Başaran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2012 yılında fındık üreticileri için açılan lisanslı depoculuğun, "üreticiler rağbet göstermedi" diye kapatılmasının doğru olmadığını anlattı.
Alışkanlıkların zaman istediğine dikkati çeken Başaran, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnsanlarımız zor ikna olur böyle şeylere. 'Biraz sabırlı olmak gerekir' diye düşünüyorum çünkü fındık üreticilerini koruyacak stok sistemi yok. Lisanslı depoculuk tamamen bunun karşılığı olmasa da nispeten bunu başarabilecek kabiliyetteydi. Bu bakımdan lisanslı depoculuğun üreticilerin rağbet göstermemesi nedeniyle kapatılmasının erken verilmiş bir karar olduğunu düşünüyorum.
Lisanslı depoların yerlerinin yanlış olduğunu söyledim. Üretimin merkezi olduğu yerlere yapılabilirdi. Lisanslı depoların kesinlikle olması gerekir. Belki bugün ihtiyaç duyulmayabilir ama ileriki dönemde çok daha fazla ihtiyaç duyulacak."
Fındık piyasasını üreticilerin belirleyemediğini vurgulayan Başaran, "Lisanslı depoculuk nispeten bu konuda etkili olacaktı. 'Bugünden olmadı' diyerek kapatmak doğru değil. Bugünün kara günü var. O kara günde bu lazım olacak ve üreticilerin mağduriyetini giderecekti. Şimdi kalkmasıyla üreticiler, bırakın ihracatçılara, alıcıların pençesine bırakılmıştır. O yüzden bu yanlıştan bir an önce dönülmelidir" şeklinde konuştu.
Doğu Karadeniz'deki don olayının ardından mahsulün yanması nedeniyle afet ilan edilmesi gerektiğini savunan Başaran, üreticilerin tek geçim kaynağı fındığın büyük kısmının zarar gördüğünü dile getirdi.