Kepez ilçesindeki atölyesini eşinin desteğiyle bir yıl önce açan Ceylan, burada ağaç artıklarından farklı uzunluk ve yüksekliklere sahip hayvan heykellerinin yanı sıra eski evlerden arta kalan tahtalardan masa, sehpa gibi ürünler yaparak satışa sunuyor.
Ceylan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, turizm meslek lisesinin ardından Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümünü okuduğunu, uzun yıllar Antalya'da turizm sektöründe çalıştığını söyledi.
Daha sonra İsveç'in Stockholm kentinde 2 aylık bir tasarım kursuna gittiğini belirten Ceylan, 3 yıldır doğal malzemelerle çeşitli sanatsal heykeller ile objeler meydana getirdiğini anlattı.
Çalışmalarını bir yıldır atölyesinde sürdürdüğünü dile getiren Ceylan, "Ağaç neye izin veriyorsa onu yapıyorum. Ağaca bir bakıyorum, 'Senden ne olur' diye soruyorum. İnceledikten sonra ya sehpa, ya bir masa, ya bir at heykeli ya da kapı oluyor" dedi.
- Bir at heykeli 3 ayda bitiyor
Eserlerini 2 bin metre rakımdaki ormanlarda bulunan sedir ağaçlarından yaptığına işaret eden Ceylan, bunları toplamak için bir dağcı ekibinden destek aldığını kaydetti.
Ceylan, tek tek basınçlı suyla yıkanan, ardından zımparalanan parçaları uygun yerlere getirmek gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Bir at yapılmadan önce bir ay boyunca anatomi çalışıyorum. Boyunu, kaslarını inceliyorum. İspanyol, Arap atlarının özelliklerini gözden geçiriyorum. Bunların hepsini toparladıktan sonra ahşaba bakıyorsun. Ahşabın hangi parçasından ne olur, onu tespit ediyorsun. Daha sonra bir pozisyon ayarlamak gerekiyor. Atın hareket halinde olması gerekiyor. Şaha mı kalkacak, koşacak mı, duracak mı? Bir de veteriner arkadaşım var. O da geliyor, her parçasına ayrı ayrı bakıyor. Sonra da bunlar teker teker, günden güne, bir parça bir parça derken 3 ay sonra heykel bitiyor."
- Dubai'ye at heykeli
Antalya'da yapılan YAPEX Tadilat Fuarı'nda tanıştığı bir mimarın, yaptığı at heykelini çok beğenerek satın aldığını anlatan Ceylan, bu heykelin şu anda Dubai'deki bir otelin lobisinde sergilendiğini dile getirdi.
Ceylan, bugüne kadar irili ufaklı 7 at heykeli yaptığını, bunları genelde yurt dışındaki otel ve alışveriş merkezlerine sattığını belirtti.
Atölyesine gelen ziyaretçilerin "3 aydır buradan geçiyordum, bu atı mutlaka görmek istiyordum, ancak fırsat oldu" gibi ifadeler kullandıklarını söyleyen Ceylan "Geliyor, görüyor, geziyor. Ruhunu da dinlendiriyor, güzel vakit geçiriyor" diye konuştu.
- "Geçmişten bir şeyi geleceğe aktarmak güzel bir şey"
Gelecek nesle aktarılması gereken eski nesnelere, öksüz çocuklara gösterilen şefkatle aynı şefkatin gösterilmesi gerektiğini savunan Ceylan, "Eski bir sandığınız var. Bir köşede bırakmayın. Ortaya koyun, evinizin en güzel yerine koyun. Tam ortada dursun, bir sehpa olarak kullanın. Üzerine oturun, içine çocuğunuzun oyuncaklarını koyun. Yani kullanın, atmayın" dedi.
Ceylan, yaptığı işin antikacılık değil, eski ağaç parçasını yeni bir şekle dönüştürüp, güzelleştirmek olduğuna dikkati çekerek, geçmişten bir şeyi geleceğe aktarmanın güzel bir şey olduğunu kaydetti.
