Dolar

34,9500

Euro

36,7054

Altın

2.995,67

Bist

10.066,64

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş:

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş:

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-03-21 17:17:11

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş:
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Twitter dediğiniz şey de nihayetinde bir şirket. Bu şirket Türkiye'yi şimdiye kadar hiç takmıyor, hiç adam yerine koymuyordu" dedi.

Partisinin düzenlediği mitinge katılmak üzere Çorum'a gelen Kurtulmuş, Çorum Belediye Başkanı ve AK Parti Çorum Belediye Başkan adayı Muzaffer Külcü'yü makamında ziyaret etti.

Burada basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, bir gazetecinin, "Twitter'a erişimin engellenmesiyle" ilgili görüşlerini sorması üzerine, bu durumun bir yasak gibi algılanmaması gerektiğini belirtti.

Türkiye'de sanal alemle ilgili hukuki yapının henüz oluşmadığını, bundan dolayı da sanal alemden herhangi bir şekilde hakaret, birtakım uydurma haberlerin, birtakım sahte isimle hesap açma gibi normalde sıradan suç olan işlerin Twitter üzerinden çok rahat bir şekilde işlenir hale geldiğini belirten Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Twitter dediğiniz şey de nihayetinde bir şirket. Bu şirket Türkiye'yi şimdiye kadar hiç takmıyor, hiç adam yerine koymuyordu. Türkiye'den giden taleplere karşı sadece iki şart altında kullanıcı hesap bilgilerini veriyordu. Twitter ya da sanal alemdeki kullanım yüzünden insan öldüyse ya da birtakım çocuk cinsel suçları kapsamına giren suçlar işlendiyse, IP hesaplarını kim kullandı, kullanıcı kimdir, bunları Türkiye'ye veriyordu. Bunların dışında ne yazık ki Türkiye'yi adam yerine koymuyor, kaale almıyordu. Halbuki, binlerce, milyonlarca fake hesap üzerinden Türkiye'de neler yapıldı. Benim de başımdan geçti. Benimle ilgili uydurma haber, onlarca fake hesap üzerinden anından çoğaltıldı. Bir saat sonra bunun uydurma haber olduğu anlaşıldı ama bu kadar. Hakaretin, bu kadar uydurma haberlerin, montajların, yalanların, sahtekarlıkların, insan haysiyetlerini ayaklar altına alan işlerin bir hesabı olmamalı mı, bir karşılığı olmamalı mı?

- "Varlık sebebimiz Türkiye'de fikir özgürlüklerini sonuna kadar geliştirmektir"

Yolda yürüyen iki kişinin birinin diğerine küfretmesi halinde bile bu durumun hukuk yönünden bir karşılığının var olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Birisi birisine hakaret etse, şantaj yapsa, montajla onlardan herhangi bir şey elde etmeye kalksa, bunun hukukta karşılığı var. Maalesef sanal alemde bunun karşılığı yok. Dolayısıyla biz her türlü fikir özgürlüğünden yanayız. Varlık sebebimiz Türkiye'de fikir özgürlüklerini sonuna kadar geliştirmektir. Yasal yollarla, miting meydanlarında, sanal alemde, gazetelerde, televizyonlarda, nerede kim ne söyleyecekse başımızın üstüne. Herkesin özgürlük alanlarını, fikri özgürlüklerin önünü açarız ama özgürlükler asla güvenlik olmadan sağlanmaz. 'Ben özgürüm, istediğimi yaparım, istediğim sahtekarlığı yaparım, istediğim uydurma haberi yaparım, istediğim itibar cellatlığını yaparım' derseniz bu olmaz. Buna dünyanın hiçbir yerinde müsaade edilmez. Dolayısıyla Türkiye'de olanı da özgürlüklerin kısıtlanması şeklinde değildir. Özgürlük alanının genişletilebilmesi için bu özgürlüklerin güvenli ortamda kullanılmasını sağlamak yönünde alınan mahkeme kararı var. Mahkeme kararını da mahkemeler uygulamaya kattığında bu sonuç ortaya çıkmış. Bu yoksa hükümet tarafından Twitter kullanımına, Twitter'a, sanal alemin kullanılmasına konulan bir yasak değildir, bunu böyle lanse etmemek lazım."

Dört mahkeme kararının uygulanması sonucu ortaya çıkan bir durumun söz konusu olduğuna işaret eden Kurtulmuş, şöyle dedi:

"Mahkemeler bu kararı verince, Twitter da apar topar 'eyvah biz Türkiye'yi ciddiye almıyorduk' diyerek, 'Türkiye'yi ciddiye almak lazım' diyerek avukatlarını görevlendirmiş, Türkiye'de bir avukat tutmuş. Belki de bundan sonra bir ofisi olacaktır. Bu konuyla ilgili müzakere etme ihtiyacı hissetmiş, bu mesele devam etmekte olan bir meseledir. Herkesin özgürlüğünü sonuna kadar savunuruz, sanal alemin en özgür şekilde kullanılmasını sonuna kadar savunuruz ama bu özgürlüğün ciddi bir şekilde kullanılabilmesi için sanal alemde de bir sanal güvenlik tertibatının alınmasının zorunluluğu olduğuna inanırız. Kimse hiç kimseye böyle birtakım sanal alemde uyduruk saldırılar yapmasın, orada başkalarının hakkını hukukunu ihlal etmesin."

- TBMM'de görüşülen fezlekeler

17 Aralık operasyonu sonrasında yaşanan gelişmeler ışığında bazı eski bakanlarla alakalı Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gönderilen fezlekeyle alakalı soruyu da yanıtlayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:

"TBMM'deki görüşmeler de nihayetinde bir hukuki süreçtir. Yani gensoru önergeleri, fezlekeler, soru önergeleri, bütün bunlar aslında hukuki süreçlerdir. TBMM bakımından fezlekelerle ilgili hukuki süreç bitmiştir. TBMM Genel Kurulu, bu görüşmeye gerek olmadığına karar verdikten sonra bitmiştir. AK Parti grubu olarak biz, 4 bakan arkadaşımızla ilgili olarak hakikatin ortaya çıkarılması için bir soruşturma komisyonunun açılmasının teklifini verdik. Buyursunlar, TBMM'deki bütün üyeler, bütün partilerden üyeler, bu konuyla ilgili hakikatin ortaya çıkarılması için yer alsınlar ve hakikatler ortaya çıksın. Biz hakikatin ortaya çıkmasını herkesten daha fazla isteriz. Hakikatin ortaya çıkması maskesi altında birilerinin de birtakım kumpaslar kurmasını asla tasvip etmeyiz. Ortada ciddi iddialar var, bu iddiaların somut deliller çerçevesinde konuşulacağı yer TBMM'nin araştırma komisyonudur. Bakalım oradan ne sonuç çıkacak. Soruşturmalar sonucu komisyon yeterli kanıtlar bulur, ikna olursa bunu TBMM Genel Kurulu'na havale edecektir."

- "Dinleyenlerin dahi dinlendiği bir Türkiye'den geçiyoruz"

Türkiye'de son dönemde ortaya çıkan birçok hukuksuz işler bulunduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Türkiye'de son derece garip şeyler oluyor. Demokrasiye en ufak bir sempatisi olan, demokratik kurallarla bu ülkenin yönetilmesi için en ufak bir niyeti olan hiç kimsenin reddedemeyeceği kadar absürt, sakat, antidemokratik işler oluyor. Bu ülkede 509 bin kişinin iki yıl içinde dinlendiğini, diğer dinlemelerle birlikte milyonu aşan dinlemeler olduğu, hatta polisin, savcının, yargıçların bile dinlendiği, yani dinleyenlerin dahi dinlendiği bir Türkiye'den geçiyoruz. Türkiye'de birileri bir korku imparatorluğu oluşturmak istiyor. Böyle bir şey olabilir mi? Türkiye'de Başbakan dinleniyor, bakanlar dinleniyor, Cumhurbaşkanı dinleniyor, Meclis, Başkanı, Türkiye'yi yönetenlerin dinlendiğini biliyoruz .

Kriptolu telefonlar dinleniyor. Bu, cumhuriyet tarihinin en büyük skandallarından birisi. Bu kriptolu telefonları dahi dinlemek hangi demokratik anlayışa uyabilir, hangi demokrasi buna müsaade edebilir? 'Kriptolu telefonlarımızı dinlediniz, milyonlarca insanı dinlediniz, aferin, iyi yaptınız. Devletin içerisinde devleti yönetilemez hale getiren, birtakım kurumlar arası ayrışmaları ortaya koydunuz'. Hiç kimse, hiçbir devlet, hiçbir demokrasi, hukukun üstünlüğüne bağlı olan hiçbir sistem buna müsaade etmez. Eldeki deliller nedir, hangi soruşturmalar yapılıyor, bunların teferruatını bilmiyorum, bunlar araştırılır ve sonunda bir hukuki süreç gerekiyorsa bu yanlış işleri yapanlardan, topyekun bütün insanları, bütün bir camiayı suçlamadan, bu işlere bulaşmış kimler varsa onları ayıklayıp bunlar hakkında tahkikat yapmak, demokrasiyi korumanın adımlarından birisidir diye düşünüyorum."

SON VİDEO HABER

Şam'daki tarihi Emevi Camii'nde ilk Cuma namazı

Haber Ara