Moritanyalı araştırmacı - yazar Muhammed Muhtar eş-Şankıti, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İhvan'ın önce Mısır'da, sonra da BAE ve Suudi Arabistan'da terör örgütü ilan edilmesi ve aynı gün de Moritanya'da teşkilata ait hayır kuruluşlarının kapatılması, burada siyasi bir savaşın yürütüldüğünü gösteriyor. Burada Moritanya kendi siyasi çıkarlarına değil Körfez ülkelerinin çıkarlarına göre hareket ediyor" dedi.
"Süreçten en çok İsrail karlı çıkacak"
İhvan'a karşı başlatılan bu "savaştan" en çok İsrail'in karlı çıkacağını savunan Şankıti, "Suudi Arabistan ile BAE'nin, halkların özgürlüklerine karşı duracaklarına reform sürecine katkıda bulunması gerekirdi. Bu durum, Batı'nın bölgedeki nüfuzunun devam etmesini sağlıyor ve İsrail'in stratejik çıkarlarına hizmet ediyor" diye konuştu.
İhvan'ın Suudi Arabistan ve BAE'de yönetimi değiştirmek istediği yönündeki iddialara yönelik de Şankıti, "Arap baharı ülkelerinde monarşileri düşürmeyi amaçlayan hiçbir İslami hareket bulunmuyor. Üstelik monarşiyle yönetilen ülkeler, Fas'taki reform hareketini örnek alıp siyasi reforma kapı açsaydı bu mücadelede bir adım öne geçebilirlerdi." ifadesini kullandı.
"İhvan'ın reformist yapısı Körfez ülkelerini endişelendiriyor"
İhvan'a karşı açılan "savaşın" siyasi temelleri olduğu konusunda Şankıti'yle hemfikir olduğunu belirten Katarlı siyasi analist Abdulaziz Al-Mahmud ise İhvan'a karşı tutumun "değişken" bir özellik taşıdığını, bu nedenle siyasi şartların değişmesi durumunda teşkilata karşı alınan tavrın da değişeceğini dile getirdi.
İhvan'ın tarihi geçmişine değinen Mahmud, "Teşkilatın bu ülkede 85 yıllık geçmişi var. İhvan'ın Kuveyt, Bahreyn ve BAE'de varlığı var ancak bu ülkelerdeki faaliyetleri çok kısıtlı. Bu nedenle İhvan'a karşı böyle bir politika izlenmesinin yanlış olduğunu düşünüyorum. Zira reform çatısı altında birleşen insanlara savaş ilan etmekle istenilen sonuç elde edilemeyecektir" ifadesini kullandı.
El-Ahram Stratejik ve Siyasi Araştırmalara Merkezi danışmanlarından Vahid Abdulmecid de Körfez ülkelerinde İhvan'a karşı tavır alınmasının teşkilatın benimsediği reformist metottan kaynaklandığını söyledi.
Abdulmecid, Körfez ülkelerinin, İhvan'ın reform yanlısı hareketlerle birleşip rejimleri düşürmesinden korktuğu için böyle bir tavır içine girdiğini de iddia etti.