Dolar

34,8684

Euro

36,6737

Altın

3.022,06

Bist

10.051,58

Yunan Nasyo-Sosyalist Çeteler Esed Safında Savaşıyor !

İrlanda'da kaynaklı glykosymoritis isimli blogspot sayfasının 28 Eylül Suriye konulu makalesi,Baas cephesinin Yunan nasyo-sosyalist çeteler ile olan bağlantısına ışık tuttu.

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-10-01 09:47:20

Yunan Nasyo-Sosyalist Çeteler Esed Safında Savaşıyor !

İrlanda'da kaynaklı 'glykosymoritis' isimli blogspot sayfasının 28 Eylül Suriye konulu makalesi,Baas rejiminin İran ve Hizbullah'ın yanısıra Yunan nasyo-sosyalist çeteler ile olan bağlantısına ışık tuttu.

Makalede,Yunanistan'da aşırı sağ ideolojisine sahip Altın Şafak Partisi'nden daha tehlikeli olduğu ve gerçekleştirdiği terör eylemleri ile ün salan Mavros Krinos (Siyah Zambak) isimli nasyo-sosyalist örgütün uzun süredir Suriye'de Hizbullah ile beraber Baas saflarında özellikle Humuss/Kuseyr kuşatmasında görev aldığı belirtiliyor.

Sayfanın Yunan Democratia gazetesi yazarı Panagiotis Liakos'un çete üyelerinden birisi ile gerçekleştirdiği röportajınıda içeren ingilizce makalesini Özgür Suriye Haber Ajansı çevirdi:
 
 
Suriye ; Esed Rejimi İle Beraber Savaşan Yunan Nasyonal Sosyalistler Altın Şafak'tan Çok Daha Tehlikeli
 
 
İster inanın ister inanmayın, Yunanistan'da son günlerde ismini sıkça duyduğumuz aşırı sağcı parti Altın Şafak'tan çok daha tehlikeli bir aşır sağcı parti daha var: Siyah Zambak. 
 
Hiyerarşik olmayan, düzlemsel ve demokratik platformda bir yapıya sahip, fakat mentalite olarak demokratik fikir ve amaçlardan uzak bir oluşum. Bir kaç ay önce bir gazeteci tarafından Yunan gazetesi Democratia ile irtibatlı bu röportajın incelenmesi, faydalı olabilir.
 
Katı çizgide Nasyonal Sosyalistler. İdeolojik görüşlerini savunmak için silah kullanmaktan çekinmiyorlar. Sıkça propaganda yapıyorlar ve siyasi görüşlerini direkt olarak öne çıkaracak fiillerde bulunuyorlar.
 
"Mavros Krinos (Siyah Zambak)" isimli blog sayfalarından eylemlerini koordine ediyorlar.Haziran 15'te bu blog üzeriden organize olarak Paris'te bulunan Yunan bakan Evangelos Venizelos'a (üzerine asitli bir içecek boşaltarak) saldırıp hemen sonra blog sayfalarında saldırganın "Yunan Nasyonal Sosyalist hareketine bağlı bir yoldaşları" olduğunu belirterek sorumluluğu üstlendiler.
 
Suriye'de ise Siyah Zambak üyeleri sözel saldırılarla veya asitli içeceklerle çalışmıyor. Suriye'de silahlı ve tehlikeliler. Gönüllülerden oluşan bütün bir müfreze, Esed güçleri ile omuz omuza çarpışıyor.
Democratia gazetesi yazarı Panagiotis Liakos, Siyah Zambak'ın editoryal grubu üyesi Stavros Libovisis ile temasa geçti, ve bu organizasyonun Suriye'deki rolü hakkında sorular sordu, ve oldukça ilginç cevaplar aldı. 
 
+Temsil ettiğiniz kolektifin ismi nedir? Ve Suriye'de Esedl'le beraber savaşan gönüllü bir Yunan gücünün oluşumuna katkısı nedir?
 
-Temsil ettiğim kolektifin adı Siyah Zambak, özerk olarak hareket eden ve Yunan Nasyonal Sosyalist bir oluşum. Bugün Suriye'de yan yana çarpıştığımız silahlı kardeşlerimizle uzun zamandır temasta idik.
 
+Şu an itibariyle kaç askeriniz Suriye'de konuşlanmış durumda? Orada ideolojik bir motivasyonla mı, yoksa sadece paralı asker olarak mı çalışıyorlar? 
 
-Bir yere ait olduğunuzu gönülden hissediyorsanız, oradaki varlığınız ve motivasyonunuz yalnızca ideolojik bir düzlemde olabilir, para herhangi bir şekilde işin içine girmez. Bu yüzden oradaki silahlı kardeşlerimizle beraber savaşmamızın tek sebebi, kardeş halklarımızdan birinin topraklarını savunmasına yardım etmek, dayanışmamızın çağ dışı düşmanlarımıza karşı pratikte de var olduğunu göstermek. Yunan gönüllüler orada bir müfreze büyüklüğünde bir varlığa sahip. 
 
+ Sosyal ve profesyonel altyapıları nedir? Daha önce Irak, Kosova veya Afganistan gibi bölgelerde silahlı çatışmaya dair bir tecrübeleri olmuş muydu? 
 
-Çalışan sınıf vatandaşlardan oluşan yüksek siyasi bilince sahip bir ordu, ve aynı zamanda global köpek balıklarının ve uluslararsı otoritelerin planlarını gayet iyi anlamış bir bilinç. İkinci sorunuz için, geçmiş yıllarda böyle bir tecrübe edilmediler.
 
+ Hiç canlı bir çatışmaya girdiler mi? Evetse, kayıp verildi mi? 
 
- 2011'den itibaren büyük bir kapitalist ağ, onurlu Suriye'nin üzerini sarmaya başladı. Buna karşı tüm Avrupa'dan, Yunanistan da dahil, savaşçılar gelip Suriye Ordusu saflarına katıldıYunan savaşçılar ülkenin doğusundan batısına bir çok büyük çatışmada fiilen yer aldılar, ve şimdiye kadar bir kayıp rapor edilmedi. El-Kusayr'da meydana gelen çatışmada kahraman Hizbullah ile yanyana savaşmamız tesadüf değil, Yunan savaşçılar böylece cesaretlerini ispat ettiler.
 
+Oradaki yerli halkın size karşı görüşü nedir? Ve Yunan halkı ile ilgili düşünceleri nelerdir? 
 
-Suriye, Güney İtalya ile beraber, Büyük Yunanistan diye adlandırılıyor, ve suriye halkının düşünceleri yalnızca bir kaç sınır çizgisi ile ifade edilemez. Nüfusun önemli bir bölümü Yunan kökenli ve şu anki yozlaşmış Yunan hükümetinden bu halka yardımcı olacak kimsenin çıkmamış olması da üzücü. 
 
+ islamcı radikaller tarafından izlenen Suriyeli Ortodoks Hıristiyan'lar düşünürsek, onlar da isyancılara karşı savaşıyorlar mı? 
 
-Suriye, Hafız Esad ve oğlu Beşar Esad tarafından Baas partisi çatısında başarıyla korunan bir çok etnik ve dinsel unsurdan oluşan bir mozaikti. Suriye insanının çoğu, batılı hükümetlerin raporları da dahil, hükümeti destekliyor ve kana susamış emperyalistlerin ülkeyi kapitalist bir geneleve ve McDonald's ve Starbucks için çalışan bir pazara dönüştürmeyi dair planlarını reddediyor. Suriyeli Ortodokslar, özgür ve milliyetçi bir Suriye için en ön saflarda savaşıyorlar, ve paragöz ve beyinleri zehirlenmiş bağımlılar olan El Kaide Selefileri'ne karşı yaptıkları saldırılardaki mertlikleri ile göze çarpıyorlar.
 
+Suriye'de şu anki kavganın sebebi ne sizce? Getirisi ve sonuçları neler olacak? 
 
-Sovyet Rusya'nın çöküşünden sonra global Amerikan-Siyonist savaş makinesinin sürekli genişleyen diktatoryası için bu yalnızca bir adım. Ve bu Suriye için, Vietnam'dan sonra onların ilk jeopolitik yenilgileri olmak için iyi bir fırsat. Bu savaşın sebeplerinden bazıları da, katil İsrail'in devlet çıkarlarını korumak, doğal yer altı kaynakları için yapılan rekabet ve körfez emirlerinin Suriye'ye duydukları nefret olarak sayılabilir... Suriyeliler eninde sonunda bu savaşı kazanacaklar, çünkü doğru olanı ve ırklarını savunuyorlar.
 
 
+ Gönüllü (veya paralı askerler) gruplarında çok sayıda Avrupalı var. Onlar da milliyetçilerden veya aşırı sağcı organizasyonlardan mı geliyorlar?
 
-Burdaki Avrupalı askerlerin kesin sayısını belirtmek çok güç, ama son zamanlarda binlerce Rus, Ukraynalı ve Polonyalı, "Suriye'nin aslanının" yanında savaşmaya hazır olduklarını deklare etti. Biz bu insanlara aşırı sağcı demekten uzağız, çünkü geleneksel olarak burjuvaziye kayan "aşırı sağcı" teriminin, Nasyonal Sosyalistlik kavramı ile bir alakası yok. Yani birçok Avrupalı, "Milliteyçi Özerklik" denen çeşitli hareketlere dahil olup destekliyor.
 
+ Esed'in tarafında ABD'den hiç gönüllü destekçi var mı? 
 
-Milliteyçi Ordu'nun yanında hiç Amerikan askeri var mı bilmiyoruz, ama insan eti yiyen o "Özgür Suriye Ordusu" denen askerlerin arasında çokça bulunduklarını biliyoruz. El- Kusayr çatışmasında Barack Obama'nın vatandaşı olduğu anlaşılan bir çok ceset üzerinde Amerikan vatandaşlık numaraları ve pasaportlar bulduk.
 
+Şimdiye kadar Suriye'de şahit olduğunuz bunca şey arasında, sizi en çok şaşırtan olay neydi? Bizim Batı medyasında görmediğimiz katliamlar oldu mu? 
 
-Suriyelilerin dramı, son birkaç on yıldır devam eden Amerikan-Siyonist dış politikalarının sonucu olarak binlerce kayıp veren Kore'lilerin, Vietnam'lıların, Irak'lıların ve Sırp'ların acılarını akla getiriyor. Başpiskopos Leronymos ve Patrik Bartolomiou'nun Yunan Ortodoks Kilisesi'nin, orada rehin olmaya devam eden Suriyeli Ortodokslara sahip çıkmayıp sessiz kalmaları inanılmaz. Katar ve Suudi Arabistan gibi barbarların Şeriat kanunları ile yaşamayı reddettikleri için her gün siviller ve mahkumlar sadistçe infaz ediliyor, kadın ve çocuklara tecavüz ediliyor, köy ve kasabalar ateşe veriliyor, ve tüm bu barbarlıklara dair Batılı radyo ve televizyonlarda tek kelime duymuyorsunuz.
 
+Kaçırılan Suriyeli Ortodoks piskoposuna ne olacağına dair bir düşünceniz var mı? 
 
-Bu paralı askerlerin bu kontrol dışı düzenlerinde hayatta kalabilirse bunu çok şaşırtıcı buluruz. Batı medyası trajik sonlu bu tarz olayları saklar, çünkü dindar toplumların tepkisini çekmekten korkar, aynı zamanda genel olarak Orta Doğu coğrafyasındaki daha geniş bir oyunun arkasındaki şahısları ele vermekten kaçınır. Biz bu insanlara açık yüreklilikle, vatansever Suriye güçlerini her anlamda desteklemeye, ve Siyonist istilanın planları yüzünden onlara doğru hızla yaklaşmakta olan bir fırtınaya kendilerini hazırlamalarını tavsiye ediyoruz.
 
------------------------------------------------------------------------------------
 
 
Mavros Krinos (Siyah Zambak) nasyo-sosyalist terör örgütünün resmi blogspot sayfasında bulduğumuz birkaç resim,
 
 
 
 
 
 

 
 
 
 

Haber Ara