Erdoğan, partisinin Ateşehir'de düzenlenen mitinginde yaptığı konuşmada, 20 yıl önce, belediye başkanı olduğunda İstanbul'un susuzluk çektiğini söyledi.
O gün doğan gençlerin bunu bilmeyeceğini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Yani sen bilmiyorsun. Sen o zaman yoktun. Tamam mı cici kızım? Şimdi kaç yaşındasın? 13. Zaten şimdi oy da kullanamayacaksın. Ama bugün 18 yaşındaki genç oy kullanacak. Ama onlar o gün yoktu ve bu durumu bilmiyorlar. Çöp dağları var mıydı? Hava kirliliği var mıydı? Kardeşlerim peki buralarda doğalgaz var mıydı? Bizimle beraber çöp dağları kalktı mı? Hava kirliliği gitti mi? Susuzluk giderildi mi? Buralara doğalgazı verdik mi? Biz yaptık. Modern İstanbul böyle olmayacak. Şimdi 'kentsel dönüşüm, değişim' diyoruz. Bunun kararını kim alıyor? Biz alıyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı alıyor. Yani bu buradaki CHP'li belediyenin yapacağı bir iş değil. Çünkü bunun en üst düzeyde planlayıcısı olan biziz, büyükşehir. Beraber yapacağız. İlçe belediyesinin bunu tek başına yapması mümkün değil. Biz de istiyoruz Ataşehir daha modern, daha güzel olsun. Onun için gelin Ataşehir'de yaşayan CHP'ye, MHP oy vermiş olan kardeşlerim size sesleniyorum. Gelin başımızı iki elimizin arasına alalım. Esere verelim, esere, ideolojiye değil."
- "Yahu bu ihanet-i vataniye değildir de nedir?"
BDP'nin siyasi Kürtçülük, MHP'nin ise siyasi Türkçülük yaptığını aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir tarafta 'Ben kumsalların partisiyim' diyen CHP var. Öyle mi? Bundan bize fayda var mı? Ama biz 77 milyonun, 780 bin kilometrekarenin partisiyiz. Farkımız bu. Kardeşlerim artık saatler kaldı. CHP'nin bugüne kadar bu ülkeye faydası olmadı. Tek başına iktidar, çok partili dönemde benim milletim CHP'ye vermedi. CHP, ancak arkasında darbeler olursa hükümet olmuş. Darbe olmazsa olamamış. Bundan sonra artık bu ülke elhamdülillah demokrasiyi yakaladı. Artık bunlara yerel seçimde de sandıkta dersi verelim. Şimdi bunların Pensilvanya'da bir ayağı var. Bunların senaryosu Pensilvanya'da yazılıyor.
Geçenlerde yaşananları gördünüz. Düşünebiliyor musunuz? Biz Milli Güvenlik Kurulu'nda bir çalışma yapıyoruz ve bunun neticesinde Dışişleri Bakanlığımıza, Milli İstihbarat'a ve Genelkurmay Başkanlığına görev veriyoruz. Niçin? Suriye'nin kuzeyinde 10 dönüm arazi üzerindeki Süleyman Şah Türbesi'nin tehdit altında olması sebebiyle, onun korumasına yönelik. Konuyla ilgili üst düzey, milli güvenliğimizi ilgilendiren bir toplantı yapılıyor Dışişleri'nde. Yahu bu Haşhaşiler, bu adiler, bu alçaklar orayı bile dinliyor. Dinlemekle kalmıyor, bir de bunu ne yapıyor, sosyal medya üzerinden açıklıyor. Kardeşlerim, ben bu Pensilvanya'ya gönül vermiş kardeşlerime de sesleniyorum. Yahu bu ihanet-i vataniye değildir de nedir? Bu vatana ihanet değil de nedir? Yahu bundan sana oy mu gelecek? Bakın şu ana kadar ne Kılıçdaroğlu'nun ağzından ne de Bahçeli'nin ağzından bir laf çıkmadı. Çıkmaz, çıkmaz. Dünyanın hiç bir yerinde böyle bir şey göremezsiniz. Yani muhalefetin, devlete, millete, vatana ihanet konusunda iktidarla birleşmeyen bir muhalefet göremezsiniz. Ama maalesef bizdeki muhalefet bu."
Erdoğan, vatandaşların vereceği oyun bu ihanet şebekesini ortaya çıkaracağını belirterek, bunlarda ar, utanma gibi bir şeyin olmadığını ifade etti.
- "Hz. Cebrail'in iş gücü yok da parti mi kuracak?"
Başbakan Erdoğan, "Sevgili Peygamberimizi Miraç'ta indiriyor, kamyonete bindiriyor. Bunlar Haşhaşi. Senaristi kim? Pensilvanya. Savaş Ay, merhum, bununla bir söyleşi yapıyor. Biliyor musunuz 1995'te. 'Hiç oy kullandınız mı?' diyor. 'Bir kere kullandım.' 'Bundan sonra?' 'Bundan sonra Hz. Cebrail gelse, parti kursa oy vermem' diyor. Hz. Cebrail'in iş gücü yok da parti mi kuracak? Meleklerin görev alanları bellidir. Nereden çıkartıyorsun sen bunu? Sen nasıl bir hocasın? Bunlar akıllarını, iradelerini kiraya vermişler" ifadelerini kullandı.
Yarının bu oyunu bozma günü olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Ataşehir'de sandıklarda patlama beklediğini vurguladı. Vatandaşlara "Hazır mıyız?" diye soran Erdoğan, "Saatler var. Hemen buradan dağılıyoruz. Durmak yok. Hazırız değil mi? şeklinde konuştu.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin İstanbul'da miting yapamadığını kaydederek, "İlçe mitingi yapıyor biliyorsunuz değil mi? Biz Yenikapı'da yaptık mı? Gümbür gümbür yaptık mı? Allah'ın izniyle yarın sandıklarda zaten büyükşehir olarak gümbür gümbür geleceğiz. Ama ilçelerde de sayımızı arttırarak yine geleceğiz. Tamam. Evet, ben Nimetullah kardeşimizi size emanet ediyorum. Tamam. Aşk dolu, heyecan dolu, coşku dolu ilçe başkanlığımızı yapmış Nimetullah kardeşimizle, size efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geliyor" diye konuştu.
- Mitingten notlar
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Ataşehir'de düzenlediği miting alanına seçim otobüsüyle geldi. Alanın değişik yerlerine Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve AK Parti Ataşehir Belediye Başkan adayı Nimetullah Topu'nun posterleri ile "Yapacak daha çok işimiz var" yazan pankartlar asıldı.
"Dombra" şarkısı eşliğinde platforma gelen Erdoğan, alanda toplanan vatandaşları selamladı.
Başbakan Erdoğan'a sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlar sık sık, "Dik dur eğilme bu millet seninle", "Türkiye seninle gurur duyuyor", "Recep Tayyip Erdoğan" şeklinde tezahüratta bulundu.
Miting alanının çevresinde bulunan bazı apartmanlardaki vatandaşlar da Erdoğan'a yoğun ilgi gösterdi. Alanda Türk bayrakları ile AK Parti flamalarının olduğu görüldü.
Bu arada, rahatsızlanan bazı vatandaşlara miting alanında bulunan sağlık ekipleri müdahalede bulundu.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan mitingin sonunda vatandaşlarla birlikte, "Beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısının sözlerini söyledi.
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından Belediye Başkan adayı Nimetullah Topu ile mitinge katılanlara AK Parti flaması ve karanfil attı.