Nazmi Arıkan: Faşistlerin ve diktatörlerin yönettiği ülkelerde dershane yok

Özel Dershaneler Birliği'nin (ÖZDEBİR) geçtiğimiz dönem ikinci başkanlığını yapan Nazmi Arıkan, faşistlerin ve diktatörlerin yönettiği ülkeler haricindeki ülkelerde dershanelerin olduğunu söyledi. Arıkan, "Türkiye özgür ve demokratik bir ülke olduğu sürece dershaneler olacaktır." dedi.

Dershanelerin kapatılmasına karşı toplanan sektör temsilcileri, İstanbul Ticaret Odası'nda (İTO) 'Türkiye'de Dünü, Bugünü ve Yarını ile Dershaneler' konulu panel düzenledi. Panele; Avrupa Dershaneler Birliği Başkanı Georgos Hagitagas, Özel Dershaneler Birliği'nin (ÖZDEBİR) geçtiğimiz dönem ikinci başkanlığını yapan Nazmi Arıkan, Türkiye Özel Okullar Birliği Başkanı Cem Gülan, GÜVENDER Başkanı Eyüp Kılıcı, Fatih, Kültür Dershaneleri, Doğa Koleji Kurucusu Fethi Şimşek, TÖDER Başkanı Enver Yücel, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Özel Öğretim ve Eğitim Kurumları Komitesi Başkanı İbrahim Taşel, sektör temsilcileri ve öğretmenler katıldı.

Dershaneciliğin tarihi sürecinden bahseden Nazmi Arıkan, dershanelerin sermaye gruplarının kurduğu kurumlar olmadığını belirtti. Arıkan, "Öğretmenlerin emeklerini bilgilerini kullanarak oluşturulan kurumlardır. Evren Paşa 'kapatın' dedi ve kapattılar. Tek gerekçe vardı; o da 'dershaneler paralı' dediler. Bugün de aynı şey söyleniyor. Özal döneminde bu dershaneler yeniden açıldı. Umuyorum bugün de direkten dönecek bir uygulama ile karşı karşıya oluruz." şeklinde konuştu.

'BİZ, SERMAYE DEĞİL EMEK GRUBUYUZ'

Dünyada faşistlerin ve diktatörlerin yönetiği ülkeler dışında bütün ülkelerde dershane olduğunu kaydeden Arıkan, "Küba'da dershane yok, Yemen'de dershane yok ama Türkiye'de var. Türkiye özgür, demokratik bir ülke olduğu sürece biz işimiz yapacağız. Bizden şikayetçi veli, öğrenci yok. 11. sınıflar soruyor; 'biz ne yapacağız?' Ben de diyorum; 'ÖP yapacağız, yani 'öğretmen pazarlama şirketi kuracağız' diyorum. Biz emek gruplarıyız, sermaye grupları değiliz. Emeğimizin karşılığını istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Arıkan sözlerini şöyle sürdürdü: "Dershaneciler eğer işlerini kötü yapsaydı, şimdiye kapanırlardı. Çünkü biz diploma vermiyoruz. Milli Eğitim Bakanı'na şunu sormak istiyoruz: '20 tane 18 yaşında genci bir araya getireceksiniz, not korkusu olmayacak ve 600 saat ders yapacaksınız. Yapabilir misiniz?' Bunu ancak derhaneciLer yapar, yapanın alnını karışlarım. Umuyorum sağduyu galip gelir akıl tutulması son bulur."