Bülent Arınç'tan protestoculara cevap: Biz korkak değiliz
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Uludağ Üniversitesi'nde (UÜ) katıldığı bir program öncesinde kendisini protesto eden bir grubu eleştirerek, "Çok şükür biz korkak insan değiliz. Ne olacağını bilsek de, ne olursa olsun her yere gid
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-09-24 15:54:06
Bülent Arınç, Uludağ Üniversitesi'nde Hasan Öztimur İnşaat Mühendisliği Fakültesi'nin yeni binasının açılışına katıldı. Açılışın ardından Uludağ Üniversitesi (UÜ) Rektörlüğünce Hasan Öztimur'a 'Uludağ Üniversitesi Onur Doktoru' unvanı ile Bursa'nın eski Valisi Şahabettin Harput'a 'Uludağ Üniversitesi Fahri Profesör' unvanı verildi. Törene Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın yanı sıra Vali Münir Karaloğlu, Rektör Prof. Dr. Kamil Dilek, milletvekilleri, öğretim üyeleri, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Tören öncesinde bir grup öğrencinin eylemi konusunda açıklamalarda bulunan Arınç, kendisinin törene siyasi propaganda yapmak için gelmediğini belirtti. Arınç, "Dostlarımın güzel günlerinde bir araya gelmek için geldim. Söylemek istediğim şu; Türkiye'de bu güzel işler yapılıyorken, hepimizin mutlu olması lazım. Bu siyasi görüş farklılıklarıyla eleştirilecek bir şey değil. Eleştiri sadece şu şekilde olabilir; 'Bunlar gecikti, küçük yaptı. Biz gelirsek daha çok büyük yapacağız' şeklinde olmalı. Çünkü siyasi partiler birbirlerinin düşmanı değil, rakipleri. Rakipler de birbirlerini ancak böyle eleştirebilir. Hedefe böyle varabilir." sözleriyle kendisini protesto edenlere cevap verdi.
"KORKAK İNSANLAR DEĞİLİZ"
Arınç, dışarıda kendisini karşılarına çıkmadığı için 'korkaklıkla' itham edenlere karşı ise şöyle karşılık verdi: "Şimdi dışarıda sayıları 20-25'i geçmeyen, bazı gençlerimizin bizi protesto etmek için toplandıklarını biliyorum. Çok şükür biz korkak insanlar değiliz. Ne olacağını bilsek de, gözümüzü kırpmadan, ne olursa olsun her yere gideriz. Bunlar sadece sivrisinek ısırığı kadar bizi ilgilendirir. Bunların hiçbirisine değer vermiyorum. Ama üzüldüğüm tek şey, böyle güzelliğin içinde yaşarken, birilerinin üzerlerine kötü ideolojilerin deli gömleğini giymiş olarak birilerini protesto etmek için sabahtan beri toplanmış olması."
"SİNEK ISIRIĞI KADAR KİMSEYİ ETKİLEMEZ"
Bu tip gruplardan etkilenmediklerinin altını çizen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Sayısı 50 olsa Uludağ Üniversitesi'nin binde biri demektir. 50 bin öğrencisi olan bir üniversitede 50 kişinin bağırıp çağırması, sinek ısırığı kadar kimseyi etkilemez." ifadesini kullandı.
Arınç, 40 yıllık siyasi hayatında her şeyi gördüğünü ve göreceği bir şeyin kalmadığını belirterek, şöyle devam etti: "Ama memlekete hizmet eden insanlara en azından saygı duymak gerekirken, herkesin huzurunu bozacak gayretin de olduğu zaman üzülürüm. Keşke o gençler beni protesto etmek yerine, Hasan Öztimur'un elini öpmek için sıraya girseydiler. Yani benim yüzümden huzurunuz bozulduysa hepinizden özür dilerim. Biz her yerde varız. Üniversitesi dahil, meydanı dahil. Ama her şeyde bir kötülük görmek, insanlara böyle nefretle bakabilmek çok kötü. Bu üniversite, fakülte ve binalar sizler okuyasınız diye yapılıyor. Sizler daha iyi eğitim alasınız diye yapılıyor. Şimdi böyle bir günde birilerini protesto etmek için gözlerinden nefret saçanlar, sayıları az bile olsa sizleri üzebilir."
"BU ÜLKEDE 2 YIL PKK DENMESE PKK ÇÖKERDİ"
Olaylar karşısında medyanın tutumunu da eleştiren Arınç, şunları söyledi: "Üzüldüğüm başka bir şey de medya. Medya bunlara daha çok ilgi gösteriyor. Kim bağırdıysa kamera orada. Burada 500 kişi var. Dışarıda 5 kişi bağırsa, buradaki tüm kameralar onların arkasından koşar. Türkiye'deki habercilik anlayışı da bu. Terörle mücadelede yıllardır kafa yoruyoruz. Bir ülkede iki yıl o örgütün ismini anmadan haber yapılmış, isim anılmadığı için çatlamışlar ve örgüt dağılmış. İsmini andığınız zaman propagandasını yapıyorsunuz. Kamerayı çevirdiğiniz zaman propagandasını yapıyorsunuz. 3 kişi koşarken, arkasından sen de koşarsan o amacına ulaşıyor. Elindeki lav silahı ile hedef aldığı binalara ateş eden ne kadar kötüyse, bu güzellikleri görmemek ve göstermemek için birtakım provokatif eylemleri yapanlar aynı hatalara düşüyor. İki sene bu ülkede PKK demesek, PKK kendi içinde çökerdi. Ama bizim televizyonlarımız kanlı canlı propagandayı kendiliğinden üstlendiği için bu örgütler yaşayabiliyor. Mesela bu örgütlerin liderlerinden bahsedilmese daha iyi olur. Bana deseler ki, 'Filan kişi şunu söylemiş'. 'Benim muhatabım değil' diyorum. 'Ben Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin başbakan yardımcısıyım. O bahsettiğiniz adam neyse, onun sıfatını siz biliyorsunuz. İsminden bahsetmediğim için çatlıyorlar. Ey güzel basın, tasvip etmesen bile bu sözlerim kulağınızda kalsın. Dışarıda 5 kişi bağıracak diye tetikte olmayın. Siz buraya bakın."
SON VİDEO HABER
Haber Ara