Yerel seçim çalışmaları kapsamında Van'a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erdem, partisinin Van il başkanlığınca düzenlenen İl Danışma Meclisi toplantısına katıldı.
Edremit ilçesindeki bir otelde düzenlenen toplantıda partililere seslenen Erdem, Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında hayatını kaybeden Berkin Elvan ile Tunceli'de çıkan olaylarda hayatını kaybeden polis memuru Ahmet Küçüktağ'ın ailesine başsağlığı diledi.
Çok önemli bir seçimin arifesinde bulunduklarını ve bu seçimlerin Türkiye için milat olacağını vurgulayan Erdem, "Seçimlerin ardından Türkiye'de ya istikrar olacak ya da zorbaların zorbalıklarıyla yeni bir Türkiye, kaos ortamı oluşacak. Dün Hakkari'deydim ciddi moral bulduğumu ifade edebilirim. Çünkü insanlarımız da ciddi coşku var. Geleceğe yönelik umut var. Bunları görmek bizi mutlu ediyor" diye konuştu.
Erdem, Türkiye üzerinde içeride ve dışarıda birçok kesimin hesapları olduğu için her seçimin ayrı bir önem taşıdığını bildirerek, seçimlere yaklaşıldıkça gerginliklerin ve karalama çalışmalarının arttığına dikkati çekti.
Başbakan Erdoğan'a Türkiye'de büyük bir güven ve sevginin hakim olduğunu, "muhtar bile olamaz" diyenlerin şu anda büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını vurgulayan Erdem, şöyle konuştu:
"Bugün adeta birbirlerine selam vermeyen, aynı yoldan bile geçmeyen, kumaşları birbirine uymayan kesimler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a karşı, Türkiye'ye karşı birleşmiş. Birileri belki farkında değil ama bu saldırı Türkiye'ye, demokrasiyedir. Diğer partiler 'bundan rant elde edebilir miyiz?' diye hayaller kuruyorsa yanılacaklarını göreceklerdir. Tayyip Erdoğan düşmanlığının altındaki gerçek ne? Silah zoruyla iktidara gelmedi, Başbakan olmadı. Hatta birtakım engelleri aşa aşa bugünlere geldi. Demokrasilerde sokak hareketleri, protestolar olur. Buna saygı duyarız ama insanları öldürmek, polise saldırmak, esnafın iş yerlerine zarar vermenin demokrasilerde yeri yok. Bunlar öyle değil. Bunlar kendilerini Suriye'de, Mısır'da sanıyorlar. Diktatörlükle yönetilen ülkelerde yaşadıklarını sanıyorlar. Demokrasi var bu ülkede. Beğenmiyorsan işte hodri meydan. Seçimlere kaç gün kaldı. Herkes sandığa saygı duymak zorundadır. Halk karar verdikten sonra karara saygı duymak demokrasinin gereğidir. Bir zamanlar dışarıdan borç para alamazken, şu anda 2,5 milyar dolar insani yardım yapan bir ülke konumuna geldik. Halkımıza para vermek için adeta bahane arıyoruz. 'Çocuğunu okula gönder para verelim' diyoruz. 11 yıl önce milyon dolar borç bulamayan Türkiye, 12 yılda Van'a 14,5 milyar lira harcadı."
Erdem, Türkiye'de para sıkıntısının olmadığını ve devasa projelerin hayata geçirildiğini belirterek, slogan partisi değil, hizmet odaklı bir parti olduklarını dile getirdi.
2002 seçimlerinin öncesinde vatandaşların en çok sorduğu sorunun batık bankalardaki paralar olduğunu, göreve geldikten sonra bu paraların tamamını ödediklerini ve IMF'ye olan borcu kapattıklarını anlatan Erdem, KEY paralarını vatandaşların hesabına yatırdıklarını ve Merkez Bankası kasasındaki para miktarını da 126 milyar dolara yükselttiklerini kaydetti.
Erdem, Türkiye'de gerçekleştirilen 17 ve 25 Aralık operasyonlarının çok önemli kaynakların da heba olmasına neden olduğuna işaret ederek, şöyle dedi:
"Paralel yapının mensubu iş adamıyla karşılaştım. Böyle devam ederse 'iflas edeceğiz' dedi. Hedef kim Erdoğan. Biz gerçekten farklı bir partiyiz. Kanalistanbul bizim bağımsızlık projemiz. Çünkü şu anda boğazdan geçen hiçbir gemiye 'dur' diyemiyoruz. Ama Kanalistanbul'da bu hakkımız var. Bunlardan rahatsız olanlar var. Umudunu sandıktan kesmiş olanlar var. Onun için karalıyor ve saldırıyorlar. Yıllarca kaynaklarımızı teröre heba etmedik mi? 40 bin canımızı kaybetmedik mi? Biz birçok problemi çöze çöze geldik ve 'terörü bitireceğiz' dedik. 'Bitiremezsiniz' dediler. Ama biz bedenimizi taşın altına koyduk ve çözüm sürecini başlattık. Saldırıların nedenlerinden biri de budur. Aşama aşama engelleri kaldırarak ülkemizdeki demokrasi kalitesini arttırmaya çalışıyoruz."
Milli İstihbarat Teşkilatının ilk kez içindeki ajanlardan arındırılarak "milli"leştiğine ve İsrail'in Hakan Fidan'dan rahatsız olduğuna değinen Erdem, İsrail basının Fidan'ı karaladığını, paralel yapının da derdest etmek için çaba gösterdiğini ifade etti.
Geçen yıl mayıs ayında bir günde gerçekleştirilen üçüncü havaalanı ve nükleer enerji projelerinin ihale tutarının eski Türkiye'nin bir yıllık bütçesiyle eşdeğer olduğunun altını çizen Erdem, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu önemli gelişmelerin yaşandığı sırada yüzleri maskeli çevreciler ortaya çıktı. Her seferinde maskeleri düştü ve asıl amaçlarının Türkiye'nin devasa projelerinin olduğunu gördük. Ama hiç bir zaman asıl amaçlarına ulaşamadılar. En sonunda 'bunlar hırsız, yolsuzluk yapıyor' diye 17 Aralık'ta saldırdılar. O maske de düşünce 25 Aralık'ta 42 iş adamını derdest edeceklerdi. Kim bu iş adamları? Üçüncü köprü, üçüncü havaalanı gibi Türkiye'nin hayati projelerinin ihalelerini alan iş adamları. Projelerin çoğu Sultan Abdülhamit projeleri. Onu engellediler ama 150 yıl sonra Allah'a şükür biz bunları hayata geçiriyoruz. Asıl usulsüzlüğü cemaatte, paralel yapıda aramak lazım. Hangi işleri kayıt altında hocanın. Onlara kurban verenler, zekatını verenler bugün onların kazasını yapıyor."
AK Parti Van milletvekilleri Burhan Kayatürk, Mustafa Bilici, Fatih Çiftci, AK Parti Van İl Başkanı Abdullah Aras, belediye başkan adayları ve partililerin katıldığı toplantı, konuşmaların ardından basına kapalı devam etti.
