Balıkesir Valisi Ahmet Turhan'ı makamında ziyaret eden Çavuşoğlu, yaptığı konuşmada, AB fonlarından Balıkesir'e 79 milyon avro (yaklaşık 240 milyon lira) aktardıklarını belirterek, bu ciddi miktarı çok önemli projelere verdiklerini bildirdi.
Merkez ve ilçelerdeki katı atık ve atık su arıtma projelerinin desteklendiğini vurgulayan Çavuşoğlu, bugüne kadar Balıkesir'den 442 projenin kabul edildiğini dile getirdi.
Çavuşoğlu, bir gazetecinin, Kırım'da yaşananlarla ilgili sorusu üzerine, Ukrayna halkının AB sürecine inandığını ve istediğini söyledi.
Sadece Kırım Tatarlarının değil, Gagavuz ve Ukraynalılar dahil bölgedeki herkesin AB ile bütünleşmeyi istediğini aktaran Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Halk, Ukrayna'nın Batıya açılmasını istiyor. Aynı zamanda Rusya ile iyi komşu olarak ekonomik ve siyasi iş birliğinin pekişmesini istiyor. Böyle bir durumda esas problem, Ukrayna gibi bir ülkenin gerek etnik yapısıyla gerek bulunduğu coğrafya gerekse petrol, gaz, ticaret gibi ekonomik bağları, demokratikleşme çalışmaları olarak her bakımdan iki tarafa da bağlı bir ülkenin, bunlardan birini seçmek durumunda bırakılmasıdır. Yani ya Batı ya Rusya, hangisini seçse bugünkü sıkıntı yaşanacaktı, Ukrayna'nın hem ekonomisi hem de istikrarı ve sınır bütünlüğü büyük risk altına girecekti."
- "Kırım Tatarlarını yalnız bırakmıyoruz"
Kırım Tatarlarının, başından beri Ukrayna'nın Batıyla entegre olmasını istediğini ve bunu açıkça söylediğini ifade eden Çavuşoğlu, buna rağmen ülkede her şeyin karıştığını dile getirdi.
Şu anda meclislerin aldığı kararlar, referandumlar ve meşruiyetinin tartışıldığını anlatan Çavuşoğlu, karmaşa içinde kimin ne karar aldığının da bunların uygulanıp uygulanmayacağı da belli olmadığına işaret etti. Ukrayna'nın böyle duruma düşmemesi gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Hem Batı hem Rusya, Ukrayna'nın hem sınır bütünlüğü hem istikrarı için daha yapıcı olmalı, daha sağduyulu yaklaşmalı ve büyük Avrupa'nın gerçekleri çerçevesinde bu konuyu değerlendirmelidir. Rusya ve Avrupalı dostlarımıza bu düşüncelerimizi aktarıyoruz. Umarım Ukrayna'daki kriz, Kırım dahil sınır bütünlüğü içinde bir an önce aşılır, oralara istikrar ve barış gelir. Kırım Tatarlarını hiçbir zaman yalnız bırakmadık. Onlar, Stalin döneminde sürgüne gönderilen milletlerden biridir, Ahıska Türkleri de öyle. Ahıska Türklerinin geri dönmesi için Gürcistan'a yasa çıkarması için çok telkinde bulunduk ve yasa çıktı. Kırım Tatarları da dönerken onlara yeni evler aldık, evlerini, okullarını, camilerini yapıyoruz, restore ediyoruz. Kırım Tatarlarını yalnız bırakmıyoruz. Onlarla ilgili düşüncelerimizi, Kırım özerk yönetimi, Ukrayna ve Rusya çok iyi biliyor. Başbakanımız başta olmak üzere Dışişleri Bakanımız ve bizler, diplomatik temaslarımızı devam ettiriyoruz."
Çavuşoğlu, "Suriye ve Somali'den gelenlere Türkiye kapısını açtı. Kırım Tatarları da gelirse aynı mı olur?" sorusunu da yanıtladı.
Türkiye'nin kapılarının her zaman soydaşları ve akraba topluluklarına açık olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye'ye gelen Ahıska Türklerine yasayla vatandaşlık verdik. Daha sonra gelenlere oturma izni çalışması yaptık ve verdik. Umarım böyle duruma düşmezler. Sürgünden sonra Türkiye'ye dönenler var ama vatan diye Kırım'a dönmek istediler. Öz vatanlarında yaşama, çalışma, çocuklarını okula gönderme imkanı bulurlar. En kötü senaryoda, Türkiye'ye gelmek durumunda kaldıkları zaman bizim kardeşlerimize, Kırım Tatarlarına kapımız her zaman açık. Kapıyı hiçbir zaman kapatmayız."
Daha sonra Turhan, Çavuşoğlu'na Yağcıbedir halısı, zeytinyağı ve kolonya hediye etti. Halıyı alan Çavuşoğlu, "ABD'ye öğrencilik yıllarında ilk gittiğimde, henüz dil kursuna başlamamıştım. Bir halıcıda çalıştım. ABD'lilere Yağcıbedir halısını çok sattım, bugün de hediyesini almak nasip oldu" ifadesini kullandı.