Kütahya'da, partisinin seçim irtibat bürosunun açılış töreninde konuşan Bahçeli, seçim çalışmaları dolayısıyla gittiği kentlerde vatandaşlara, aralarında başka ilçe ve illerden gelenler olup olmadığını sorduğunu hatırlattı.
Bu sorusunu Kütahya'da da yinelediğini belirten Bahçeli, "Aranızda montaj var mı?' ifadesini kullandı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, kendisinin bu sözünü mitinglerinde söylediğini anlatan Bahçeli, "Bir şey de söylüyor ki orası çok ilgi çekici. Sayın Başbakan'a 'Nasıl besleniyorsun?' diye soruyorsan 'balla kaymakla' diyor. Allah söyletiyor, 'Üç öğün bal, kaymak yiyorum' diyor. Demek ki Türkiye'nin balını da kaymağını da sen yiyormuşsun da haberimiz yok. Yoksa bu 1 milyar dolar nereden gelecek" diye konuştu.
Bahçeli, 17 Aralık soruşturmasına değinerek, Erdoğan'ın, memurlar üzerinde baskı oluşturduğunu iddia etti.
Pek çok savcı ve polisin yerlerinin değiştirildiğini dile getiren Bahçeli, şöyle konuştu:
'Kendisi her konuda, başbakanlığın ötesinde bir ihtirasa, bir kibre, bir gurura saplanmış ve tek adama oynuyor. İleriki günlerde bunların üstesinden gelebilmek için otoriter bir rejim, arkasından da diktatörlük hevesine kapılmış. Sayın Başbakan, yasamada, yürütmede, medyada bağlamış olduğu gücün yanına yargıyı da kuşatarak, yeniden HSYK'yı da değiştirerek, Adalet Bakanlığına üstün yetkiler vererek orayı kuşatmış, sonra siyasallaştırmış ve şimdi de orası AKP'leşmiş durumda. Bu güç ve bu güç alanı Recep Tayyip Erdoğan'ı yoldan çıkartıyor. Konuşmalarında üslup değişmiş, yine sağda solda asıp kesiyor. Bir gün süngün düşse kaçacak yer bulamazsın. Şimdi kalkmış herkesi doğruyor. 'Bilmem neyi şöyle yaparım, bilmem böyle yaparım.' Şimdi de kalkmış, 'İnterneti, Facebook veya bilmem neleri, hepsini yasaklayacağım' diyor. Daha evvel olurken hiç aklına gelmiyordu da şimdi her gün Facebook'ta bir Tayyip Erdoğan ve oğlu dizisi başlayınca mı bu yasağı başlatacaksın? Türkiye'de ne kadar yolsuzluk varsa onun üzerine gitmesi lazım. Gidemiyorsa bir gün gelecek, belki o gün 17 Aralık olmayacak ama 365 günden bir gün, öksüzün yetimin hakkını yiyen kim varsa alayının kökünü kazıyacaktır. Allah, inşallah bunu bize nasip eder de yedi göbeğinden hesap sorarız. AK Parti'ye oy vermiş kardeşlerim, sizin bir günahınız yok. Siz inandınız ve ekonomik sıkıntıdan boğuldunuz, işsizlikten iyice tadınız kaçtı, 'Acaba bu iktidar bize çözüm olur mu?' derken size bir kuru soğan, bir ayran katık oldu ve bir parça da ekmek ama Recep Tayyip Erdoğan, ballı kaymaklı böreklerle beslenen bir genel başkan. Ondan sonra da diyorlar ki uzun adam. Böyle beslenmede ne olacak, tabii ki de uzun adam olacak.'
- "Top senin ama kaptan da sensin"
Erdoğan'ın, MHP'ye "yavru parti" dediğini belirten Bahçeli, kendisinin 40 yıldır siyasetçi olduğunu dile getirdi.
Çocukluğundan bir örnek veren Bahçeli, "Çocukluğumuzda da biliyorsunuz, mahallede biri top alır, diğerleri ona derler ki 'Top senin ama kaptan da sensin.' Bir top sahibi olmaktan dolayı kaptan oluyordu. Bunun şimdi hangi şartlarda nerelere geldiği, kaptanlarının kim olduğu anlaşılmaya başladı" değerlendirmesinde bulundu.
En yakın seçimlerin, 30 Mart'ta yapılacağını anımsatan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Recep Tayyip Erdoğan, kalkıp televizyonlarda kuru sıkı atıyor, bizim hesap bilmem nemizden bahsediyor, 'Bu seçimde birinci parti olarak oy almazsam siyaseti bırakırım' diyor. Şimdi buna inanabilmemiz için bu cümleni düzeltmen lazım. Çünkü sen yüzde 51'e sahipsin. Onun dışındakileri adam yerine dahi koymuyorsun. Haydi yiğitsen söyle; 'Yüzde 51'den bir puan aşağı düşersem siyaseti bırakırım' de. Masum yollarla kendini kurtarmaya çalışma. Sen bittin. Hani dizilerde var ya bir şey olduğu zaman derler ki 'Sen bittin.' Recep Tayyip Erdoğan bitti. Siyasi döngü tamamlandı. AK Parti, kendisini toparlarsa ne ala. Yoksa o da siyasi hayattan çekilmek durumunda kalır. Bunun belirleyicisi 30 Mart'tır. Yüzde 51'in altında kalırsa demek ki Abbas yolcu, yavaş yavaş gidecek. Ne zaman gidecek? 2015 yılı 12 Haziran'da. 12 Haziran'da Recep Tayyip Erdoğan bitti. Cumhurbaşkanı olarak da seçilme şansı kalmadı. Şimdi de kalkmış, 'Bahçeli diyor ki Çankaya Köşkü'ne çıkarken dizinin bağı çözülecek.' Yediğin balla kaymağa bakılırsa senin dizinin bağı çözülecek hali kalmamış. Çankaya yokuşu yine insanı yorar. Herkese de nasip olmaz. Olursa da oraya layık olmak lazım."
(Bitti)