Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklardan, Ebubekir Dikici, Lokman Sırma, Mehmet Doğru, Mehmet Emin Duran ve Tayfun Özcan ile tutuksuz yargılanan 34 müşteki sanık ve avukatları katıldı.
Duruşmada söz alan müşteki sanıklardan Bilal Habeş Orhan, ekonomik durumunun çok kötü olduğundan dolayı böbreğini satmak zorunda kaldığını söyledi.
Herhangi bir örgüt üyesi olmadığını, bu işler için başkalarıyla işbirliği yapmadığını anlatan Orhan, "Kaza geçirmiştim. O yüzden ekonomik durumum iyi değildi. Tamamen paraya ihtiyacım olduğu için böbreğimi verdim. Beraatimi istiyorum" dedi.
Müşteki sanıklardan Mehmet Abdullah Oğuz ise tedavisi devam eden 11 yaşındaki bir çocuğunun olduğunu belirterek, "Ben böbreğimi çocuğumun tedavi masraflarını karşılamak için 18 bin liraya sattım. Özel bir hastaneye gittiğimde bütün işlemler yapılmıştı ve böbreğimi verdim" diye konuştu.
Sanık Mehmet Emin Doğru ise Antalya'da 2008 yılında teyzesinin oğluna böbreğini verdiğini, bu vesileyle hastanede diyaliz hastalarıyla tanıştığını söyledi. Herhangi bir doku ve organ ticaretinde bulunmadığını öne süren Doğru, "Bu tür kişilerin mağduriyetlerini bildiğim için Allah rızası için yardım etmek üzere sadece bazı kişilerin böbrek nakilleriyle ilgili yardımda bulundum. Kimseden bu nakillerle ilgili para almadım" ifadesini kullandı.
Mahkeme, tutuklu sanıklardan Ebubekir Dikici, Lokman Sırma, Mehmet Doğru ve Tayfun Özcan'ın tahliyesine, Mehmet Emin Duran'ın ise tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Antalya Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, "Organ ticareti" yaptıkları öne sürülen örgüte yaklaşık 10 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından Antalya, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin, Bursa, Adıyaman, İstanbul, İzmir, Erzurum ve Sivas'da eş zamanlı operasyonlar düzenlemişti.
Operasyonda doku ve organ ticareti yaptıkları ve para karşılığında organ satan ya da satın alan 39 kişi gözaltına alınmıştı.