Amerikalılar 'kendi işimize bakalım' diyor!

Kamuoyu araştırmaları, giderek daha fazla sayıda Amerikalının ülkelerinin küresel gücünün ve saygınlığının azaldığına inandığını, ABD'nin küresel taahhütlerine gösterilen desteğin ise şimdiye kadarki en düşük seviyesine indiğini ortaya çıkardı.

Merkezi Washington'da bulunan Pew Araştırma Merkezi tarafından dört yılda bir yapılan "Amerika'nın Dünyadaki Yeri" adlı anket, Amerikalıların ABD'nin dünya sorunlarını çözmek için yeterince çaba harcadığını ve artık kendi meselelerine odaklanması gerektiğini düşündüğünü gösterdi.

ABD'nin uluslararası politikaları konusunda araştırmalar yapan Dış İlişkiler Konseyi ile işbirliği içinde 30 Ekim ve 6 Kasım tarihleri arasında yapılan ankete 2 bin 3 kişi katıldı.

YÜZDE 53, ABD'NİN KÜRESEL ÖNEMİ VE GÜCÜNÜN ÖNEMLİ ORANDA AZALDIĞINI DÜŞÜNÜYOR

Ankete göre, 1974 yılından bu yana ilk kez Amerikan halkının yarısından fazlası (yüzde 53), ABD'nin dünya lideri olarak küresel öneminin ve gücünün 10 yıl öncesine oranla önemli oranda azaldığına inanıyor.

ABD'nin küresel gücünün azaldığına inananların sayısı, 2004'ten bu yana iki kat artarken, halkın yüzde 70'i ABD'nin uluslararası arenadaki saygınlığının da önemli oranda gerilediğini düşünüyor. Bu kadar yüksek bir oran, en son 2008'de eski Başkan George W. Bush'un ikinci başkanlık döneminde yüzde 71 olarak kaydedilmişti.

Halkın yüzde 56'sı, ABD Başkanı Barack Obama'nın özellikle Suriye, İran, Çin ve Afganistan ile ilgili dış politikasından memnun değil. Yüzde 51 ise ABD hükümetinin terörle mücadelesini yeterli görüyor.

"ABD, ARTIK KENDİ MESELELERİ İLE İLGİLENMELİ"

Ankete göre halkın yüzde 52'si, ABD'nin artık diğer ülkelerden elini çekip kendi meselelerine odaklanması gerektiğini düşünüyor. ABD'nin uluslararası arenadaki taahhütlerini sürdürmesi gerektiğine inananların oranı, yüzde 38 ile son 50 yılın en düşük seviyesinde bulunuyor.

ABD'nin son anda iptal ettiği Suriye operasyonu ile Afganistan ve Irak'ta uzun yıllardır devam eden savaşlara tepki gösteren Amerikalıların yarısından fazlası (yüzde 51), ülkelerinin dünya sorunlarına çözüm bulmak için yeterince uğraştığı görüşünde.

Halkın yüzde 47'si, hükümetin özellikle ekonomi olmak üzere ülke içindeki sorunlara daha fazla ilgi göstermesi gerektiğine inanıyor.

KÜRESEL EKONOMİYE KATILIM

Ülkenin küresel ekonomiye katılımı ile ilgili soruları yanıtlayanların yüzde 77'si, ABD'nin diğer hükümetlerle artan ticaret ve iş bağlantılarına destek veriyor. Uluslararası ticari bağlantılara destek verenlerin oranı, ekonomik durgunluğun yaşandığı 2008 yılına oranla yüzde 24 oranında arttı. Yüzde 66, ABD'nin küresel ekonomiye daha çok katılım göstermesinin yararlı olacağını düşünüyor.

Yüzde 62, ABD'de faaliyet gösteren yabancı firmaların ülke ekonomisine destek olduğunu savunurken yüzde 73, Amerikan firmalarının diğer ülkelerde yatırım yapmasını istemiyor.

DIŞ POLİTİKA VE KÜRESEL TEHDİTLER

Dış İlişkiler Konseyi'nin 7 Ekim ve 11 Kasım tarihleri arasında sitesinden yaptığı ankete katılan bin 838 üyenin yüzde 44'ü, Başkan Obama'nın dış politikasının beklediklerinden daha kötü olduğunu dile getirirken sadece 16'sı dış politikadan memnun olduğunu belirtti.

Katılımcıların yüzde 92'si, Amerikan kamuoyunun büyük bir kısmının ABD'nin dünya sorunlarının çözümünde aktif rol üstlenmesine olumlu bakmadığını dile getirdi.

Pew Araştırma Merkezi ile Dış İlişkiler Konseyi'nin anketlerine göre, Amerikan halkının yüzde 68'i İran'ın nükleer programını ABD'nin refahı için ciddi bir tehdit olarak görüyor. Yüzde 60, İranlı liderlerin uluslararası toplumun nükleer programları ile ilgili endişelerini dikkate aldığına inanmıyor.

Halkın yüzde 75'i, El Kaide terör örgütünü en büyük tehditlerden biri olarak görürken yüzde 68, Kuzey Kore'nin nükleer programını, yüzde 54 de Çin'in dünya lideri olarak yükselişini ABD'ye tehdit olarak algılıyor.

Amerikan halkının en çok endişelendiren tehditlerden biri de siber saldırılar. Halkın yüzde 70'i, siber saldırıları İran'ın nükleer programından ve aşırı dinci terör gruplarından daha önemli bir tehdit unsuru olarak kabul ediyor.

Amerikalılar, İran, Çin, Kuzey Kore ve Irak'ı ABD için en çok tehlike oluşturan ülkeler olarak görüyor. Yüzde 7 ise ABD için en büyük tehlikenin ülkenin kendisi olduğunu düşünüyor.

DIŞ POLİTİKANIN ÖNCELİKLERİ

Halkın yüzde 83'ü dış politikanın en önemli önceliğinin ülkenin terör saldırılarına karşı korunması olduğunu düşünüyor.

Yüzde 61 ülkenin ithal enerji kaynaklarına bağımlılığının düşürülmesini, yüzde 57 uluslararası uyuşturucu ticaretinin önlenmesini ve yüzde 48 de yasadışı göçün kontrol altına alınmasını dış politikanın öncelikleri arasında görmek istiyor.

Dış İlişkiler Konseyi üyeleri, halka oranla iklim ve çevre konularında daha duyarlı bir tablo çiziyor. Konsey üyelerinin yüzde 57'si, küresel iklim değişikliğinin dış politikanın en önemli hedefleri arasında sayarken bu oran halk arasında yüzde 37.

Diğer ülkelerde insan haklarının iyileştirilmesi ve gelişmekte olan ülkelerde yaşam standartlarının yükseltilmesini dış politikanın öncelikleri arasında görenlerin oranı ise yüzde 33.

Halkın yüzde 48'i, dünyanın en önemli ekonomik gücü olarak Çin'i görürken, yüzde 31 ABD'nin hala en büyük ekonomik güç olduğunu düşünüyor.

Amerikalıların büyük bir kısmı (yüzde 68), ülkelerinin hala dünyanın en büyük askeri gücü olduğuna inanıyor.

Halkın yarısından fazlası (yüzde 51) , Başkan Obama'nın dış politika ve ulusal güvenlik konularına yaklaşımının yeterince güçlü olmadığını savunuyor. (AA)

Amerikalılar 'kendi işimize bakalım' diyor!

Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan anket, ABD'nin küresel taahhütlerine gösterilen desteğin ise şimdiye kadarki en düşük seviyesine indiğini ortaya çıkardı.