Edremit'in zemin bilgi sistemi hazırlanıyor
Edremit Belediyesi, Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) ve TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilciliği, ortaklaşa ilçenin zemin bilgi sistemini hazırlıyor. Çalışmalar hakkında bilgi veren Odası İl Temsilcisi Kemal Gökçay Yenigün, "Edremit Bel
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-11-06 14:15:57
Belediyeden sağlanacak jeolojik, jeoteknik ve zemin etüt raporlarının esas alınacağını anlatan Yenigün, "Bu kapsamda ilk aşamada bölgesel deprem tehlikesi değerlendirilecek olup deprem özelliklerinin alan içinde değişimi hesaplanmaktadır. İkinci aşamada, inceleme alanındaki zeminlerin jeolojik ve jeoteknik özellikleri ve bunların inceleme alanı içinde değişimi, Edremit Belediyesi'nden sağlanacak verilerle belirlenecektir. Bu mikrobölgeleme çalışmasının üçüncü ve son aşaması, ilk iki aşamada elde edilen verilerin birlikte değerlendirilerek olası deprem durumunda zemin davranışlarının tanımlanmasıdır. Bu çalışmada ayrıca zemin bilgi sisteminin tasarımı yapılacaktır." şeklinde konuştu.
Uygulamalı Jeoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Şener Ceryan ise şunları kaydetti: "Balıkesir ili ve Biga Yarımadası, aktif tektoniği ve depremsellik açısından Kuzeybatı Anadolu fay zonunun bir parçasıdır. Tarihsel dönemden günümüze kadar oluşagelmiş büyük depremlerden etkilenmiştir. MTA tarafından yapılan çalışmalarda, Balıkesir ve yakın çevresindeki diri faylar haritalanmıştır. Bunlar Kaz Dağları yükseliminin güneyinde yer alan ve Edremit Körfezi'ni kuzeyden sınırlayan Edremit fayı, kuzeydoğusunda yer alan Pazarköy Ovası güneyindeki Pazarköy fayı, Edremit Körfezi ile Kepsut arasında uzanan Havran-Balya-Balıkesir fay zonu ve İvrindi ile Kepsut ilçeleri arasında uzanan Balıkesir fayıdır. Edremit ilçesi ve yakın çevresi dikkate alındığında, özellikle Edremit fayı, Havran-Balıkesir fay zonu ve Balıkesir fayının deprem üretme potansiyelinin ve söz konusu yerleşim alanlarına etkisinin ayrıntılı araştırılması gerekmektedir. Deprem etkisi altında yapı hasarına neden olan üç ana faktör deprem kaynak özellikleri, yerel zemin koşulları ve yapısal özelliklerdir."
Doç. Dr. Ceryan, deprem hareketi altında çok küçük bir bölgede dahi farklı özellikler gösterebilen yerel zemin şartlarının, depremler sırasında büyük hasarlara yol açtığını belirterek, "Bu nedenle zemin tabakalarının depremler sırasındaki davranışı doğru bir şekilde belirlenmelidir. Bu açıdan mikrobölgeleme, deprem riskinin azaltılması için yapılan çalışmaların başlangıç aşaması olarak düşünülebilir. Mikrobölgeleme çalışmalarında, özellikle deprem tehlikesi yüksek bölgelerde sosyal ve ekonomik hedefler doğrultusunda kent planlaması ve arazi kullanım amaçlı çalışmalarda kullanılabilecek parametrelerin ortaya koyulması, mevcut yapılaşmanın bulunduğu bölgelerde ise gerekli önlemlerin alınması hedeflenmektedir. Bu çalışmalarının sağlıklı, güvenli ve yararlı olabilmesi için belediyelerde jeolojik-jeoteknik etütleri ve zemin etütlerini denetleyecek, zemin bilgi sistemini oluşturacak ve yönetecek olan jeoloji mühendis veya mühendislerinden oluşacak bir kurulun oluşturulması esastır. Özellikle bu kurulun oluşması, önemli deprem riski bulunan Edremit ilçesi alanları için acil ihtiyaçtır." dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara