Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Yerel seçim sonuçlarının değerlendirilmesi

Yerel seçim sonuçlarının değerlendirilmesi

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-04-10 09:18:14

Yerel seçim sonuçlarının değerlendirilmesi
Siyasi parti temsilcileri 30 Mart'taki yerel seçim sonuçlarını AA'ya değerlendirdi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, seçim sonuçlarıyla milletin 30 Mart'ta çok önemli bir karara imza attığını, öncelikle devlete, hükümete, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve milli iradeye sahip çıktığını net olarak ortaya koyduğunu söyledi.

Seçime katılımın çok yüksek olduğuna işaret eden Kapusuz, "Türkiye'nin her kesiminde coğrafi olarak var olan tek parti, AK Parti. Ne CHP gibi kıyıya sıkışmış, ne özellikle BDP gibi bir bölgenin, etnik kesiminin partisi olmuş ne de MHP gibi belirli noktalarda varlık gösteren bir sonuçla karşılaşılmıştır. Türkiye'nin bütün bölgelerinde var olan tek parti AK Parti" dedi.

Zenginin, fakirin, kırsal kesimin, şehirlinin bütün kesimlerin oyunu alan bir parti olduklarını, önemli bir sosyolojik sonuca imza attıklarını dile getiren Kapusuz, "Yüzde 45,5 ile AK Parti gelmiş geçmiş bütün yerel seçimlerde birinci parti olarak kendini gösterdi, ilke imza attı. Bu ne anlama geliyor; bu demokrasinin zaferi olmuştur, bu seçimler özellikle seçim öncesinde başlatılmış olan Gezi olayları gibi bir kalkışma hareket, 17-25 Aralık'taki yargı darbe girişimi gibi ve ahlaki olmayan birçok yola tevessül edilmiş olması, şantaj, montaj, kaset, iftira kampanyasının blok halinde yürütüldüğü, kirli ittifakla yapılan bu mücadele sonucunda böyle yüksek oranda başarı sağlamış olmak, demokrasinin zaferi olmuştur" diye konuştu.

Ankara'daki seçim sonuçlarına ilişkin 20 ilçe ile büyükşehir belediyesini kazandıklarını hatırlatan Kapusuz, 99 belediye meclis üyesi çıkardıklarını belirtti. Kapusuz sözlerini şöyle sürdürdü:

"Açık ara 32 bin küsur oyla AK Parti kazanmış olmasına rağmen, bunu il ve ilçe seçim kurullarına yaptıkları itirazları reddedilen CHP ve ithal adayı, sonuç itibarıyla YSK'ya taşıdı. Bu kanunu bir hak olabilir, ama kanunu bir hakkın da suistimal edilmemesi gerekir, siz yeni bir belge, bilgi, somut delil ortaya koyarsanız bunun bir anlamı vardır, yoksa bu kadar yüksek oranda bir farkın kapatılması fiilen mümkün değil. '124 bin geçersiz oy var' diyorlar, evet doğru ama bu geçersiz oy size mi ait, aksine geçersiz oyların önemli bir kısmı AK Parti'ye ait."

Kapusuz, Türkiye genelinde ortalama yüzde 4 iptal edilmiş oy bulunduğunu, Ankara'da ise iptal edilen oy oranının 3,2'nin altında olduğunu anlattı.

-"Teknoloji altyapısına çok ciddi destek verdik"

Bu seçimde T.C. kimlik kaydına göre oy kullanıldığını, bunun mükerrer oyu engellediğini, ilçe seçim kuruluna gelen sandık tutanaklarının, anında taranarak, sonuçların sisteme girildiğini, her sandığın sonucunun YSK'ya taşındığını, bunun siyasi partilerin denetiminde, gözetiminde yapıldığını anlatan Kapusuz, bütün sandık sonuçlarının tutanaklarının, resmi ıslak imzalarıyla ellerinde bulunduğunu kaydetti.

Kapusuz, "Biz zaten o gün YSK'dan, siz Anadolu Ajansından önce seçim sonuçlarını ilan ettik. Neye dayandık? Elimizde olan teşkilatlarımız marifetiyle toplanmış sandık sonuç tutanaklarına bağlı olarak hesabımızı yaptık. 'Ankara'da AK Parti, Melih Gökçek kazanmıştır, 30 küsur bin oy farkla sonuçlar elimizde' dedik" ifadelerini kullandı.

İlan ettikleri sonuçlardan farklı bir şey çıkmadığını vurgulayan Kapusuz, AK Parti'nin oylarının düşmesini, İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyesinin kaybedilmesini hedefleyen kesimler olduğuna dikkati çekti.

Kapusuz, "Hedef olarak seçtikleri her üç noktayı da başaramadılar. Seçim günü ve sonraki günlerde sokakları hareketlendirmek istediler. Ama sağduyu sahibi bu millet bu fırsatı vermedi. Bu fırsatı vermediği içindir ki onlar istedikleri hedefi ne sandıkta yakalayabildiler, ne sandık dışı tevessül ettikleri yol izledikleri hamlelerde yakalayabildiler. Ben sağduyu sahibi Ankaralı'ya ve Türk milletine, bu milletin tamamına teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Başarılı bir seçim geçmiştir. Her şey ortadadır ve alenidir" dedi.

- "Eğitimli ve tarafsız olmalı"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, sandık kurullarındaki ve sandık başındaki görevlilerin eğitiminin önemine işaret eden Keskin, bu kişilerin çoğunun yaygın bir eğitimden geçirilmediğini söyledi.

"Birçok seçim çevresinde sandık başkanları tutanak tutmayı bile beceremez bir bilgi eksikliği içerisinde" görüşünü savunan Keskin, "Torbalar seçim kurullarına teslim sırasında açık olarak getirilmiştir. Hatta bazı sandık başkanları tutanakları bile oyları teslim etmeye geldikleri süreçte düzenlemişlerdir" iddiasında bulundu.

Muhtarlık oy pusulalarının, belediye başkanları ve belediye meclis üyeliklerinin bulunduğu zarfa konulmasının, yüzbinlerce oyun geçersiz sayılmasına neden olduğunu ifade eden Keskin, "Bu konuda maalesef sandık başkanlarının uyarı görevi yapmadığı da anlaşılmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.

Bu şekilde kullanılan oyların bazı yerlerde geçersiz, bazılarında ise geçerli sayıldığını ileri süren Keskin, "Sandık kurulları geçmişte ciddi bir eğitimden geçirilirdi ama bu seçimlerde bu eğitimin verilmediği görülmüştür. Sandık başında görev yapan memurların ciddi şekilde bilgi ve birikim sahibi olmadığı için de yüz binlerce oyun iptali gerçekleşmiştir" diye konuştu.

Ağrı örneğinde olduğu gibi bazı itirazların da zamanında değerlendirilmemesi nedeniyle toplumda gereksiz gerilim oluşturulduğunu ifade eden Keskin, "Diliyorum, umut ediyorum önümüzdeki dönemlerde YSK, bu seçimlerde yaşanan olumsuzlukları dikkatli bir şekilde saptar ve gelecek seçimlerde bu tür olumsuzluklar yaşanmaması için gerekli eğitimleri alarak hayata geçirir" dedi.

YSK'nın kullandığı SEÇSİS'e yönelik kamuoyunda ciddi kuşkular, iddialar olmasına karşın ortaya çıkan önemli bir sorun olmadığını vurgulayan Keskin, uygulamaya yönelik sıkıntılar görüldüğünü ifade etti.

Sağlıklı ve doğru bir sonuç alınması için baştan sona çok ciddi bir çalışma yapılması gerektiğini de dile getiren Keskin, sandık başında görev yapacak kişilerin, siyasi partilerin taleplerine göre belirlenmesinin doğru olmadığını, eğitimli ve tarafsız kişilere bu görevin verilmesinin zorunlu olduğunu söyledi.

"Medyanın yanlı tutumu tarafsız bir seçimin önünü kesti" iddiasında bulunan Keskin, medyanın tarafsızlığı konusunda da ciddi düzenleme ihtiyacından söz etti.

- "MHP, genel seçimlere gidilen süreçte anamuhalefet rolünü de üstlenmiş durumdadır"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, yerel seçimlerin iktidar partisi tarafından bir güven oylaması ve referanduma dönüştürüldüğünü ve yerel seçim havasından uzaklaştırıldığını öne sürerek, iktidarın bu yolla oy kaybını en aza indirme gayretine düştüğünü savundu.

Yerel seçimlerde, Devlet Bahçeli yönetimindeki MHP'nin tarihinin en yüksek oy oranına ulaştığını ifade eden Yalçın, 2009'daki yerel seçimlerde MHP'nin oy oranı yüzde 16 iken bu seçimlerde yüzde 18'e yaklaşmıştır. 2011 seçimlerinde 5 milyon 575 bin oy alan MHP, bu yerel seçimlerde 7 milyon 875 bin oyla yüzde 13'lerden yüzde 18'lere ulaşmıştır. Bu, 2 milyon 300 binden fazla somut oy artışı demektir. MHP'nin oylarındaki bu kritik artışa karşılık AKP, beklenenden fazla belediye başkanlığı elde ettiği halde oy kaybına uğramıştır."

Partisinin kaybettiği yerlerde bile çoğunlukla ikinci parti durumunda olduğunu ve anamuhalefet partisi CHP'nin önüne geçtiğini ifade eden Yalçın, hatta bazı illerde MHP'nin oylarının iktidar partisininkine çok yakın veya başa baş çıktığını söyledi.

Yalçın, "Bu haliyle MHP, genel seçimlere gidilen süreçte anamuhalefet rolünü de üstlenmiş durumdadır" dedi.

Seçim sonuçlarının bundan sonraki her seçimde MHP'nin oylarının yükseleceğini ve iktidara yürüdüğünü gösterdiğini savunan Yalçın, şunları kaydetti:

"Belediye başkanlığı veya il genel meclisi oyları esas alınarak bir milletvekili seçimi değerlendirmesi yapıldığı takdirde MHP'nin nasıl bir başarı yakaladığı net olarak ortaya çıkacaktır. Yapılan hesaplamalara göre iktidar partisi 280 küsur MHP ise 100'e yakın milletvekili çıkarmaktadır. Bu rakam, MHP'nin bugünkü milletvekili sayısının iki katı demektir. Bu tablo bir başarı örneğidir. O bakımdan, AKP'nin alternatifi CHP değil MHP'dir. MHP'de yükselen bu ivmenin, önümüzdeki dönemde artarak devam edeceğine şüphe yoktur. Yüzde 44'e yakın oy alan iktidar partisi yerel seçimlerin sonuçlarına çok da sevinmemiştir. Çünkü bu netice iktidar için sonun başlangıcı niteliğindedir. Eminiz ki şimdiden genel seçimlerde uğrayacakları kaybı düşünerek endişelenmektedirler. 2015'te yapılacak genel seçimlere ise MHP damgasını vuracaktır."

Haber Ara