Bahçeli, İvrindi ilçesinde, partisinin seçim irtibat bürosu açılış töreninde yaptığı konuşmada, 30 Mart seçimlerinin, ülkenin her açıdan geleceğini şekillendirecek ölçüde öneme sahip olduğunu söyledi.
Ülkede 11 yıldır çeşitli uygulamalara imza atıldığını belirten Bahçeli, "Hak, hukuku çiğneyenler şimdi bir Milli Eğitim Kanunu çıkartıyorlar. Müsteşarın dışında 40 bine yakın bürokratı dışlıyorlar, öğretmenleri dışlıyorlar. Sonra 'Birilerini alacağız.' Neye göre alacaksın? Yandaşların öğretmen olacak, garibin oğlu sokakta gezecek" ifadesini kullandı.
Daha sonra Havran ilçesine geçerek, ilçe meydanında vatandaşlara hitap eden Bahçeli, AK Parti'nin, ülkeyi yönetemez hale geldiğini ileri sürdü.
AK Parti'nin Mehter Marşı ile geldiğini ve İzmir Marşı ile gideceğini savunan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Sizlere söz veriyoruz. Andımızı tekrar okutacağız, 'Ne mutlu Türküm' sözünü her yere yazacağız. Recep Tayyip Erdoğan, nerede oturuyorsa otursun, eğer Ankara'daki Keçiören'deki ikametgahında ise onun kapısının üstüne 'Ne mutlu Türküm' diye yazacağım. Mutlaka yolsuzluk ve rüşvetin hesabını soracağız. Erdoğan, ne yaparsan yap, oğlun Bilal başta olmak üzere adaletin önünden bir gün kaçamayacağınızı öğrenip alayınız Yüce Divana gideceksiniz. Bu kadar ayakkabı kutusuyla Çankaya yokuşundan çıkıp cumhurbaşkanı olma şansın yok. Ayakkabı kutuları ayağına dolaşır orada."
Daha sonra Edremit ilçesine giden ve ilçe meydanında seçim otobüsünün üzerinden kalabalığa seslenen Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın, milletin teveccühünü anlayamadığını, yorumlayamadığını, sorunlarını çözme gayretine girmediğini öne sürdü.
Erdoğan'ın, basın ve medyaya baskı uyguladığını iddia eden Bahçeli, "Güç adamı çıldırtır, yolundan çıkarır, şımartır. Şımara şımara gelince her dediği oluyor, gözü de doymuyor, sağa sola saldırmaya başlıyor" diye konuştu.
Bahçeli, 17 Aralık 2013'teki operasyona da değinerek, şunları kaydetti:
"41 kişi tutuklandı. İçlerinde bir büyük bankanın genel müdürü var. 4,5 milyon doları evinde ayakkabı kutusunda saklamış. Bir bankanın genel müdürünün evinde, bankada kasada bulunabilecek ölçüde bu kadar para niçin bulunur? Arkasından bir bakmış, 4 bakan ve çocukları işin içinde. Onların evinde 7 kutu var, içinde dolarlar var. İmar yolsuzlukları, ihale hırsızlıkları, yolsuzluk ve rüşvet, sonunda da İran'dan bir uşak gelmiş, 29 yaşında, 4 bakanı avucunun içine almış, rüşvetle oynatıyor. Çocuklarına, sağa sola iş takip ettiriyor."
- "Bu güç, Erdoğan'ı yolundan çıkartır"
AK Parti'ye oy verenlerden, "Artık yeter" demelerini isteyen Bahçeli, "Başbakan, baş keser hale geliyor yavaş yavaş. Ne kadar savcı varsa kıydı, polislerimizi yerinden etti, valileri görevden aldı, yer değiştirdi. Kıyım devam ediyor. Hakim ve savcılar, Adalet Bakanı'nın iki dudağının arasında bulunuyor. Bu durum böyle devam ederse bu güç, Erdoğan'ı yolundan çıkartır" değerlendirmesinde bulundu.
Dün "Komplo yaptılar" diyenlerin, şimdilerde ise "montaj" iddiasında bulunduğunu dile getiren Bahçeli, "Bu montaj ise araştır, başbakan sensin. Kurumları ele geçirdin, her türlü teknoloji senin elinde, bu konuşmanız montaj mı değil mi öğren. Ses mühendisleri bile var. Bunu araştır, ortaya koy. Allah vere de öyle ola, yoksa bir başbakanın bu rezalette olması, millet olarak ağırımıza gidiyor" dedi.
Devlet Bahçeli, şöyle konuştu:
"İstanbul'da üçüncü köprüyü yapıyorsun, ihaleyi kimin aldığı belli, havaalanı ihalesini kimin aldığı belli, kanal açmaya çalışıyorsun öyle. AKP'ye geldiklerinde cılız olanlar, şimdi maşallah tosun olmuşlar. O kadar da etli sütlüler ki Recep Tayyip Erdoğan, 'Ben televizyon ve gazete almak istiyorum' diyor, '100 milyon dolar gönderin' diyor, gönderiyor. Bunlar doğru, yanlış ama söyleniyor. İçlerinde bir edepsiz var, milletimize sövüyor. Bunlar doğruysa felaket, değilse açığa çıkması lazım, aklanmaları lazım. Recep Tayyip Erdoğan, ne başbakan ne de cumhurbaşkanı olabilirsin. İki yol var; yanına Bilal oğlanı da alırsın, karakola gider ifade verirsin. Git, aklanmanın yolunu ara. Yüce Divana git, gitmezsen gönderileceksin. Ya da 'Davet geldi, o ülkeye gidip gelmem lazım' deyip ATA, ANA uçaklarından birine binip kaçacaksın. Nereye gidersen git, MHP iktidarında bu milletin hakkı senden sorulacaktır."
İranlı iş adamının serbest bırakıldığını anımsatan Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"İranlı uşak bir sürü ak para, kara para, altın kaçakçılığı yapıyor. Uşak haber gönderiyor, 'Durum iyi değil, ortalık karmakarışık.' 'Merak etme' diyor eski bakan, 'Yoluna biz bent oluruz. Sen milletin önüne bent ol.' Subaylar 4 yıldan bu yana tutuklu. Türkiye'yi soyup soğana çevirenler, altın kaçakçısı, 73 gün sonra dışarıda. Demek ki bir sebebi var. Oradan haber göndermiş, 'Duyduk duymadık demeyin hükümetin değerli üyeleri, beni kurtarın yoksa konuşursam, alayınızı yakarım' diyor. Gerçekten de doğru veya yanlış blöf tutmuş, adamı apar topar dışarı çıkardılar. Gazetelerde manşet, adam masummuş da haberimiz yok. Hesabı sorulmalı. Nerede? Sandıkta. 30 Mart'ta gidip Erdoğan'a uyarıda bulunmak gerekir."
Bahçeli, Gömeç, Burhaniye ve Ayvalık ilçelerinde de vatandaşlara seslendi.