Humus'ta 4 bin kişi abluka altında

Cenevre -2 Konferansı'nda gündeme gelen ancak bir sonuca bağlanamayan Suriye'nin Humus kentinde 13 mahalle, yaklaşık bir buçuk yıldır kuşatma altındayken 4 bini aşkın sivil abluka nedeniyle açlık sıkıntısı çekiyor.

Yüzölçümü olarak Suriye'nin en büyük kenti, nüfus bakımından da 3'cü kenti olan Humus'ta 13 mahalleye giriş çıkış yapılamıyor. Suriye'nin başkenti Şam ile sahil bölgesi arasında stratejik bir öneme sahip olan Humus, Lübnan'a olan sınırıyla da Hizbullah için önemli bir kent olarak görülüyor. Muhalifler için de büyük öneme sahip olması nedeniyle Suriye'de olayların başlamasından bu yana Humus'ta büyük yıkımların yaşandığı biliniyor.

Özellikle Humus'a bağlı Baba Amr, Resten, Telbise ve Kusayr gibi beldelerde 2011 yılında olayların başlamasından bu yana güçlü bir muhalif kesimin olduğu biliniyor, yoğun çatışmalar ve bombardıman nedeniyle Suriye'de insan hakları kuruluşlarının verilerine göre Humus'ta şu ana kadar 20 bin insanın öldüğü ifade ediliyor.

Su ve tıbbi malzemeye ulaşılamıyor

Suriye'deki ölümleri takip eden insan hakları kuruluşlarının verdiği bilgiye göre, 2012 yılının Haziran ayında başlayan kuşatmanın artarak devam ettiği Humus'ta, kuşatmadan önce binlerce insan Lübnan gibi çevredeki ülkelere göç ederken, kuşatmanın başlamasıyla birlikte bazılarının açlık ve tıbbi malzeme yetersizliğinden olmak üzere bin 500 kişinin hayatını kaybettiği kayıtlara geçti.

AA muhabirinin yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, Humus'un Bab Hud, Bab Dureyb, el-Hamidiye, Bab Tedmur, Bab et-Turkmen, el-Safsafe, Bustan ed-Divan, es-Saliybe, el-Verşe, Vadi es-Sayih, Curatu'ş Şeyyah, el-Kusur, el-Karabiys ve el-Halidiye mahalleleri rejim güçleri ve Hizbullah militanları tarafından kuşatma altına alınırken, bu bölgelerde yaşayan çoğu kadın ve çocuk yaklaşık 4 bin sivilin açlık sıkıntısı yaşadığı, abluka nedeniyle su ve tıbbi malzemeye ulaşamadıkları kaydediliyor.

BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar el-İbrahimi, Suriye'de bir buçuk yıldır abluka altında bulunan Humus kentine insani yardımların hala ulaştırılamamış olması konusunda büyük hayal kırıklığı içinde olduğunu söyleyerek, Cenevre'de görüşmelerde yedinci günün tamamlanmasının ardından Humus konusunda bir sonuca ulaşılamadığını açıklamıştı.