Sarıca, yaptığı açıklamada, kazanılan her kupanın çok değerli olduğunu, Karşıyaka gibi 100 yıllık ve basketbolda ekol olmuş bir kulübün uzun bir aradan sonra ve müzesinde olmayan bir kupayı kazanmasının çok değerli olduğunu söyledi. Geçen sezon Avrupa Challenge Kupası'nda final oynamalarına rağmen kupaya uzanamadıklarını hatırlatan Sarıca, şöyle konuştu:
"Türkiye Kupası'nı da 3 maça sıkıştırmamak lazım. Elemelerde yendiğimiz Banvit'ten başlamak üzere Türk Telekom, Fenerbahçe Ülker ve Anadolu Efes galibiyetlerinin bir tanesi iki tanesi tesadüf olabilir ama arka arkaya tesadüf olması mümkün değil. Bir kere inanmak çok önemli. Başarı henüz daha çok sıcak, çok da farkında değiliz ne olduğunu. Hayat çok hızlı ilerliyor, bizim yaptığımız işte dün yok. Sonuçta 2 gün sonra Eurocup maçı oynayacağız. Hafta sonu ligde yine Anadolu Efes'le karşılaşacağız. Doya doya sevinci yaşayamıyoruz ama bu kupanın tarihte, bizlerde çok iyi yeri olacak. Hepimiz çok sevinçliyiz."
Sarıca, takımla geçen hafta İzmir'de son antrenmanlarında bir konuşma yaptıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Orada pazara kadar Ankara'da kalacağız, ona göre yanınıza eşya alın, aynı zamanda pazar günü kaptanımızın doğum günü ona da güzel bir hediye verelim dedim ve Kaf Kaf çekerek antrenmanı tamamladık. Ne güzel hedefimize ulaştık. Mücadele gücü çok yüksek bir maçı geride bıraktık. Anadolu Efes'i de kutluyorum. Kaybedebilirdik de ama önemli olan o finalleri, yarı finalleri oynamak, şampiyonluğa aday olmak. Ekol yaratmış bir Pınar Karşıyaka ismi var ama bunun kupalarla, sonuca giden başarılarla süslenmesi lazım. Hedef artık biz olalım veya olmayalım Euroleague olmalıdır. Bu kent, bu taraftar bunu hak ediyor. Bir semt takımının bu noktalara gelmesi çok önemli bir hadise."
"Efes Pilsen"in hayatında çok önemli bir yeri bulunduğunu kaydeden Ufuk Sarıca, "O camiada 22-23 yılım geçti. 11 yaşında girdim ve 27-28 yaşına kadar o kulüpten hiç ayrılmadım. Ben ve arkadaşlarım çok büyük başarılar getirdik. Yeri bende değişmez ama profesyonel hayatta yaşıyoruz. Hayatta ne zaman nerede ne olacağı belli olmuyor. Profesyonellikte duygusallığı bir kenara bırakıyorsun. Ufak tefek içinde parçaların olmaması da mümkün değil" dedi.
Sarıca, kadrolarına son katılan Jawad Williams'ın takıma katkı yaptığını, oyuncuların bazen ön plana çıkabildiğini ancak bu başarının tüm ekibe ait olduğunu belirterek, hepsine teşekkür ettiğini bir kez daha vurguladı.
Takım Kaptanı İnanç Koç da yaptıklarını tüm çalışmaların yakaladıkları başarının tesadüf olmadığını gözler önüne serdiğini ifade ederek, "O final maçı nasıl geçti bilmiyorum, sezonun en zor 40 dakikasıydı. Mutlu sona ulaştığımız için çok sevinçliyiz. Başarı tesadüfle değil hak edene ve çalışana geliyor" dedi.
Pınar Karşıyaka'nın 2005'te Ülker'le oynadığı finalde de takımda yer alan İnanç Koç, "O zamanki şartlarda da finale çıkışımız çok ciddi bir başarıydı. O sene çok kötü bir mağlubiyet almıştık, bu sene biraz daha farklıydı. Sezon başından bu yana bir kupa kaldırmak istediğimi söylüyordum ve kupayı alacağımızı biliyorduk. İnanmışlık başarıyı getirdi" diye konuştu.