Ambarcı, federasyonda yaptığı basın açıklamasında, Ermenistan ve Ermeni diasporasının "Osmanlı İmparatorluğu döneminde Anadolu'da yaşayan Ermenilerin tehciri nedeniyle yaklaşık 1,5 milyon vatandaşlarının yaşamını yitirdiği" iddiasında bulunduğu, bu olayın da "soykırım" olarak tanınmasını istediklerini belirtti.
İddiaların, Ermenilerin "1828 yılından beri Türk milleti üzerinde oynadıkları planlı bir hareket" olduğunu iddia eden Ambarcı, 1915 yılındaki olaylarda Türklerin Ermeni ailelerine ve sivillere dokunmadığını, isyan ve başkaldıranları durdurmak için bir hareket yapıldığını, daha sonra ise o bölgelerden göç sağlandığını ifade etti.
Tarihin her aşamasında bazı Ermeni politikacıların ve ordu mensuplarının Türk milleti üzerinde düşmanlığının olduğunu savunan Ambarcı, şöyle konuştu:
"Her yıl dünya gündemini meşgul eden ve Türk milletinin üzerinde baskı unsuru oluşturulmaya çalışılan 24 Nisan sözde soykırımı tamamen yalandır. 24 Nisan'ı, Türk milleti olarak bizlerin gündemde tutarak milletimize tarihin her aşamasında yapılan soykırımları dünyaya anlatmak ve duyurmak günü olarak ilan etmeliyiz. 24 Nisan'ı, 1915 yılından itibaren sistemli bir şekilde Rusların, İngilizlerin, Amerikalıların, Fransızların ve Türk düşmanı bazı devletlerin, milletimiz üzerinde maşa gibi kullandıkları bazı Türk düşmanı Ermeni canilerinin ülkemizin birçok yerinde yaptıkları katliamları, daha sonrada Karabağda uyguladıkları soykırımları dünyaya anlatmak günü olarak ilan ediyoruz."
-Başbakan Erdoğan'ın 1915 olaylarına ilişkin mesajı
"Türkiye'nin 2015 yılında bir jest olarak 200 bin Ermeni'yi Türkiye'ye kabul edeceği ve bunların büyük kısmının Iğdır, Van, Batman'a yerleştirileceği" yönünde iddialar olduğunu öne süren Ambarcı, "Sayın Başbakanın ilk vermiş olduğu taziye mesajı bizi endişelendirmiş, ürkütmüştür. Daha sonraki mesajında 'Karabağ meselesi çözülmeden asla' sözü içimize biraz su serpmiştir. Dileğimiz o sözün yerinde olmasıdır" diye konuştu.
1915 yılının 100. yılı olan 2015'de konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyacaklarını kaydeden Ambarlı, "Her yıl 24 Nisan'da ABD'den gelecek 'Acaba mesaj ne olacak?' endişesinden kurtulmalı, bizim mesaj verecek hale gelmemiz gerektiği kanaatindeyim" dedi.