'Hizmet Hareketi'ne reva görülen davranış ve söylemler kabul edilemez'

Son günlerde Hizmet Hareketi'ne yönelik saldırılara Manisa'nın Demirci ilçesinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları (STK) tepki gösterdi. Hizmet Hareketi'ne reva görülen davranış ve söylemlerin kabul edilemeyeceğini kaydeden Demirci'li STK temsilcileri, 'virüs, haşhaşi, örgüt' yakıştırmaların ülkeye hizmet veren kişi ve kurumlara yakıştırılamayacağını vurguladılar.

Aralarında Demirci Eğitim ve Kültür Derneği, Sultanlar Özel Eğitim A.Ş, Körfez Dershanesi Demirci Şubesinin de bulunduğu sivil toplum kuruluşları adına açıklama yapan Sultanlar Özel Eğitim A.Ş Genel Müdürü Sami Tunç; "İki ayı aşkın bir süredir ülkemizde yaşanan Hizmet Hareketi veya camia diye isimlendirilen gönüllüler hareketine yönelik karalama kampanyası, linç girişimi, itibarsızlaştırma politikaları, kurumları yıpratma çabalarını üzülerek izliyoruz." dedi

Geçmiş dönemde toplumun bir kesiminin 'mürteci, habis ur, kan emici, vampir, yarasa, örümcek kafalılar, sıkma başlar' gibi ithamlarla yok edilmeye çalışıldığını hatırlatan Tunç, "Bugün de Hizmet Hareketi aynı itibarsızlaştırma taktiği ile hedefe konularak; paralel devlet, çete, virüs, in, gizli örgüt, haşhaşi gibi iftiralarla, hiçbir bilgi, belge ortaya koymadan, hiçbir hukuki temele dayanmadan yaftalanıyor. Hizmet camiasına mensup insan ve kurumlar, yurt dışında 160'a yakın ülkede değişik kurumlar açarak, o ülkelerde Türk Kültürünün tanıtılmasına, bayrağımızın oralarda dalgalanmasına ve İstiklal Marşımızın söylenmesine büyük katkı sağlamaktadır.' şeklinde konuştu.

İnancı, siyasi ve dünya görüşünden dolayı insanların fişlenemeyeceğini belirten Tunç; 'Kamuda çalışan memurlar, bürokratlar, Hizmet Hareketi'ne nispet edilerek fişleniyor ve hiçbir hukuki gerekçe gösterilmeden kıyama tabi tutuluyor. Anadolu insanının himmet ve gayretleriyle büyükelçiliğimizin bulunmadığı ülkelerde dahi ülkemizi en güzel şekilde temsil eden, ulaştıkları her insana ülkemizi ve milletimizi sevdiren, yurt dışındaki okullar da bu süreçte yıpratılmak isteniyor. Devletimizin büyükelçilerine; bulundukları her ülkede birer gönüllü kültür elçisi olan bu öğretmenlerimizi örgüt üyesi gösterme görevi veriliyor. Allah rızasına kilitlenmiş, bir ilim ve fikir insanı olan, hayatta herhangi bir makam mevki, maddi çıkar ve siyasi hedef içinde olmayan; dolayısıyla savaşla, tuzakla, operasyonlarla, kirli oyunlarla hiçbir ilgisi bulunmayan muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, örgüt lideri olarak gösterilmeye çalışılıyor." ifadelerini kullandı.

Hizmet hareketi; evrensel yüksek insani değerler çerçevesinde bir araya gelmiş gönüllülerden oluşan insanlığa hizmeti Hakk'a hizmet kabul ederek kendini insanlığa adamış bir gönül hareketi olduğunu belirten Tunç sözlerini şöyle tamamladı: 'Hizmet Hareketi devlete paralel bir yapı değildir. Bu iftirayı atanlar delilleriyle bunu ispat etmeli ve hukuken gereği yapılmalıdır. Bunca yıldır ülkeyi yönetenler iddia edilen bu yapıyı şimdi mi fark ettiler? Bu iddialar yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının üstünü örtme gayreti-izlenimi vermektedir. Kimseyi incitmemiş, suç işlememiş hiçbir zaman terör olaylarına bulaşmamış insanları haşhaşilere benzetmek vicdanlarda çok büyük yaralar açmış ve incitmiştir. Altı ay öncesine kadar Hizmet camiasına övgüler dizmek için sıraya giren hükümet üyeleri ne oldu da birden camiaya kötülemeye başladılar. Hizmet camiası her zaman doğrunun yanında yer almıştır. Ne pahasına olursa olsun doğruyu söylemiştir. Hizmet camiasına atılan bu iftiraları yapanları, yayanları, yardımcı olanları ve destek verenleri kınıyor, camiamızın masumiyetini bir kere daha Ehli Vicdan hakem olan kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.'