Atalay, partisinin Balışeyh ilçesindeki seçim koordinasyon merkezinin açılışında yaptığı konuşmada, AK Parti'nin milli değerlere, tarihe, dini değerlere çok önem veren, bunların özgürce yaşanmasını isteyen bir parti olduğunu söyledi.
AK Parti'nin muhafazakar, demokrat bir parti olduğunu ifade eden Atalay, şunları kaydetti:
"Şu anda da özgürlükleri genişletmek anlamında çok adım atıldı. Dini inancını yaşamak isteyenler ne zorluklarla karşılaştılar. Kız çocuklarımız kıyafetleriyle belli yerlere giremezler, çalışamazlardı. Kendimiz, hepimiz, hayatımızda, 28 Şubat öncesi sıkıntılar çektik. Şimdi hamdolsun onun hepsi bitti ve Türkiye'de büyük bir özgürlük var. Artık o kıyafetleriyle kız çocuklarımız hem okuluna, üniversitesine gidiyor hem de istediği mesleği - doktorluk, avukatlık, hatta milletvekili olmaya kadar- her yerde özgürce yaşıyorlar. Biz bunları partimizin en önemli misyonu ve görevleri olarak kabul ediyoruz ve bundan sonra da öyle olacak."
Bunların iyi anlatılması gerektiğini vurgulayan Atalay, "Bazıları var ki dini hizmet amacıyla çalışıyorlar, herkes de öyle bildi, hepimiz öyle bildiğimiz için çok büyük destekler verdik. Peki onlara biraz sormak da lazım; 'Türkiye'de bütün bu iyi gelişmeler olurken ne oldu da şimdi bu hükümete karşı telefon dinlemeleriyle, komplolarla falan karşı darbe girişimindesiniz? Niye çalışıyorsunuz?' diye çevrenizdeki o arkadaşlara bunları iyi anlatmamız lazım. Bunlar çok önemli konular. Biz tabi kardeşlerimiz arasında birliği, bütünlüğü çok önemli görüyoruz" diye konuştu.
- "Hiç kimse keyfi dinleme yapamayacak"
Atalay, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasıyla ilgili yasayı dün onayladığını anımsatarak, bugün de yasanın yürürlüğe girdiğini bildirdi.
Yeni yargı paketinin de özgürlükler anlamında çok şey getirdiğini bildiren Atalay, özellikle dinlemeyi, gözaltına alınmayı, tutuklanmayı zorlaştıran hükümler ve yargıya bu manada daha özenli olmasını isteyen sınırlamalar getirildiğini aktardı.
Özellikle telefon dinlemelerinin "bir cinnet halini" aldığını dile getiren Atalay, şöyle devam etti:
"Birileri devlet içinde görevli, bunlar maalesef çoğu bir örgütlenme içinde, devletin en gizli telefonlarını dinlemişler ve bunlar güvenilen, kendilerine görev verilen kişiler. Düşünebiliyor musunuz ? Bir ülkede, bir kesim Başbakan ile Adalet Bakanı'nın telefon konuşmasını dinliyor. Bu öyle bir milli güvenlik sorunudur ki, öyle büyük bir suçtur ki, bunun içeriği önemli değil, bizatihi sadece dinlenmesi kendi başına çok vahimdir ve şimdi bunları açıklıyorlar, birde utanmadan. Yani hükümetin Başbakanı'nı yıpratmak için bir de bunları şimdi kamuoyuna servis ediyorlar ama şunu bilin bu düzenlemeler yapılıyor. Bugün çıkan yasa çok önemli. Bundan sonra hiç kimse keyfi dinleme yapamayacak."
- "Ülkeyi karıştıranlara ilk hesabı inşallah 30 Mart günü halk verecek"
Başbakan Yardımcısı Atalay, herkesin kafasını karıştıran dinlemeler bulunduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Montaj telefon konuşmaları var. Bunlar üzerinde şu anda devletin bütün mekanizmaları çalışıyor. Bunların hepsi tek tek açığa çıkarılıyor. Kaç kişi dinlemiş yargı kanalıyla, hangi hakimler, hangi kararları vermiş, hangi keyfi dinlemeler yapılmış? bütün bunların kayıtları çıkarılıyor ve bütün bunların hesabı sorulacak. İl bazında bile. İlk defa burada söylüyorum, yeni çıkan kayıtlarda iki gün önce, bir toplantıda İçişleri Bakanı'nın verdiği kayıtta, Kırıkkale'de AK Parti İl Başkanı dahil bir grubu 4 ay süreyle dinlemişler ve bunlar hakim kararıyla dinleme. Bunun içinde kamudan kişiler var, siyasetin içinden kişiler var. Bu böyle bir mekanizma ama bunların hesabı sorulacak. Başbakanım da kesin olarak ifade etti, bunları yapanlar hesap verecekler. Bunu bilin ama bunları yapanlara, bu ülkeyi karıştıranlara ilk hesabı inşallah 30 Mart günü halk verecek, bunu istirham ediyoruz. Bu demokrasinin güçlü bir onayı olacak. Türkiye'nin geleceğine dönük, Türk milletinin, sizlerin, vatandaşlarımızın böyle büyük bir mühür vurması olacak. 30 Mart'ı bütün bunları düşünerek değerlendirelim ve ona göre çalışalım."