Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli belgesi kayıp

AK Parti milletvekili Erol Kaya, 1925-1960 yılları arasına ait CHP grup konuşmaları tutanaklarının kayıp olduğunu ileri sürdü. Kaya, 'Geçmişin hatıraları ve acı izleri var. Kuruluş döneminde yaşadığımız bazı tatsızlıklar var. O döneme ait net bilgi sağlanırsa tartışmaların daha sağlıklı olabileceğini düşünüyorum' diye konuştu. Tutanakların kaybolması, yine o yıllara ait çok önemli bir başka belgenin kaybolması olayını akıllara getirdi. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş belgesi olan Misakı Milli belgesi ile Cumhuriyet Senatosu'na ait 1960-1980 belgelerinin kaybolduğu ortaya çıkmış, bunun üzerine harekete geçen Adalet Platformu 2011'de savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Bu suç duyurusuyla ilgili bugüne kadar hiçbir gelişme yaşanmadı. Muhtemelen CHP tutanaklarıyla aynı süreçte ve aynı kaynaklarca kasten kaybedildiği şüphesi doğan Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli ve kuruluş belgesi niteliğindeki 'Misakı Milli Belgesi'yle ilgili soruşturmada 2 yıldır en ufak bir gelişme yaşanmaması şaşkınlıkla karşılanıyor.

13.11.2013 09:53 Atatürk'ün gizli vasiyetinin aydınlatılması için geçtiğimiz Ocak ayında Meclis'e soru önergesi vermesiyle gündeme gelen AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında, 1925-1960 yılları arasına ait CHP grup konuşmaları tutanaklarının kayıp olduğunu ileri sürdü. 1925 yılından 1960 yılına kadar parlamentoda bütün milletvekillerin parti grubunda yaptığı konuşmalarının zabıtlarla tutulmuş durumda olduğunu belirten Kaya, ancak 1980'li yıllarda gizli bir elin Meclis'e girerek CHP'nin grup tutanaklarının tamamını, Demokrat Parti tutanaklarının ise bir kısmını aldığını söyledi.

Bir yıldır bu kayıp tutanakların peşinde olduğunu söyleyen Kaya sözlerine şöyle devam etti: 'Nerede bu grup tutanakları? 1979 yılında Kültür Bakanlığı'nın Müzeler Genel Müdürlüğü'nde; 1980 yılında ise TBMM Müzesi'nde tutulduğunu öğreniyoruz; ondan sonrası kayıp... Devlet arşivlerine gittiği söyleniyor ama bunu orada göremedik.' Tüm meclis konuşmalarının arşivde mevcut olduğunu belirten Kaya, Demokrat Parti'nin iktidar olduğu yıllarda 1950-60 arasındaki grup konuşmalarının arşivde olduğunu; ancak muhalefet zamanlarındaki grup konuşmalarının ise kayıp olduğunu belirtti.

Demokrat Parti'nin muhalif yıllarındaki parti grup konuşmalarının da kayıp olmasıyla CHP'nin o dönemdeki karar süreçlerinin tamamen ortadan kaybolduğunu belirten AK Parti'li Kaya, 'Geçmişin hatıraları ve acı izleri var. Kuruluş döneminde yaşadığımız bazı tatsızlıklar var. O döneme ait net bilgi sağlanırsa tartışmaların daha sağlıklı olabileceğini düşünüyorum' diye konuştu.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN EN ÖNEMLİ BELGESİ DE KAYIP!

AK Parti'li Kaya'nın gündeme getirdiği, devlete ait belgeler olan 1925-1960 arası CHP Meclis tutanaklarının kaybolması akıllara 2 yıl önce verilen bir suç duyurusunu getiriyor. Devlete ait çok önemli bazı resmi belgelerin kayıp olduğunun ortaya çıkması üzerine Adalet Platformu 2011'de savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Kayıp olduğu anlaşılan Meclis tutanakları arasında; Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş belgesi olan Misakı Milli belgesi ile Cumhuriyet Senatosu'na ait 1960-1980 belgeleri bulunuyordu.

Yukarıda bir resmi görülen ve Milli Yemin anlamına gelen "Misakı Milli" belgesinin Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, TBMM, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, Genelkurmay Tarihi ve Stretajik Etüt Başkanlığı'nda olmadığı ortaya çıkmıştı. Tutanakların ve Misakı Milli belgesinin kaybolması ile ilgili CHP yetkilileri de zan altında. Misak-ı Milli'nin 12 Eylül 1980 Darbesi'ni gerçekleştiren Kenan Evren ve arkadaşları tarafından kağıt üretiminde kullanılmak üzere SEKA'ya devredilen siyasi parti evrakları içinde yok edilmiş olabileceği de ileri sürülmüştü.

Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi olarak da nitelendirilen Misakı Milli belgesi devletin en önemli belgesi özelliğine sahip. Londra Konferansı ile tüm dünyaya duyurulan 28 Ocak 1920 tarihinde Misak-ı Milli şu maddelerden oluşuyordu:

1- Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandığında Türk askerlerinin elinde bulunan topraklar bir bütündür, parçalanamaz. Mütareke Antlaşmasının çizdiği sınırlar içinde, din, ırk ve asılca birlik oluşturan vatandaşların oturduğu yerler hiçbir biçimde yurttan kopartılamaz.

2-Osmanlı saltanatının ve halifeliğin merkezi İstanbul'un güvenlik içinde bulunması şartı ile Boğazlar açılabilir. Arap topraklarının, Batı Trakya'nın ve Kars, Ardahan ve Batum'da halkoyuna başvurulması gerekir.

3-Osmanlı Devleti'ndeki Arapların çoğunlukta olduğu yerlerde de halkoyuna gidilmelidir.

4-Bağımsızlığımızı sınırlayacak siyasî, ekonomik hiç bir antlaşma kabul edilemez (kapitülasyonlar).

5-Ülke hudutları içinde kalan azınlıklara komşu ülkelerdeki Müslüman halka tanınan haklardan fazlası tanınamaz.

6-Bu şartlar kabul edilmezse barış yapmak imkansızdır.

SUÇ DUYURUSUNDA 2 YILDIR SONUÇ YOK

Adalet Platformu'ndan aldığımız bilgilere göre, iki yıl önce verilen suç duyurusuyla ilgili bugüne kadar hiçbir gelişme yaşanmadı. Muhtemelen CHP tutanaklarıyla aynı süreçte ve aynı kaynaklarca kasten kaybedildiği şüphesi doğan Türkiye Cumhuriyeti'nin bu en önemli ve kuruluş belgesi niteliğindeki 'Misakı Milli Belgesi'yle ilgili soruşturmada 2 yıldır en ufak bir gelişme yaşanmaması şaşkınlıkla karşılanıyor. Bu durum skandal olarak da değerlendiriliyor.

(Abdullah Harun / kontrgerilla.com)