Diyarbakır'daki STK'lar: Dikkat ayrışma ve kamplaşma artıyor

Diyarbakır'daki sivil toplum kuruluşları, yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının ardından yaşanan gelişmelerin toplumda ayrışma ve kamplaşmaya yol açtığını belirtti. Kurumlara ve kurallara duyulan güveni tehdit eden gelişmelerin üzüntü verici olduğunu kaydeden STK'lar, toplumda oluşan gerginliğe bir an önce son verilmesini, uzlaşmacı bir tavır sergilenerek ortamın yumuşatılmasını istedi.

Aralarında Diyarbakır Girişimci İşadamları Derneği (DİGİAD), Eğitim ve Halkla İlişkileri Geliştirme Derneği (EHİDER), Diyarbakır Eğitimciler Derneği (DEĞİDER) ve Dicle Koleji Mezunları Derneği'nin (DİCLEMDER) de bulunduğu çok sayıda sivil toplum kuruluşu adına açıklamayı DİGİAD Başkanı Alaaddin Korkutata yaptı. Son dönemlerde yaşanan gelişmeleri kaygıyla izlediklerini anlatan Korkutata, "Ayrışmaları ve kamplaşmaları derinleştiren, kurumlara ve kurallara duyulan güveni tehdit eden gelişmeler üzüntü vericidir." dedi. Yolsuzluk ve rüşvet iddialarının üzerine kararlılıkla gidilmesi gerektiğini anlatan Korkutata, "İnsanların aklanma veya mahkûm olma yeri adalettir. Adil ve güvenilir bir yargılanmaya imkân sağlanmalıdır. İddiaların gerçek olup olmadığını anlamanın tek yolu budur." ifadelerini kullandı.

GÖREVDEN ALMALAR ŞAİBELERİ AZALTMAZ ARTIRIR

Amirleri yerine başka yerlerden emir alan kamu görevlileriyle ilgili delillerin ortaya konulmasını isteyen Korkutata, "Devleti yönetenlerin söylenti veya zanlarla değil, delillerle hareket etmesi gerekir. Yolsuzluğun üzerine gitmek yerine kovuşturmayı yapan emniyet ve yargı mensuplarını görevden almak şaibeleri azaltmaz, arttırır. Banka batırmaya çalışmak, baskı ve korkutma amacıyla bazı şirketlere müfettiş göndermek veya cezalar kesmek ülke ekonomisine kötülük yapmaktır." diye konuştu.

Türkiye'nin, 'öngörülebilir bir hukuk devletinden', 'bir gecede kanun değiştirilebilen ülke'ye dönüştürülmesi ciddi bir güven kaybına yol açacağının altını çizen Korkutata, şunları söyledi: "Toplumun bir kesimini yıpratma, itibarsızlaştırma hatta şeytanlaştırma kampanyalarını üzülerek izlemekteyiz. Çete, virüs, in, gizli örgüt, haşhaşi gibi ithamlarla hiçbir bilgi ve belge ortaya koymadan, hiçbir hukuki temele dayanmadan insanları yaftalamak, Hizmet Hareketi'ne gönül veren herkesi derinden üzmekte ve ülkemizin birliği, beraberliği ve geleceği adına kaygılandırmaktadır. Toplumda oluşan gerginliğe bir an önce son verilmeli, uzlaşmacı bir tavır sergilenerek ortam yumuşatılmalıdır."