Yazıcı, çeşitli etkinlikle katılmak üzere iki gün önce geldiği Rize'de, Çayeli ilçesinde Atıf-Fatma Ketenci çiftinin çocukları Cem Ketenci adına yaptırdıkları Sporcu Kamp Eğitim Merkezi'nin açılışını gerçekleştirdi. Tesisi gezen Yazıcı, daha sonra penaltı atışı yaptı. Yazıcı, 4 atıştan ikisini gole çevirdi. Penaltı atışı sonrası Yazıcı'nın "Kaleci bana göre sağ tarafa bakıyordu. Bunu görünce sola vurarak gol yaptık" demesi gülüşmelere neden oldu.
Yazıcı, burada yaptığı açıklamada, Türkiye'de 81 ilde müteşebbislerin katkıları ile önemli projeler yaptıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Özellikle üniversitelerin, fakülte binalarının sorunlarını üstleniyorlar. Türkiye'nin büyüdüğü, geliştiği, sosyal bilincin somut projelerinin hayata geçtiğini görmek, Türkiye'nin büyüklüğünün, gücünün bir göstergesi. Biz de hükümet olarak kamunun yapması gereken yatırımlara özendirici çalışmalar yaptık. Örnek olarak eğitime yüzde yüz destek kampanyası. Bu uygulamalarla müteşebbis kazanmış olduğu verginin bir kısmını da kendisi kullanmış oluyor. Hem de faaliyette bulunduğu topluma, doğup büyüdüğü topraklara yatırım yapıyor. Sosyal sorumluluk alanında bilinçlenme giderek artıyor."
-"Kesinlikle bir provokasyon vardı dün Rize'de"
Yazıcı, bir gazetecinin CHP'nin Rize mitingi sırasında gelişen olaylara ilişkin sorusu üzerine, şunları söyledi:
"Kesinlikle bir provokasyon vardı dün Rize'de. Siz Rize'de Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ile alakalı bir yayını, belli amaçlarla piyasaya sürülmüş bir yayını ki onunla ilgili değerlendirme yapılmış, montaj olduğuna ilişkin bulguları yapılmış. Onu buradan banttan Rizeliye dinleteceksiniz. Bu Rizeliye işkence yapmaya kalkışmak demektir. Rizeli işkence yapacaklara prim vermez. Rizeli adildir, merhametlidir. Hak ve hukukunu koruma anlamında da kararlı duruş sergiler. Dolayısıyla dün yapılanlar tamamen Rizeliye yönelik bir provokasyondu. İyi ki gençler burada daha farklı, onarılmaz boyutlara vardıracak, izahı güç boyuta vardıracak bir tepki koymadı. Belli mesafede tepkilerini koymuşlar."
-"Halkı tanımayanın siyasette başarılı olma şansı yok"
Bu tür olaylara sebep olmamak gerektiğini vurgulayan Yazıcı, şunları kaydetti:
"İnsanların elbette rakip partilerle siyaset yaparken söylemelerine, projelerini taktim etmelerine hiçbir diyeceğimiz yok. Eleştirilere de hiçbir diyeceğimiz olamaz ama Türkçemizde eleştiri hakkınızı kullanmak varsa projelerinizi anlatmak için sözcükler çok. Türkçe çok zengin bir dildir. Dolayısıyla Türkçenin o güzel kelimelerini kullanarak şayet projelerinizi, yapmak istiyorsanız eleştirilerinizi yapamıyor da hep tahkir edici, aşağılayıcı, suçlayıcı sözcükler kullanmayı tercih ediyorsanız bunu provokasyon amaçlı olmanın ötesinde izah etmeniz mümkün değil.
Maalesef dün burada Rizeli böyle bir provokasyonla karşı karşıya kaldı. Eminim ki provokatif faaliyet olmasaydı, provokatif amaçlı o yayın mitingle bağlantılı yapılmasaydı, anamuhalefet partisinin sayın genel başkanı konuşma içeriğinde projelerini anlatsaydı, eleştirilerini tahkir etmeden, tenzif etmeden, kişilik haklarına saldırı boyutuna vardırmadan yapmış olsaydı eminim bunlar olmazdı. Dolayısıyla herkes ektiğini biçer. İnşallah olmaz, bir daha bu tür şeyleri yaşamayız. Yaşamayız derken, bunlara sebebiyet vermememiz gerekir. Bunlardan kaçınmak gerekir. Bu konuda daha çok siyasi kadroların sorumluluk mevkisinde olduğuna inanmaktayım."
Bakan Yazıcı, siyasetçinin kendi hak ve hukukunu rızasıyla sınırlayan kişi olduğunu ifade ederek, "Siz partide şu veya bu görevde olabilirsiniz ama vatandaşın karşısına çıktığınız zaman aklınızdan her geçeni söyleme lüksüne sahip değilsiniz. İnsanların hissiyatını, tepki koyma durumlarını bileceksiniz, hesaplayacaksınız. Bunu bilmiyorsanız halkı tanımıyorsunuz. Halkı tanımayanın da siyasette başarılı olma şansı yok. İlerlemesi de mümkün değil" dedi.