Şimşek, Mart ayında göreve başlayan yaklaşık 1700 vergi müfettiş yardımcısının katıldığı "Kişisel Gelişim ve Motivasyon Eğitimi" konulu programın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Şimşek, bir gazetecinin, "Bir iş adamının geçen yıl ne kadar vergi ödediği merak konusu oldu. Bu konuda bir yanıtınız olacak mı?" sorusu üzerine, mükelleflerin ne kadar vergi verdiği hususunun vergi mahremiyeti çerçevesinde olduğunu söyledi. Şimşek, bu konularda şirket ve mükellef ismi vererek açıklama yapmalarının kanuna aykırı olduğunun altını çizdi.
Bakan Şimşek, Maliye Bakanlığı'nın üzerinde çalıştığı teşvik uygulamalarının olup olmayacağının sorulması üzerine de "Bütün reformlar kaynak gerektiriyor. Biz Bakanlık olarak bu reformlara kaynak sağlayacağız. Bu bizim temel önceliğimiz. Reform ve özellikle iş aleminin önünün açılması noktasında en liberal kurum Maliye Bakanlığıdır. Yeter ki daha çok yatırım ve üretim olsun" ifadelerini kullandı.
En önemli reformlarının Gelir Vergisi Reform Tasarı olduğunu kaydeden Şimşek, Vergi Usul Kanunu'nun güncellenmesi noktasında da çalıştıklarını dile getirdi.
Şimşek, mikro düzeyde de birçok reform yaptıklarını kaydederek, "Cuma günü çok önemli bir reformu paylaşacağız katma değer vergisine ilişkin. İade sisteminin basitleştirilmesine ilişkin bir sistem" dedi.
Maliya Bakanı Şimşek, esnafa herhangi bir müjde olup olmadığı yönündeki soru üzerine ise esnafa bütçe çerçevesinde destekleri olduğunu, bunların devam edeceğini dile getirdi. Esnafa en büyük desteğin istikrarın devam etmesi olduğunu vurgulayan Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Faizin tek haneli rakamlarda kalması esnafımız, iş alemi ve sanayimiz açısından en büyük kazanımdır. Ben onun ötesinde birşeyi tahayyül edemiyorum. Türkiye'de faizlerin yüzde 8'ler civarında. Faizlerin tekrar tek haneye inmesi, ülke adına muazzam bir başarı. Bu Türkiye'ye büyük güvenin olduğunu, siyasi istikrarın devam edeceğine dair beklenti ve güveni yansıtıyor. Esnafımıza direk yaptığımız destekler devam edecek ama şuanda özel çalıştığımız bir husus yok."
- "Bütçe disiplinini her zaman önemsedik" -
"Yap-işlet-devret" yöntemi ile ihale edilen büyük projeler için Hazine garantisi verilmesi gibi bir durumun söz konusu olup olmadığına ilişkin soru üzerine Şimşek, "Önce bir kanuni düzenleme yapıldı. Sonra ona uygun bir ikincil düzenleme yapıldı. Sonuçta devlet, projeleri doğrudan yapabilir, bazı projelerde bu yöntemle yapılabiliyor. Bunların bir kısmı, ölçek olarak çok büyük. Hangi projeye devlet garantisinin verilip verilmeyeceği hususu, çok açık ve şeffaf ifade edilecek" değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, bu anlamda bazı projelere sigorta gibi bakılması gerektiğine işaret ederek, "Bizden önceki dönemde havaalanların, barajların büyük bir kısmı devlet eliyle yapılmış. Hastaneler tamamen devlet eliyle yapılmış. Bu konular tartışılırken daha geniş olaya yaklaşılırsa daha iyi anlaşılır" diye konuştu.
Şimşek, söz konusu durumun kamu maliyesine ek yük getirip getirilmeyeceğinin sorulması üzerine ise "Ek yük getirip getirmeyeceğini bilmiyoruz. Örnek olarak söylüyorum, 3. havaalanının olmaması kamuya, çok ciddi kayıplar getirir, 3. havaalanının yapılmasını hızlandıracak, kolaylaştıracak bir adımın yük getirip getirmeyeceğini önceden var sayamayız. Özel sektör, bunları zaten yapacak. Siz bir ihtimalden bahsediyoruz, biz bütçe disiplinini her zaman önemsedik, kim ne derse din şuanda Türkiye'nin bütçesi, dengesi, borç dinamikleri birçok ülkeden kat kat daha iyidir" ifadelerini kullandı.