AA muhabirine açıklama yapan İslamabad Avukatlar Derneği Başkanı Nasır Kayani, avukatların toplum için askerden sonra en önemli grup olduğunu, teröristlerin bu yüzden adliye binasına saldırdığını söyledi. Avukatlık bürolarının ve mahkeme salonlarının iç içe bulunduğu binalarda güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğunu söyleyen Kayani, daha güvenli bir ortamda çalışmak istediklerini ifade etti.
Avukatların güvenliği için hükümetin daha güvenli bir kompleks oluşturması gerektiğini belirten Kayani, "Güvenlik tedbirleri yetersiz kaldığı müddetçe her zaman terör saldırısı olma ihtimali yüksek. Üç günlük yas ilan ettik ve 9 Mart'a kadar boykot nedeniyle çalışmayacağız" dedi.
Saldırı sırasında adliye binasında bulunan avukat Mohammad Akhtar ise yaşananları şöyle anlattı:
"Pazartesi bina kalabalıktı. Militanlar sabah saat 9:45 civarında binaya girdiler ve ateş etmeye başladılar. Biz hemen yere yattık gizlendik. Silahlarla sürekli arka arkaya ateş ediyorlardı. Yaklaşık yarım saat silah sesleri duyduk. Daha sonra birden şiddetli patlama oldu ardından hemen ikinci patlama sesini duyduk."
Akhtar, adliye binasında güvenliğin yetersiz olduğunu ve hükümetin avukatların güvenliği için çevresi yüksek duvarlarla kuşatılmış bir kompleks inşa etmesi gerektiği söyledi.
Yine aynı binada görev yapan avukat Rana Tenvir Ahmed ise saldırının arkasında Hindistan ya da ABD'nin olduğunu iddia etti. Teröristlerin acımasız şekilde saldırdığını anlatan Ahmad, şunları dile getirdi:
"Çok yakın avukat arkadaşlarımı kaybettim. Onlarca kişi yaralandı. İki gün önce hükümet ve Taliban ateşkes ilan etmişti. Barış görüşmeleri pozitif yönde ilerlemek üzereyken görüşmeleri sabote etmek için birileri bu saldırıyı düzenledi. Ben bu saldırının arkasında ABD ya da Hindistan'ın eli olduğunu düşünüyorum. Çünkü ABD ile Hindistan, Pakistan'da barış olmasını istemiyor."
Başkenti İslamabad'daki adliye kompleksine dün sabah saatlerinde giren bir grup silahlı kişi, avukatlık bürolarına ateş ederek el bombaları ile saldırmış, daha sonra saldırganlardan ikisi kaçamayacağını anlayınca üzerlerindeki bulunan bombaları patlatarak intihar etmişti. Saldırıda aralarında bir yargıç, üç avukat, dört adliye çalışanının da bulunduğu 11 kişi hayatını kaybetmişti.