Doğalgaz değil, bozulan tesisatı öldürüyor
Doğalgaz sobaları, şofbenler ya da benzeri kaynaklarda oluşan gaz sızıntıları nedeniyle yaşanan can kayıpları, yaklaşan kış dönemi öncesinde İGDAŞ yetkililerini harekete geçirdi. 5 milyonun üzerinde abonesi bulunan şirketin uzmanları, özellikle tesis
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-08 06:57:55
Ankara'da öğrenci evinde gaz sızıntısından 7 gencin ölümü, İstanbul'da Fatih'te bir çiftin ölü bulunması, Bursa'da karbonmonoksit zehirlenmesi nedeniyle can veren 20 yaşındaki genç gibi özellikle kış aylarında yaşanan olaylar bu konuda daha fazla dikkatli olunması gerektiğini ortaya koydu. Ancak bilinçli kullanım durumunda zehirlenme vakalarının neredeyse imkansız olduğunu söyleyen İstanbul Gaz Dağıtım A.Ş (İGDAŞ) yetkilileri, alınacak küçük önlemlerle bu tablonun önüne geçilebileceğini belirtti. Kolları sıvayan kurum yetkilileri İstanbul'da yüz binlerce aboneye mektup başta olmak üzere çeşitli yollarla ulaşarak bilinç seviyesini yukarı taşımaya çalışıyor. Bunun için denetimler yanında uyarıcı kamu spotları da hazırlayan kurum, milyonlarca abonenin bağlı bulunduğu doğalgaz sistemine karşı uyarılarda bulunmayı da ihmal etmedi. Üstelik kurum yetkilileri ilginç bir uygulamaya da imza atarak doğru ve yanlış uygulamaların bir arada olduğu örnek bir daireyi de hazırlayarak uyarılarını bu şekilde vatandaşlara görsel olarak iletti.
'TESİSATA SONRADAN MÜDAHALE ETMEYİN, BAKIMLARI MUTLAKA YAPTIRIN'
İGDAŞ tarafından onaylanan tesisata sonradan müdahale yapılmaması ve yıllık olarak cihaz bakımlarının yaptırılması durumunda can kayıplarının yaşanmayacağını belirten İGDAŞ İç Tesisat Uzmanı Nusret Alkan, bir mekanda doğalgaz kullanımı için önce İGDAŞ kontrolü yapıldığını, gerekli şartların taşınması durumunda projenin onaylanarak gazın verildiğini hatırlattı. Gerekli şartların bu konuda belirleyici olduğunu söyleyen Alkan, " Önemli olan bu şartların sürdürülebilir olmasıdır. Tesisata gaz verildikten sonra abonenin hiç bir şekilde dışarıdan müdahale etmemesi, yer değişikliği, ilave eklemeler yapmaması gerekir. Aslında önemli olan iki asli unsura uymaktır. Bunlardan en önemlisi tesisata İGDAŞ görevlisi dışında kimsenin müdahale etmemesi, diğeri de cihazların yıllık bakımlarının zamanında yapılmasıdır. Bunların yapılması durumunda yaşanan bütün zehirlenme vakalarının önüne geçilmiş olur." dedi.
İstanbul'da en fazla karşılaşılan problemin onaylanmış tesisatlara daha sonra dışarıdan müdahale edilerek değiştirilmesi konusu olduğunu belirten Alkan, binalarda kullanılan kombinin cinsine göre bağlantı noktalarının önem arz ettiğini hatırlattı. Alkan, hermatik ve bacalı olarak iki kombinin bulunduğunu ve bunların tahliye sistemlerin farklı olduğunu ifade ederek, kombi türüne göre bu bağlantıların özenle yapılması ve doğru malzeme kullanılmasının hayati önem taşıdığını hatırlattı.
Alkan, mutfaklarda kullanılan doğalgaz konusunda da uyarılarda bulunarak özellikle temizlik sırasında ocakta kullanılan doğalgaz borularının zarar görerek aşınma ihtimalinin göz önünde bulundurulmasını istedi.
Sık karşılaşılan ve yanlış olarak duman tahliye borusu bağlanan bir şofbeni örnek gösteren Alkan, şofbenin hermatik kombi gibi bağlandığını ancak en küçük bir dış rüzgar durumunda bacadaki zehirli gazın yaşam mahalline dolacağını ve bunun da can alabileceğini söyledi. Alkan, "Bu tür bir bağlantı ile cihaz çok risk oluşturur. Bu bağlantı ile karbonmonoksit zehirlenmesi olmama ihtimali çok düşüktür. Normalde bu bağlantının bacaya bağlı olması gerekirdi. Ama burada direkt olarak dışarı verilmiş, cihaz hermatik kombi gibi çalıştırılmaya çalışılmış. Ters hava akımında dışarı çıkması gereken gaz içeri gelecek ve zehirleyecektir." ifadesini kullandı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara