Erdoğan, partisince itfaiye önünde düzenlenen mitingdeki konuşmasına, Hatay ve ilçeleriyle kardeş şehirleri olarak tanımladığı Lazkiye, Tartus, Beyrut, Gazze, Ramallah, İdlip, Halep, Hama, Humus ve Şam'ı selamlayarak başladı.
"Hatay, sen öyle mübarek şehirsin ki her gün dilimizde, her an kalbimizde olan Yasin-i Şerif'teki Habib-i Neccar'ın şehrisin Hatay. Sen Beyazid-ı Bestami hazretlerinin şehrisin. Sen Cemil Meriç gibi bir münevveri yetiştirmiş şehirsin" ifadesini kullanan Erdoğan, Hatay'ın kardeşlik iklimiyle, hoşgörü iklimiyle iftihar ettiklerini söyledi.
Hatay'ın Suriyeli kardeşlerine sahip çıktığını belirten Erdoğan, kentin misafirperverliğiyle, ensar olmasıyla iftihar ettiklerini bildirdi. Erdoğan, 30 Mart seçimlerinin, ülke, millet, Hatay ve demokrasi için hayırlara vesile olmasını diledi.
Hatay'ın medeniyetiyle, çalışkan insanlarıyla büyük bir şehir olduğuna işaret eden Erdoğan, "Asi Nehri'nin bereketli topraklarını işleyen çiftçileriyle, İskenderun'da demire çeliğe şekil veren emekçileriyle büyük bir şehir. Hatay, dünyaya örnek olan kardeşliğiyle, Medeniyetler İttifakı'na ilham vermesiyle büyük bir şehir. Şimdi de artık şehir olarak, belediye olarak büyükşehir. Hatay'ı büyüklüğüne yaraşır şekilde büyükşehir statüsüne biz kavuşturduk, biz. 30 Mart'ta inşallah Hatay, Büyükşehir Belediye Başkanını seçecek. Hatay'ın artık en ücra mahalleleri dahi hem ilçelerden hem büyükşehirden hizmet alacak. En ücra köyleri hizmet alacak. Çünkü onlar da artık mahalle oldu" diye konuştu.
Bir işin nasıl başlarsa öyle gideceğini, Hatay'da büyükşehir hizmetlerinin iyi başlayıp iyi gitmesini, iyi bir başlangıç yapmasını, kendi eserlerinin üzerine daha büyük eserler koyarak kentin geleceğe ilerlemesini istediklerini dile getiren Erdoğan, Hatay'ın bin yıllarca kardeşlik şehri olduğunu, bundan sonra da kardeşlik şehri olarak istikbali kucaklamasını istediklerini vurguladı.
"Ben sizinle bir sohbette bulunacağım. Nedir o? CHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, gönül veren kardeşlerime diyorum tepedekilere değil, onlardan bir şey olmaz. Ama aşağıda saf, temiz, benim halkım var, vatandaşım var, onlara sesleniyorum" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"MHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Diğer partilere gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Hatay'ın büyükşehir belediyesi olmasına CHP'nin karşı çıktığını biliyor musunuz? Hatay'ın büyükşehir olmasını istemediler. Dediler 'Merkezden Hatay'ın en ücra köşesine hizmet nasıl gider?' Çünkü bu CHP belediyeciliği bilmez, bunlar şehir yönetmeyi bilmez. Kılıçdaroğlu, geçen seçimlerde İstanbul'da Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştu. İkametini İstanbul Kağıthane'ye aldı. Sordular 'Sayın Kılıçdaroğlu nerede oturuyorsunuz' diye. 'Kağıttepe'de oturuyorum' dedi. Kılıçdaroğlu bu. Seçim günü geldi kendine bile oy veremedi. İnanın bunlara üç tane koyun teslim edin kaybedip gelirler. Bunun tek özelliği var, iyi takiye yapar, iyi yalan söyler, iyi iftira atar. Ama tek doğrusu var, ne diyor, 'Yalancıdan başbakan olmaz' diyor. Tek dorusu bu. Doğru, niye? 5 senedir CHP'nin başında. Üç seçim geçirdik, şimdi dördüncüye giriyoruz. Üç seçimde de benim halkım bunları birinci parti yapmadı ve buna icazet vermedi. Şimdi dördüncüye giriyoruz, yine bunda da arkadan nal toplayacak nal."
-"Milletin icazet vermediği kişilerden siyasetçi olmaz"
Siyasetin başa oynamak, birinci, lider olmak için yapılacağını belirten Erdoğan, "Eğer inanıyorsan. Ben şimdi diyorum ki eğer AK Parti bu seçimden birinci çıkmazsa ben Genel Başkanlığı bırakıyorum, ayrılıyorum, partime hizmetkar olarak çalışacağım. Kılıçdaroğlu, sen birinci parti olmazsan çekilmeye var mısın? Çekil ki CHP de senden kurtulsun. Bahçeli, 15 yıldır partinin başındasın. Birinci parti olmazsan çekilmeye var mısın? Çekil de MHP de senden kurtulsun. Çünkü millet size icazet vermiyor. Milletin icazet vermediği kişilerden siyasetçi olmaz" dedi.
Batıda dürüst siyasetçilerin, seçimi kaybederse partisinin başında durmadığını, çekildiğini anlatan Erdoğan, "Niye? 'Demek ki millet beni başarısız gördü.' Hemen bir başkasına görevi devrediyor. Ama bunlarda böyle bir şey yok" ifadesini kullandı.
"Hatay'ın büyükşehir olmasına karşı çıkan bu zat Hatay'dan hangi yüzle oy istiyor, hangi yüzle? Hem Hatay'ın büyükşehir olmasını istemiyorsun ondan sonra da geliyor diyorsun ki Hatay'ı en iyi biz yönetiriz" değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, seçimlere bir hafta kaldığını hatırlattı.
Vatandaşlara "Bir hafta kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Sandıkları AK Parti'nin ampulüyle aydınlatalım" diye seslenen Erdoğan, Hatay'da olduğu gibi Türkiye genelinde huzuru, istikrarı, güven ortamını bozmak için çok tehlikeli girişimde bulunanlar, kardeşi kardeşe düşman etmek için adeta çırpınanlar, 77 milyonun arasına nifak sokmak için gayret gösterenler, sokakları ateşe verip, camı çerçeveyi kırıp, huzuru, istikrarı bozup Türkiye'nin kutlu yürüyüşünü durdurmaya çalışanlar olduğunu söyledi.
-"İçeriden ve dışarıdan çok ahlaksızca saldırılar başlattılar"
Türkiye'nin büyümesini, kalkınmasını, kardeşlik içinde ilerlemesini hazmedemeyenlerin, içeriden ve dışarıdan çok ahlaksızca saldırılar başlattıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu saldırıların ilkini biliyorsunuz Reyhanlı'da yaptılar. 10 ay önce, 11 Mayıs'ta Reyhanlı'da yapılan alçakça saldırıda 53 kardeşimizi şehit verdik. Saldırının ardından geldim, Reyhanlı'da incelemelerde bulundum, gerekli talimatları verdim. Bugün bir kez daha o saldırıda vefat eden şehitlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum, yakınlarına, ailelerine tekrar sabır ve başsağlığı diliyorum.
Güvenlik güçlerimiz, istihbarat birimlerimiz çok sıkı çalıştılar ve olayı büyük ölçüde aydınlattılar. Türkiye içindeki sorumluları yakaladılar. Türkiye dışındaki sorumlular da tespit edildi. Onlar da çok iyi biliniyor, onlardan da hesap soruldu ve soruluyor. Fakat Reyhanlı saldırısında bizi derinden yaralayan bir başka boyut var. Maalesef Türkiye içinden, Hatay içinden birilerinin de bu haince, bu alçakça saldırıya katıldıklarını, destek sağladıklarını tespit ettik. İşte bu ihanet bizi derinden yaraladı. Kendi ülkesine, kendi ülkesinin halkına, kendi şehrinin sakinlerine karşı böyle bir alçaklığın içine girenler bizi derinden sarstı."
-"Son derece çirkin eylemlerin içinde yer alıyor"
CHP'ye bir çağrıda bulunduklarını anlatan Erdoğan, "CHP ile irtibatlı, CHP milletvekilleriyle irtibatlı bazı şahısların, bu elim olaya karıştığını söyledik. CHP'ye hem bu olayın failleriyle hem de Esed rejimiyle arasına mesafe koymasını söyledik. Maalesef CHP bunu hiç umursamadı. Reyhanlı saldırısını yapanların, Türkiye içinde başka planları olanların CHP heyetini Esed'e götüren rehberler olduğunu belgeleriyle ortaya koyduk. CHP bunu da umursamadı" dedi.
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"CHP'nin genel müdürü, bu zalim Esed ve rejimine, onun şebbialarına, azılı katillerine neden sempati duyduğunu sizler çok iyi biliyorsunuz. Esed'e maalesef destek veren, bu güzel Hatayımızı karıştırmak için elinden gelen çabayı gösteren CHP, aynı tahrik ve provokasyonları başka şehirlerde de yapıyor. İstanbul sokaklarını karıştırmak için elinden geleni yapıyor. Malatya'yı, Adıyaman'ı karıştırmak için elinden geleni yapıyor. Hem CHP genel müdürü hem onun milletvekilleri özellikle de Hatay milletvekilleri, Tunceli milletvekilleri, son derece çirkin eylemlerin içinde yer alıyor, polise taş atıyor, polise hakaret ediyorlar."
(Sürecek)