Dün akşam saatlerinde cem yapan Alevi dedeleri ve Bektaşi babalarının, 10 Şubat'ta İstanbul'dan başladıkları yolculuk yarın sona eriyor.
Önce Irak'a giden ve Kerbela'da Hz. Hüseyin'in türbesinin yanı sıra Kerbela savaş alanını gezen kafile, daha sonra Necef'de Hz. Ali'nin türbesini de ziyaret etti.
Kafile, Irak'ta kalınan 4 gün boyunca 12 imamdan bazılarının türbelerini de ziyaret edip, Hz. Ali'nin evi, Kufe Mescidi gibi dini ve tarihi öneme sahip yerleri de gezdi.
Ardından Suudi Arabistan'ın Medine kentine geçen kafile, Hz. Muhammed'in kabrini ziyaret edip, Mescid-i Nebevi'yi de gördü.
Kafile, Uhud Dağı, Kuba Mescidi, Hendek Savaşı'nın yapıldığı bölgeye de ziyaret gerçekleştirdikten sonra, Mekke'ye geçti.
İhrama giren ve Kabe'yi tavaf eden grup, Arafat'a gidip, Sevr ve Nur dağlarını, Müzdelife, Mina, şeytan taşlama alanlarını da gördü.
Kafile, yarın gündüz saatlerinde yurda dönecek.
-"Mutluluk içerisinde dönüyorum"-
Alevi İslam Din Hizmetleri Başkanı Celal Özer, yolculukla ilgili yaptığı değerlendirmede, 12 gün boyunca çok şey gördüklerini belirterek, Kerbela'dan Necef'e, Medine'den Mekke'ye geldiklerini anlattı.
Her yerde kendi rituellerini yaparak inançları doğrultusunda, yıllardan beri anlattıkları konuları yerinde görmenin kendilerini mutlu ettiğini vurgulayan Özer, "Bu geziden çok şeyler aldık ve almaya da devam ediyoruz. Ne yazık ki sonu geldi işte" dedi.
"Mutluluk içerisinde dönüyorum" diyen Özer, yaşadıklarını döndüklerinde tek tek anlatacaklarını aktardı.
Nur Dağı'na çıkamadığını ancak bazı dedelerin buraya gitiğini anlatan Özer, "Bu gezi bize kardeşliğin, birliğin ve beraberliğin bir habercisi olduğunu, hoşgörünün her şeyin üstünde olduğunu anladık, anlatmaya da çalışacağız" diye konuştu.
Gezinin düzenlenmesine emeği geçenlere teşekkür eden Alevi dedesi Muharrem Topaloğlu ise "Beraberliğimizi pekiştirici, kardeşliği sağlamlaştırıcı güzel bir gezi oldu" değerlendirmesinde bulundu.
Topaloğlu, Alevi İslam inanç önderleri olarak kardeşlik duygularını aşıladıklarını belirterek, "Hangi inançtan olursa olsun Adem ve Havva'dan doğduğumuz için doğum kardeşiyiz" dedi.
"Alevisi, Sünnisi, Çerkezi, Lazı, hepimiz bu ülkenin birer ferdiyiz. Çanakkale'de benim de dedelerim öldü. Dolayısıyla da yurttaşlık kardeşiyiz" diyen, Muharrem Topaloğlu, inanç önderlerinin bu mekanları görmesinin kendisini de çok mutlu ettiğini söyledi.
Gezinin, kardeşliğin pekişmesi bakımından çok önemli olduğunu düşündüğüne değinen Topaloğlu, bu seyahatin tekrarlanması gerektiğini vurguladı.
Cam Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Atillah Balaban da 12 gündür kutsal topraklardaki yolculuğun devam ettiğini belirterek, yaptıkları ziyaretler hakkında bilgi verdi.
Balaban, "Dedelerimiz, bacılarımız, analarımız bu mekanları zaten biliyorlardı. Teorik olarak biliyorlardı ama bunu pratikte de gördüler" ifadesini kullandı. Balaban, seyahatin çok olumlu ve yararlı geçtiğini kaydetti.
Cem Vakfı Genel Müdürü Atilla Kaçan da projenin gerçekleşmesine öncülük eden İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'ya, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Turizm ve Seyahat Acentaları Birliği'ne (TÜRSAB) teşekkür etti.
Yolculuğa 81 vilayetten 100 dedenin katıldığını anlatan Kaçan, bu dedelerin 25 milyon Aleviye duygularını ve yaşadıklarını anlatacaklarını söyledi.