CHP Sözcüsü Koç: Suriye müdahalesiyle Türkiye süratle Ortadoğulaşır

Cumhuriyet Halk Partisİ (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, uydurma istihbarat raporları ile Türkiye'nin olası bir savaşın, maceranın peşinde sürüklenmemesini istedi. Irak'ta yaşanılanların unutulmaması gerektiğini söyleyen Koç, Suriye konusunda Türkiye'ye dönük riskleri çok iyi hesap etmek gerektiğini vurguladı. Suriye'nin bu müdahale sonucu yeni bir Afganistan haline gelebileceğine dikkat çekti. Yeni terör olaylarının filizlerinin buradan çıkarabileceğini kaydetti. Suriye müdahalesiyle Türkiye'nin süratle Ortadoğulaşacağını dile getirdi.

        CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplanan MYK toplantısı devam ederken açıklamalarda bulunan Parti Sözcüsü Haluk Koç, aklı selim içinde olunması gerekilen bir dönem olunduğunu vurguladı. Ekonomideki gelişmeleri değerlendiren Koç, 'faiz lobisi, gezi olayları' diyerek, Başbakan'ın komplo teorileriyle kendi yanlışlarını örtme çabası içinde olduğunu kaydetti. Bunun gerçekçi olmadığını ifade etti. Başbakan'a seslenen Koç, "Öttün öttün yaz günleri zor günlerde kullanacak elinde hiçbir şey kalmadı." dedi.

        Özerk bir kurum olan Merkez Bankası Başkanı'nın sabit dolar kuru hedeflemesinin ise çok büyük bir yanlış olduğunu dile getiren Koç, "Sayın Başkan sen özerk bir kurumun başkanısın. Sen ekonomi ile Sanayi Bakanı arasında taraf olma." ifadelerini kullandı. Koç, bu sürecin her kesimden yurttaşı sıkıntıya sokacak bir süreç olduğunu kaydetti.

        "Kimyasal silah, biyolojik silah, nükleer silah; bunların üretilmesi ve kullanılması da insanlık suçudur. Bunlardan biri çatışma anında tehdit ve kullanılması en ağır bir insanlık suçudur." diyen Koç, sorumluların tespit edilmesi ve cezalandırılması gerektiğini kaydetti.

        "Kim hangi amaçla bu tür silahları kullanmışsa mutlaka failleri kuşkuşa yer bırakmayacak şekilde tespit edilip cezalandırılmalıdır." ifadelerini kullanan Koç, Suriye'de kimyasal silah kullandığı iddiasının BM tarafından araştırılıp kuşkuya yer bırakılmadan ortaya çıkarılması gerektiğini kaydetti.

        "UYDURMA İSTİHBARAT RAPORLARI İLE TÜRKİYE SAVAŞA SÜRÜKLENMEMELİ"

        Uydurma istihbarat raporları ile Türkiye'nin olası bir savaşın, maceranın peşinde sürüklenmemesini isteyen Koç, 10 yıl öncesindeki Irak meselesini hatırlattı. Koç, Irak'ta yaşanılanların unutulmaması gerektiğini söyledi. Suriye konusunda Türkiye'ye dönük riskleri çok iyi hesap etmek gerektiğini belirten Koç, Suriye'nin bu müdahale sonucu yeni bir Afganistan haline gelebileceğine dikkat çekti. Koç, yeni terör olaylarının filizlerinin buradan çıkarabileceği uyarısında bulundu.

        Emparyalizmin Türkiye dahil belli ülkelerde hep zamanı geldiğinde devreye sokabileceği dosyalarını rafında tuttuğunu ifade eden Koç, Türkiye'de insanların çok bedel ödediğini söyledi. Malatya, Çorum, Maraş, Sivas olaylarını hatırlattı. Yeni hedefin Hatay olduğunu belirten Koç, her zaman için bu fay hatlarının belirli çevreler tarafından kırılgan haline getirilebileceğini vurguladı. Koç, Türkiye'de bir müdahale sonrası bunların tetiklenebileceğine dikkat çekti.

        Suriye müdahalesiyle Türkiye'nin süratle Ortadoğulaşacağını öne süren Koç, sorunların bir vakum gibi Türkiye'nin içine çekilebileceğini ve benzer senaryolara tanık olmaya başlanacağını kaydetti. Terör örgütü PKK'nın sözcülerinin tehdit vari küstah açıklamalarına şahit olunduğunu anlatan Koç, etnik temelli bir çatışmanın yaşanabileceği uyarısında bulundu.

        Başbakan ve Dışişleri Bakanı'nın kışkırtmalarına rağmen hiç kimsenin gücünün Türkiye'yi yeni bir Irak ve Suriye modeli haline getirmeye yetmeyeceğinin altını çizen Koç, birilerinin temel hedefinde bu olabileceğini ancak Türkiye'nin yeni bir Irak ve Suriye haline getirme planlarına asla müsaade edilmeyeceğini belirtti.

        Sosyal medyadan alıntı yapan Koç, "Ağıt sesleri Arapça, Kürtçe ve Türkçe olacak. Zafer çığlıkları ise İbranice ve İngilizce olacak." sözlerin durumu iyi özetlediğini söyledi.

        "BOP Eşbaşkanı olarak, kendi ifadesi, son 10-15 yılda İslam coğrafyasında akan kanın sorumlularından bir tanesi de bizzat sizsiniz. Hz. Yusuf'u kuyuya atanlardan biri de büyük ihtimalle sizsiniz. Binlerce Müslüman ve Esma'nın acısı karşısında şimdiye kadar kılını bile kıpırdatmadı. Amerikan askerlerin başarısı için hayır duası ettin." diyen Koç, Türkmenler katledilirken Başbakan'ın kılını bile kıpırdatmadığını öne sürdü.

        Başbakan'ın gözyaşı seansı düzenlediğini savunan Koç, "Senin demokrasin gibi vicdanın da çeyrek porsiyon. Gözyaşların tercihli. Duyguların ideolojik saplantılarınla ipotekli. Aslında her insan ağlayabilir çok doğaldır ama sorun ağlamakta değil. İnsani boyuttan çıkarılıp PR malzemesi, siyasal malzeme haline getirilip siyasallaştırılmasıdır. Bu hiçbir zaman unutulmaması gerekiyor." şeklinde konuştu.

        HÜSEYİN ÇELİK'E ELEŞTİRİ

        AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in ağlamak konusunda verdiği cevabı da eleştiren Koç, Çelik'in hayvanlara merak salmış durumda olduğunu ifade etti. Sığırların ağlamayacağı yönünde açıklama yaptığını hatırlatan Koç, "Çiftlik kahyası mısın kardeşim? Çok mu Lafonten okudun? Bütün benzetmeler hayvan üzerinden. Kime benzediği sorgulandığında zor durumda kalıyorsun kardeşim. Timsahların da avlarını yerken ağladıklarını gözlerinden yaş aktığını Sayın Çelik'e hatırlatmak gerekiyor. Atı, sığırı kime benzetti, benzetmediyse, avını yerken gözünden yaş akan timsahı da kime benzetip benzetmeyeceği kendisinin takdirinde." dedi.

        Türk dış politikasında hatalar bulunduğunu ve gözden geçirilmesi gerektiğini anlatan Koç, sınır ötesi tezkere konusundaki tartışmalarla ilgili soruya ise uçak düşürülme olayından sonra sınırda bir takım tacizler ve eylemler olduğunu ve tezkerenin o dönem çıkarılan bir tezkere olduğuna dikkat çekti. "Türkiye bu işe bulaştırılıcaksa BM olmazsa uluslararası meşruiyeti eksiktir. Ülke sayısı artmasıyla meşruiyet olacak diye bir kavram yoktur." diyen Koç, "4 Ekim'de geçerliliği bitecek olan tezkerenin çıkartılış amacı bugün atacakları adımın karşılığı değildir. Kararı Başbakan, Dışişleri Bakanı ve AKP'nin biat eden kadrosu vermez. Kararı Türkiye Büyük Millet Meclisi verir." ifadelerini kullandı.

        Koç, kimyasal kullanımı konusunda BM'nin sadece bir tespit yapma yetkisi olduğunu ancak silahın kim tarafından kullandığı konusunda adres çıkarmasının mümkün olmadığını söyledi. CHP'nin Suriye'de bütün inanç gruplarıyla, bütün etnik yapılarıyla yönetilen bir rejim istediğini vurguladı.

        30 Ağustos resepsiyonuna katılıp katılmayacaklarına ilişkin bir soruya ise Koç, "Dini bayramlar gibi milli bayramları da halkla kutlamaktan yanayız. Bu daveti verenler periyodik hastalığa kapılmazlar ise tabiki CHP protokol kısmına katılır." ifadelerini kullandı.