AB Dönem Başkanı Yunanistan'ın başkenti Atina'da düzenlenen AB Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katılan Çavuşoğlu, Atina'daki Türk gazetecilerle bir araya geldi.
Atina'da geçekleştirdiği ikili temaslarını değerlendiren Çavuşoğlu, Yunan yetkililerle Türk-Yunan ilişkileri ile Kıbrıs konusunu ve Türkiye'nin AB sürecini konuştuğunu belirterek, "Yunanistan'ın, Türkiye'nin AB üyeliğine desteği zor zamanlarda bile gerçekten devam etmiştir. Belki çok somut şeyler olmamıştır ancak bu sözlü destek, psikolojik destek bile önemlidir" dedi.
Yunanistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos'in Türkiye'nin AB üyeliğine verdikleri desteği bir kez daha teyit ettiğini ifade eden Çavuşoğlu, ancak, yeni fasılların açılması konusunda umutlu olmadığını söyledi.
- "Ümitlerimiz İtalya'nın dönem başkanlığına kaldı"
Bu konuda gerçekçi olunması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Fasılların açılması konusunda umutlarımızın karşılanmayacağını görüyoruz. Ama bu, sadece Yunanistan'a bağlı değil, Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde AB'nin de bu konuda doğrusu çok hevesli olmadığını söylemek lazım. Bunun da esas nedeni Avrupa Parlamentosu seçimleri. Her ülkenin böyle bir kararın kendi ülkelerinde seçimleri ne kadar etkileyeceği konusunda farklı görüşleri var. Artık ümitlerimiz İtalya'nın dönem başkanlığına kaldı."
Türkiye'nin açmak istediği fasılların Güney Kıbıs Rum Yönetimi'nce bloke edildiğini belirten Çavuşoğlu, "Herkeste açılsın diye ortak bir görüş var ama Güney Kıbıs Rum Yönetimi'ni kim ikna edecek. Tüm bunların hepsini bir araya getirdiğimizde bu konunun mayıs seçimlerinden önce gerçekleşmeyeceği görünüyor" diye konuştu.
Yunan yetkililerle olan temaslarında, parlamenter diplomasisinin önemine değindiğini belirten Çavuşoğlu, bu kapsamda iki ülke meclisleri arasında oluşturulacak bir dostluk grubunun iki ülke arasında başlı başına bir güven arttırıcı olacağını kaydetti.
-Parlamentolar arası dostluk grubu
Çavuşoğlu, bu konuda TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in mesajını Yunanistan Meclisi Başkanı Evangelos Meymarakis'e ilettiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Parlamentolar arası dostluk grubu kurulması konusunu konuştuk. Meymarakis'te de bu konuda ayni kararlığlığı gördüm. Bir formül bulmak lazım. Günün diplomasi yoğunluğu içerisinde parlamenter diplomasinin önemini ben her zaman gördüm ve faydalandım. Biz bu konuda çok arzuluyuz. Bence bu konuda iki taraf da kararlı olduğunda ortak bir yol bulunur."
- Kıbrıs konusu
Görüşmelerde Kıbrıs konusunun da gündeme geldiğini belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin, Kıbrıs'la ilgili başlatılan yeni süreci memnuniyetle karşıladığını ve desteklediğini belirtti.
Kıbrıs'ta iki toplum arasındaki müzakerelerde tüm konuların aynı anda bir paket içerisinde ele alınmasının çözümü kolaylaştıracağını ifade eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Hepimizin tercihi ayrıca BM'nin de tercihi kapsamlı bir paket içerisinde tüm konuların müzakere edilip bir çözüme ulaştırılması. Böyle tek tek ayrı müzakere edilmesi ne kadar uzun sürer, bilinmez. Tüm konular aynı anda bir paket içerisinde görüşülürse çözüme daha çabuk ulaşılır ve bu daha gerçekçi bir yaklaşım olur."
Çavuşoğlu, toplantının ikinci gününde AB Dışişleri Bakanlarının aday ülke bakanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıda, başta Ukrayna ve Kırım konusu olmak üzere, daha çok AB'nin komşuluk politikaları ve bölgesel gelişmelerin değerlendirildiğini belirtti.
Bu kapsamda, Mısır, Libya ve Suriye'deki gelişmelerin yanı sıra Batı Balkanların Avrupa'ya entegrasyonu ve Rusya'ya olan enerji bağımlılığı konularının ele alındığını belirten Çavuşoğlu, kendisinin de bu konuda Türkiye'nin rolünün önemini dile getirdiğini kaydetti.
Çavuşoğlu, "Rusya ile olan enerji bağımlılığını azaltmanın yolları aranırken, Türkiye ile enerji faslının açılmadığına dikkati çekerek, bu faslın açılması gerektiğini vurguladık" dedi.
- "1990'lı yıllara geri dönülmeli" vurgusu
Avrupa'nın komşu ülkelerle olan politikasını gözden geçirerek yeniden 90'lı yıllardaki politikasını benimsemesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rusya'nın yaptıkları kimse tarafından kabul edilmiyor ancak diğer yandan biz de 'ne yapabiliriz, ne hata yaptık eksiklerimiz nelerdir', bunları nasıl düzelteceğimizi konuşmalıyız. Avrupa'nın bu konuda 90'lı yıllardaki politikalarına geri dönmesini tavsiye ettim. Çünkü doksanlı yıllarda Berlin Duvarı yıkıldığında demokrasiye yeni geçen ülkelere her türlü imkanı seferber ettik. Şimdi bu ülkelere baktığımızda hepsi Avrupa Konseyi üyesi oldu ve birçoğu da AB üyesi oldu. Ama şimdi son zamanlardaki gelişmelerde bu desteğimizi ne kadar verebildik, Arap Baharı'nı yaşayan bölgelere ne kadarını teklif edebildik. Rusya'yı kınadık ancak Mısır'da 500'den fazla kişi idama mahkum edildi. Suriye'de bir politikamız var mı yok mu? Orada oluşan boşluğu İran veya oradaki radikal terör grupları dolduruyor. Dolayısıyla o yıllardaki anlayışımıza biraz geri dönebilirsek belki bu ülkelere Avrupa Atlantik entegrasyonu arzularında daha iyi yardımcı olabilir."
- "Olan Ukrayna'ya oldu"
Çavuşoğlu, uluslararası toplumun ve AB'nin doğu bölgesindeki ülkelerin dış politikalarını anlayamadığını ve Ukrayna konusunda geç kaldığını belirtti.
Ukrayna'nın bugün geldiği noktada herhangi bir tarafı tercih etme lüksü bulunmadığını ifade eden Çavuşoğlu, "Ukrayna Rusya ile olan dış politikasını dengelemek zorundaydı ama iki tarafın da baskısı sonucunda olan Ukrayna'ya oldu. Neticede bunlardan ders almalıyız" diye konuştu.