"Uzak Komşu Yakın Anılar: Türkiye-Polonya İlişkilerinin 600 Yılı" sergisi, Emirgan'daki Sakıp Sabancı Müzesi'nde düzenlenen törenle açıldı. Törene iki ülkenin cumhurbaşkanlarının yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, törende yaptığı konuşmada, Türkiye-Polonya ilişkilerinin 600. yılı nedeniyle planlanan etkinlik dizisinin ilk etkinliği olan serginin açılışında bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
İki ülke arasındaki ilişkilerin sağlamlığını ve iki ülke arasında güçlü bir dostluğun olduğunu herkesin bildiğini ifade eden Gül, "Vaktiyle Osmanlı Devleti ve Leh Krallığı arasındaki dostluk, bugün Türkiye Cumhuriyeti ve Polonya Devleti arasında da güçlü bir şekilde devam ediyor. Bu vesileyle Sayın Cumhurbaşkanı'nın ziyareti ilişkilerimize ayrı bir ivme, ayrı bir güç katmıştır. Şimdi artık önemli olan, bu dostluğun kıymetini bilmek ve yeni nesillere bunu taşıyabilmektir" diye konuştu.
Varşova'ya 2011'de yaptığı ziyarette Polonya Cumhurbaşkanı Bronislaw Maria Komorowski'nin kendisine, tarihi bir sarayda düzenlenen sergide, 16 metre uzunluğundaki Osmanlı fermanını gösterdiğini belirten Gül, iki ülkenin ortak geçmişine ait eserlerin tümünün muazzam bir kültürel hazine olduğunu ifade etti.
Açılışı yapılacak sergiyle, 600 yıl boyunca Osmanlı Sarayı'nda Müslüman Türk ismi taşıyan Polonya asıllı paşalar, ressamlar ve müzisyenleri yakından tanıma fırsatı bulunacağını dile getiren Gül, Sakıp Sabancı Müzesi yetkililerini ve sergide emeği geçenleri tebrik ederek, "Bu serginin, dostluğumuzu, ilişkilerimizi yeni nesillere güçlü bir şekilde taşımada önemli katkı sağlayacağına inanıyorum" diye konuştu.
- Konuk Cumhurbaşkanı Komorowski
Polonya Cumhurbaşkanı Bronislaw Maria Komorowski, baston yardımıyla kürsüye çıktı.
"Polonya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin tesisinin 600. yıl dönümünün kutlandığı tören, gerçekten tek ayağın üzerinde durmaya değer" şeklinde espri yaparak konuşmasına başlayan Komorowski, şöyle devam etti:
"600 yıllık tarihi boyunca, ülkelerimizin iki komşu ülke olduğunu unutmamak gerekir. Kırım civarında iki ülkenin sınırları birleşiyordu. Bu 600 yıl süren dönem ve ortak ilişkilerimiz içinde her iki ülkenin bazen diğer ülkelere ayak uydurması gerekti. Daha modern, daha gelişmiş ülkelere yetişmemiz gerekli oldu ama hiçbir zaman teslim olmadık. Özellikle son birkaç 10 yıllık dönemde farklı organizasyonların bünyesinde Türkiye ile beraber üyeyiz. Mesela NATO'nun üyesiyiz. Türkiye ile Avrupa Birliği bünyesinde de bulunmayı istiyoruz, arzu ediyoruz. Burada Boğaziçi'ndeyken Avrupa tarafından baktığınızda Asya kıtasının ne kadar yakın olduğunu görüyoruz. Şark ile Avrupa'nın buluşması için burası çok uygun bir yer. Bence Polonya ile Türkiye'nin buluşması için de daha uygun bir yer düşünülemezdi."
Komorowski, serginin ve diğer kutlamaların düzenlenmesinde emeği geçenlere ve Sabancı ailesine teşekkür ederken, "100 yıl sonra bir serginin düzenlenmesini istiyorum. Umarım ortak ilişkilerimizin 700. yılı da kutlanacaktır" dedi.
- Güler Sabancı
Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ise Polonya ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 600. yılının kutlandığı 2014 için planlanan etkinlik dizisinin Sakıp Sabancı Müzesi'nde açılan sergiyle başlaması kararının kendilerine onur verdiğini söyledi.
Polonya ile Osmanlı Devleti'nin kaderinin uzun yıllar boyunca pek çok kez kesiştiğini ifade eden Sabancı, şöyle dedi:
"Avrupa'nın girift tarihinde gördüğümüz kanlı din ve güç savaşları düşünüldüğü zaman, Osmanlılar ile Polonya arasında tersine uzun barış devrelerinin yaşandığını görüyoruz. İki devletin de kontrol dışına çıkan sınır çatışmaları bir kenara bırakılırsa, uzun süren barış evreleri her iki taraf için de önem taşımış, yoğun ticaret iki ülkeyi birbirine yaklaştırmıştır. Elbette tarih bize barış kadar savaşların da kaçınılmaz olduğunu gösterir. Her iki ülkenin de tarihinde önemli bir dönüm noktası olan 2. Viyana Seferi ve yenilgisi sonrası Osmanlı Devleti varlığını bazen diplomasi, bazen de savaş ile sürdürmeye çalışmış, Lehistan Krallığı'nın toprakları ise güçlü komşuları Avusturya, Prusya ve Rusya tarafından paylaşılarak tarihin sahnesinden bir süre silinmişlerdir. Polonya'nın komşu devletler tarafından işgalini hiçbir zaman tanımamış olan Osmanlı Devleti, saray protokolünde Lehistan elçisinin yerini titizlikle bu dönemde korumuştur. Ortak tarihimiz ve paylaştığımız önemli anılar, geçmişin harita ve sınırlarının değiştiği, eski düşmanlıkların yerini ortak kaygıların aldığı günümüz Avrupa'sında iki dost ülkenin kolay kolay her devlete nasip olmayan 600 yıllık beraberliğinin, geleceğin yeni Avrupa düşüncesinin güçlenmesine önemli katkı vereceğine inanıyorum."
Konuşmaların ardından her iki cumhurbaşkanı, eşleriyle sergiyi gezdi.
- Sergi
Türkiye ve Polonya cumhuriyetleri cumhurbaşkanlarının himayesinde açılan, Dışişleri ve Kültür bakanlıkları tarafından desteklenen sergide, Polonya'nın müze, arşiv, kütüphane, manastır ve kilise koleksiyonlarından eserler yer alıyor. Sergide, Türkiye'den Topkapı Sarayı Müzesi, Türk İslam Eserleri Müzesi, Sadberk Hanım Müzesi ve Sakıp Sabancı Müzesi koleksiyonlarından seçilenlerle birlikte 348 eser sergileniyor.
Kültür ve sanat alanlarında pek çok yan etkinliği de kapsayan sergi, Sakıp Sabancı Müzesi ve destekçileri ile Polonya Cumhuriyeti Kültür ve Milli Miras Bakanı'nın ortak mali ve kurumsal desteği ile gerçekleştiriliyor. Sergi, 15. yüzyılın ilk yarısında başlayarak birbirini izleyen ticaret, barış ve savaşlar ile 17. yüzyılın sonunda sadece Osmanlı ve Polonya'da değil, Avrupa tarihinde de dönüm noktası olan II. Viyana Kuşatması'na kadar geçen süreci içeriyor. Bu çerçevede, Osmanlı İmparatorluğu ve Polonya Krallığı'nda yaşanan tarihi gelişmeler; belgeler, haritalar, tablolar, önemli şahsiyetlerin kişisel eşyaları, aksesuar ve basılı malzemelerle canlandırılıyor. Ticarete konu olan malzeme, sınır savaşları, Viyana Kuşatması'na giden aşamalar, kuşatmadan geriye kalan Osmanlı eserleri, çadır ve silahlar, ziyaretçilerle paylaşılıyor.
Sakıp Sabancı Müzesi'ndeki sergi, 15 Haziran'a kadar görülebilecek.