Dolar

34,9539

Euro

36,6262

Altın

3.016,99

Bist

10.028,31

Bakan Çelik: Biz artık kafaların tasına değil, kafaların hasına bakmalıyız

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, geçmişte çok hata yapıldığını fakat geçmişin geçmişte kaldığını belirterek, 2023'ten sonra gelecek kuşakların geçmişi değil, geleceği konuşacağını ifade etti. Hala 1940'ların 50'lerin, 60'ların travmalar

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-10-31 15:31:15

Bakan Çelik: Biz artık kafaların tasına değil, kafaların hasına bakmalıyız
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, geçmişte çok hata yapıldığını fakat geçmişin geçmişte kaldığını belirterek, 2023'ten sonra gelecek kuşakların geçmişi değil, geleceği konuşacağını ifade etti. Hala 1940'ların 50'lerin, 60'ların travmalarının konuşulduğunu kaydeden Çelik, başörtüsü tartışmalarına da atıfta bulunarak, "İşte sermayenin ne rengi, ne insanın şekli şemalıyla uğraşmayan bir Türkiye. Bu konularda hala yerinde saymanın anlamı yok. Biz buradayız, mecliste belki de işte 'insanların kıyafetleri böyle mi olsun' bunlar tartışılıyor. Bunlardan çıkmamız gerekiyor. Biz artık kafaların tasına bakmaktan vazgeçmeliyiz, kafaların hasına bakmalıyız. Kafaların hasına bakarsak bu sorunlar çözülecek." dedi.

Bakan Çelik, Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) Ekim ayı meclis toplantısına katıldı. Çelik, ekonomi ve çalışma hayatıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Dünyadan rakamlar veren Çelik, küresel krizin hala devam ettiğine işaret etti. Türkiye olarak bu tabloyu iyi okumaları gerektiğini aktaran Çelik, ekonomide gaz-fren tartışmalarına atıfta bulunarak şöyle konuştu: "Biz gazı, freni, vitesi iyi ayarladığımız kanaatindeyiz. Türkiye yeni ufuklara ulaşmada gerekli önlemleri aldı. Türkiye bu krizden en az zarar alan ülkeler arasında yerini aldı. Büyüme bildiğiniz gibi ilk 6 ayda yüzde 3,7 olarak gerçekleşti. IMF raporunda 3.4 olan büyümeyi 3,8 olarak revize etti. İhracat artıyor, sizlerin sayesinde. Burada da Pazar çeşitlemesinin çok önemli olduğunu biliyoruz." diye konuştu.

Ekonomideki sorunlardan birinin cari açık olduğunu belirten Çelik, bu yıl sonu cari açığı 7.1 olarak kapatmayı hedeflediklerini ifade etti. Gelecek yıl için ise bu rakamın 6,4'e çekileceğini anlatan Çelik, 2015'te 5,9'a çekmeyi, 2016'da da cari açığı 5,5'e indirmeyi öngördükleri kaydetti. Yine bütçe açığının Gayri Safi Milli Hasıla'ya oranının 2012'de 2.1 olduğunu söyleyen Çelik, bu yıl sonu ise bu rakamın 1,2 olarak gerçekleşmesini beklediklerini bildirdi.

Çalışma hayatı ile ilgili konulara da değinen Bakan Çelik, 4 yılda 4 milyon 500 bin kişinin istihdamını gerçekleştirdiklerine dikkat çekerek, işverenlere teşekkür etti. İşverenlerin vatandaşlara meslek öğretmesini isteyen Çelik, bakanlığın her türlü desteğe hazır olduğunu aktardı.

"İŞÇİ VE İŞVEREN UZLAŞIRSA KIDEM TAZMİNATI KASIM AYINDA TBMM'DE"

Çalışma hayatında önlerinde birkaç hususun olduğunun altını çizen Çelik, alt işveren ile altişverenin altında çalışan işçilerin sorunu olduğunu söyledi. Yine diğer bir sorun olan kıdem tazminatı konusunun da taraflarla yoğun bir şekilde görüşüldüğünü belirten Çelik, şu ifadeleri kullandı: "Bu Kasım ayı içerisinde bir uzlaşı olursa TBMM'ye sevk etmeyi ama uzlaşma olmaz ise maalesef bu kadar konu başlıkları, bu kadar rahat bir ortamı değerlendiremezsek yazık olacak inancı içerisindeyim. Çünkü kıdem tazminatı konusunda çoğu işadamlarımız muzdarip, ağırlıklı olarak çalışanlarımız da muzdarip. Bu sorunlar artık işçi işveren arasında sorun olmaktan çıkartılıp direkt aylık ücret öder gibi bireysel hesabına, fon hesabına bunun yatırılması ve bunun bir kavgaya, bunun bir hak kaybına neden olmaması konusunda bir çıkış yolu bulalım noktasındaki ifadelerimiz bazen medyada farklı şekilde çarptırılıyor. 'Yok efendim işverenimiz şöyle zarara uğratılmak isteniyor, işveren üzerine şu yükler getirilmek isteniyormuş' 'işçilerin hakları şöyle şöyle elden alınıyormuş' gibi değerlendirmeler yapılıyor. Biz ne hak almaya nede kimseye yük yükleme noktasında değiliz."

Rekabet edemeyen bir sanayi ve ticaretin bir şeyi ifade edemeyeceğini aktaran Çelik, Pazar denen şeyin artık ülke sınırlarından ibaret olmadığını, dünya olduğunu vurguladı. Burada işçi ve işvereni ayırmanın mümkün olmadığını yineleyen Çelik, "Rekabet edebilen bir üretim anlayışı mutlaka korunmalıdır Türkiye'de. Ama refah düzeyimiz düzelirken işçinin hakkı da birinci engel olarak görünmemelidir. 'İşçinin hakkı benim rekabetimin önündeki tek engel' yaklaşımı da doğru değildir. Bir bütün olarak bunların üzerinde çalışmak gerekiyor. Yoksa 'işçiyi asgari ücrete; 803 TL'ye mahkum edelim, hayat devam etsin' gibi bir yaklaşım, önce kendimize sormamız gereken bir yaklaşımdır. '803 lirayla geçin arkadaş, aylarca, yıllarca' gibi yaklaşımı hiçbir işverenimizin vicdanına sığdıracağı inancında değilim. O halde bu denge kurulmalı." şeklinde konuştu.

ÇALIŞMA HAYATININ SORUNLARI

Çalışma hayatında bu sorunların çözümünden sonra yapılması gereken diğer konu başlıklarına değinen Çelik, sanayinin GSMH içindeki oranının yüzde 16 olduğunu belirterek, bu payın yüzde 20'nin üzerine çıkması gerektiğini kaydetti. Yine ihracatın GSMH'ya oranının yüzde 19 olduğuna dikkat çeken Çelik, 2023'te 500 milyar lira ihracat hedefine ulaşılsa bile yüzde 25'e ulaşıldığını bildirdi. Çelik, yapılması gerekenin uluslararası ölçekte marka olmak olduğunu ifade etti.

"BİZ İNSANLARIN ŞEKLİNİ TARTIŞIYORUZ, İNGİLTERE'DE 22 İSLAMİ BANKA VAR"

Dünyanın her alanda değişim yaşadığını vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz geçmişte çok hata yaptık ama geçmiş geçmişte kaldı. Ben 2023'e istikrarlı ulaşmanın önemine inanıyorum. Çünkü 2023'ten sonra gelecek kuşaklar geleceği konuşacak. Biz hala 1940'lardan 50'lerden, 60'ların travmalarını konuşuyoruz. Ama inanıyorum ki gelecek nesiller geleceği konuşacak. İşte sermayenin ne rengi, ne insanın şekli şemalıyla uğraşmayan bir Türkiye. Mesela İngiltere'de 22 İslami banka var. Bu konularda hala yerinde saymanın anlamı yok. Biz buradayız, mecliste belki de işte 'insanların kıyafetleri böyle mi olsun' bunlar tartışılıyor. Bunlardan çıkmamız gerekiyor. Biz artık kafaların tasına bakmaktan vazgeçmeliyiz, kafaların hasına bakmalıyız. Kafaların hasına bakarsak bu sorunlar çözülecek."

Haber Ara