Hukukçulardan Başbakan'a: Elinizi yargıdan çekin, bırakın yargı işini yapsın

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yeniden yapılandırılmasına yönelik çalışmalar 1. Meclis önünde protesto eden Evrensel Hukukçular Platformu üyeleri, 2010 Referandumu'nda milletin iradesi ile yüzde 58 oyla kabul edilen HSYK hakkındaki düzenlemede bu saatten sonra yapılacak değişikliğin, 'Kendi yargınızı oluşturma ve yargıya müdahale ederek siyasallaştırma' iddialarını haklı çıkaracağı belirtti. Başbakan Erdoğan'a seslenen hukukçular, "Artık mızrak çuvala sığmıyor. Çekin elinizi yargıdan ve bırakın yargı işini yapsın." dedi.

Ulus'ta bulunan 1. Meclis önünde toplanan grup üyeleri, 'Güçlü Meclis Bağımsız Yargı', 'Milletin iradesine evet, yürütme baskısına hayır', 'Kuvvetler ayrılığı ihlal edilmesin', Referandumda yüzde 58 evet demişti', 'Mızrak çuvala sığmıyor' pankartları taşıdı.

Evrensel Hukukçular Platformu adına konuşan Avukat Hasan Basri Aksoy, 17 Aralık 2013 tarihinde başlayan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasından sonra hükümetin yapığı işlerde tam bir akıl tutulması içerisinde olduğunu açıkça ortaya koyduğunu söyledi. Hükümetin yolsuzlukları örtbas etmek ve yeni soruşturmaları engellemek için kolluk kuvvetlerinin yerlerini değiştirdiğini, hatta bazı kolluk kuvvetlerinin yerinin birden çok kez değiştirildiğini söyledi. Adli Kolluk Yönetmeliği'nin değiştirilmesinin tamamen kanuna ve anayasaya aykırı olduğunu belirten Aksoy, Danıştay'ın verdiği kararın bunu doğruladığını belirtti. Hükümetin bu süreçte yapılan yanlışlığı dile getiren herkesi düşman ilan ederek, savaş açtığını vurgulayan Aksoy, "Hukuku uygulamaya çalışan ve yargı bağımsızlığının olmazsa olmazı konumundaki 'HSYK' için de kanun değişikliği yoluna gitmektedir. Bu kanun değişikliği teklifi incelendiğinde yargının tamamen Adalet Bakanlığı'na ve dolayısıyla hükümete bağlanmak istenildiği açıkça görülmektedir. Şu an önünde bulunduğumuz, 1920'lerde belki de dünyanın en çoğulcu Meclislerinden biri olan 1. Meclis'in aksine ferman tanzimine mahkum edilen şimdiki Meclisimize bu günlerde Cumhuriyet tarihimizin en hızlı yasama tiyatrosu, uçan tekmeler eşliğinde sahnelenmeye başlanmıştır." dedi.

Gelişmiş demokrasilerin en temel göstergesi olan kuvvetler ayrılığının ne yazık ki rafa kaldırılmak üzere olduğunu ifade eden Aksoy, Yasama ve Yürütmenin Başbakan'ın iki dudağı arasına hapis olduğu bir anlayıştan söz edilemeyeceğini vurguladı. HSYK değişikliği teklifinde görüleceği gibi yargının yürütmenin emrine giren bir kolluk kuvvet haline getirilmek istendiğini ve bunun adının 'Kuvvetler Ayrılığı' değil, 'Kuvvetler Birliği' olacağını ifade etti. HSYK tasarısının yasalaşması halinde tüm yetkilerin Adalet Bakanlığı'na bağlanacağını söyledi.

"BU DÜZENLEMEYİ MİLLETE REVA GÖRENLER, ELBET TARİH ÖNÜNDE HESAP VERECEK"

HSYK'nın 'RTÜK' benzeri bir yapılanma içine sokulmasının ise yargının tamamen siyasallaşmasına neden olacağını söyleyen Aksoy, "Bunun gerçekleşmesi halinde artık her partinin kendi hakimi, kendi savcısı olacak, Meclis'e giremeyen irade ise hakim ve savcısız kalacağı gibi adaleti başka partilerin seçtiği hakim ve savcılardan bekleyecektir. Bu durum ancak akıl tutulması ile izah edilebilir ve muz cumhuriyetlerinde olacak bu düzenlemeyi bu millete reva görenler, elbet tarih önünde hesap vereceklerdir." diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Aksoy, artık mızrağın çuvala sığmadığını kaydetti. Aksoy, "Çekin elinizi yargıdan ve bırakın yargı işini yapsın. Buradan Meclisimizin saygıdeğer milletvekillerine ve milletimize sesleniyoruz. Milli iradeyi yozlaştıran ve hukuku göz ardı eden keyfi uygulamalara geçit vermeyin" çağrısı yaptı.