Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

12 Eylül davasında savcı Evren ve Şahinkaya'nın rütbelerinin sökülmesini istedi

12 Eylül askeri darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılandıkları davaya yoklamaların alınması ile başladı. Savcı verdiği mütalaası

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-10-25 10:02:19

12 Eylül davasında savcı Evren ve Şahinkaya'nın rütbelerinin sökülmesini istedi
12 Eylül askeri darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılandıkları davaya yoklamaların alınması ile başladı. Savcı verdiği mütalaasında sanıklar için müebbet hapis cezası ve rütbelerinin sökülmesini istedi.

2 Eylül askeri darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılandıkları davaya Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Savcı verdiği mütalaasında sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya için eylemlerine uyan ve suç tarihi itibarıyla lehlerine olan 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 146/1, 80, 31 ve 33 maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarını, sanıklar hakkında verilen adli kontrol kararının devamını ve sanıklar hakkında 1632 sayılı Askeri Ceza Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılmasına istedi.

Savcı Selçuk Kocaman verdiği mütalaasında şu ifadeleri kullandı: Eylem 765 Sayılı TCK'nun 146.maddesinin ihlali niteliğindedir. Madde de "cebren" denilmiştir. Buradaki cebir unsurunu mutlaka maddi cebir olarak anlamamak gerekmektedir. Cebir hem maddi hem manevi olabilir. Elinde, devlet içerisinde başka bir kurumca karşı konulamayacak bir güç bulunan Silahlı Kuvvetlerin, Anayasal demokratik sistem içerisinde hiyerarşik olarak bağlı olduğu, Başbakan ve tüm siyasi partileri doğrudan, bunların temsil edildiği TBMM'si ile Cumhurbaşkanını dolaylı olarak, üstelik Türkiye Cumhuriyet tarihi içerisinde darbe gerekçesi olarak kullanılan TSK İç Hizmet Kanununun 35. maddesini ima ederek uyarı mektubu göndermesi, tehdit niteliğindedir. Aynı zamanda bu tehdit manevi cebir niteliğindedir. Dolayısıyla niteliği belirtilen uyarı mektubuyla 146. madde ihlal edilmiştir. Ancak Sanıklar 02/01/1980 tarihindeki suçu, 12 Eylül 1980 tarihi ve devamında işlemiş oldukları Anayasayı ihlal (askeri darbe) suçunun icrası kapsamında işlediklerinden haklarında 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 80. maddesindeki zincirleme suç hükümleri uygulanarak sanıkların eylemlerine uyan ve suç tarihi itibarıyla lehlerine olan 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 146/1, 80, 31 ve 33 maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarına, sanıklar hakkında verilen adli kontrol kararının devamına, sanıklar hakkında 1632 sayılı Askeri Ceza Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılmasına, Yurt-Kor isimli belgenin mahkemeye gönderilmeyip imhasını sağlayan görevli subay Abdullah Recep hakkında suç duyurusunda bulunulmasına mütalaa ve talep olunur."
SON VİDEO HABER

Şam'daki saray yakıldı, eşyalar alındı

Haber Ara