BM İnsan Hakları Konseyi'nin işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki insan hakları durumuna ilişkin özel oturumunda konuşan Pillay, bu konudaki kaygılarını defalarca dile getirdiğini ifade ederek, temel insan hakları konularını çözmenin barış sürecine yardımcı olacağına ve taraflar arasında güveni artıracağına inandığını belirtti.
İsrail'in yerleşim faaliyetlerinin ve yerleşimcilerin uyguladıkları şiddetin Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te insan hakları ihlallerine neden olduğunu vurgulayan Pillay, bu faaliyetlerin ayrıca Filistinlilerin ekonomik, sosyal, kültürel, medeni ve siyasi haklarını da ihlal ettiğini ifade etti. Pillay, şöyle devam etti:
"İsrail'e yerleşim faaliyetlerini durdurması için defalarca yapılan çağrılara rağmen, devam eden yerleşim faaliyetleri ve yerleşimcilerin uyguladıkları şiddet, Filistinli sivil halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurmayı sürdürüyor. Gazze'deki durumdan derin kaygı duymaya devam ediyorum. Bölgedeki personelim son aylarda Gazze Şeridi'ndeki şiddetin arttığını bildirdi."
Sivillerin hedef alınması ve İsrail'e karşı ayrım gözetmeksizin roket fırlatılmasının uluslararası hukuku ihlal anlamına geldiğine de işaret eden Pillay, diğer taraftan İsrail'in hava saldırıları ile karşılık vermesinin de aşırı ve çoğunlukla kişisel mallarla kamu mallarını tahribe neden olduğunu kaydetti.
İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukanın Gazze'deki halkın ekonomik ve sosyal haklarında ciddi kötüleşmeye neden olduğunu vurgulayan Pillay, "Bu konudaki pozisyonumu yineliyorum. Gazze ablukası İsrail'in güvenlik kaygıları dikkate alınarak kaldırılmalı ve kaldırılabilir" dedi.
Geçen yıl içinde, Batı Şeria'da İsrail güvenlik kuvvetlerinin güç kullanımı dolayısıyla meydana gelen ölümler ve yaralanmalarda dramatik bir artış yaşandığına dikkati çeken Pillay, bu olayların bağımsız ve etkin bir şekilde soruşturulması gerektiğini de kaydetti.