilgili gerekli adımların atılması gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.

Merkez Bankasının gelecekle ilgili yaptığı sözlü açıklamanın, yakın bir gelecekte de teknik anlamda fiili adımlar haline dönüşmesinin piyasanın en büyük beklentilerinden biri olduğunu belirten Zeybekci, enflasyonun, bir yıl sonranın enflasyonu, faizlerin de bir yıl sonranın faizleri dikkate alınarak yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini kaydetti.

Ekonomi Bakanı Zeybekci, ihracatı destekleyici kur olan 2.15-2.25 aralığının kendileri için en iyi yer olduğunu vurgulayarak, "Ama 2.10'un altındaki inişlerde de Merkez Bankamızın döviz satmayı bırakıp nasıl ki o 28, 27, 25, 24, 20 ocaklar civarındaki döviz satarak müdahalesi olduysa artık rezervlerini tekrar yukarılara doğru çekmek için fırsat olarak değerlendirmesini, fırsat olarak görmesi gerektiğine inanıyoruz" ifadesini kullandı.

- "15 milyar dolar civarındaki ithalata müdahale edeceğiz"

Zeybekci, toplantıda, Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş, AK Parti Kastamonu Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Kastamonu TSO Başkanı Selçuk Arslan, iş adamları ve vatandaşların da sorularını yanıtladı.

Bir esnafın Çin'den gelen kapıların kendilerini olumsuz yönde etkilediğini ve buna bir çözüm bulunmasını istemesi üzerine Zeybekci, "Bunları zorlaştırmak için önümüzdeki günlerde güçlü adımlar atacağız. Korumak istiyoruz, koruyacağız, herkes de elini kolunu sallayarak memleketimize girmesin. Türkiye olarak ilk adımda 15 milyar dolar civarındaki ithalata müdahale edeceğiz. Yakın gelecekte bunları göreceksiniz" şeklinde konuştu.

Bakan Zeybekci, Türkiye müteahhit hizmetlerinde dünyada Çin'den sonra ikinci sırada olduklarına dikkati çekerek, 103 ülkede müteahhit hizmetleri verdiklerini anlattı.

Şu ana kadar bitirilen ve yürütülen işlerin toplamının 280 milyar doları aştığını belirten Zeybekci, geçen yıl 40 milyar dolarlık iş aldıklarını, söz konusu rakamı bu sene bir o kadar daha arttırmayı istediklerini söyledi.

Zeybekci, bunu yapmak için Başbakan Recep Tayyip Eroğan'ın çok özel bir talimatının bulunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Çok özel bir proje üzerinde çalışıyoruz. Türkiye olarak dostlarımızla birlikte yeni bir oluşum içerisindeyiz. Bizim inşaat şirketlerimizin yurt dışındaki müteahhit hizmetleri, alt yapıda, çevre projeleri, ihale almaları için elimizden gelen hazırlığı yapacağız. Türkiye olarak yurt dışında müteahhit hizmetleri değil ama mühendislik, müşavirlik, hukuk, mali müşavirlik ile desteklerimizi de devreye sokuyoruz. Hedefimiz çok yakın bir sürede Çin'i de geçerek dünyada bir numara olmak. Dünyada bir numara olacağımız daha çok şey olacak."

(bitti)

Haber Ara