Devletin koruduğu domuzlar Çivril'in köylerinde tarlada mahsul bırakmıyor

Denizli'nin Çivril ilçesine bağlı altı köyde vatandaşlar, her yıl hasat mevsiminde tarlalarına dadanan domuzlardan dolayı ürün alamamaktan yakınıyor. İlçeye bağlı Osmanköy, Çakallar, Çağlayan, Aşağı Çapak, Belence ve Yukarı Çapak köylerindeki çiftçiler buğday, nohut, fiy, yonca ve arpa gibi ürün ekilen tarlaların hasadını adeta domuzlara bırakıyor. Devlet koruması altındaki domuzlar yüzünden tarlalarından hiç mahsul alamadıklarını belirten çiftçiler, bir yıl emek harcadıktan sonra yetiştirdikleri ürünlerin heba olduğunu söylüyor. Çakallar Köyü Muhtarı Musa Öztürk, zararın daha fazla büyümesini engellemek amacıyla domuzları korkutup kaçırmak için çeşitli noktalarda nöbet tutmaya başladıklarını ancak bu sefer de nöbet tutamadıkları bir başka tarlalarının ürününün talan edildiğini söyledi.

'EKTİĞİMİZ TOHUM KADAR BİLE ÜRÜN ALAMIYORUZ'

Çağlayan köyünde çiftçilik yapan Recep Maviş de domuzların özellikle nohut ve fiy gibi yemlik bitkilere zarar verdiğini belirterek, "Daha önceki yıllarda bin-bin 500 kilo nohut aldığımız yerden iki yıldır 100 kilo bile ürün alamıyoruz. Çoğu arkadaşımız nohutlar olmadan yolmak zorunda kalıyor. Bu da ürün kalitesini ve verimini düşürüyor." dedi. Osmanköylü çiftçi ve eski muhtar Bahri Altındağ ise domuzların sürüler halinde tarlalara indiğini vurguladı. "Av yasağıyla domuzlarda aşırı bir artış oldu. Gece gündüz tarlalarda nöbet bekliyoruz. Gidemediğimiz bazı tarlalara ses sistemi bile kurduk. Bazı arkadaşlar, ses bombası kuruyor. Ben de tarlama ışıklandırma ve lamba sistemi kurdum ama zamanla alışıyorlar, korkmuyorlar. Bu konuyla ilgili olarak Denizli Orman Bölge Müdürlüğü'ne dilekçe yazdık verdik. Çiftçi olarak biz elimizden gelen tedbiri alıyoruz ama yeterli gelmiyor. Bu konuda devlet bize bir yol göstermeli."

'100'Ü AŞAN DOMUZ SÜRÜSÜ VAR, HASAT YAPAMIYORUZ'

Köylerinin ormanlık alanlara çok yakın ve dağlık olması sebebiyle yaban hayvanlarının çok olduğunu vurgulayan Altındağ, "Önceden domuzu avlamak serbestti. Hem köylüler hem de dışarıdan gelen avcıların yaptığı av sayesinde domuzlar bu kadar çok olmuyordu ama şimdi 100–120 hayvandan oluşan sürüler halinde dolaşıyorlar. Av sezonu 17 Ağustos'ta açılacak, domuzlar o zamana kadar tarlada ne varsa yer. Domuz avı serbest bırakılmazsa bu köylerdeki tarım biter. Daha önceleri çok güzel elma yetişen bölgemizde şimdi elma ağacı yok. Domuzdan elma hasadı yapamayan herkes elmasını kökledi. Zamanla arpa, buğday, nohut ekimi de biter." şeklinde konuştu.

'DEVLETİN GÖZÜNDE DOMUZLAR BİZDEN KIYMETLİ Mİ?'

Köylülerin bazı geceler tarlalarında domuz vurduğunu da anlatan Bahri Altındağ, "Tarlada nöbet beklerken bazen domuzlara ateş ediyoruz ama bu hayvanlar öyle bir iki tane vurmayla korkacak ya da azalacak hayvan değil. Domuzlar için devlet izniyle sürek avı yapılmalı ya da av meraklıları için bu bölgelerde özel izinle av alanları oluşturulmalı. Yıllardır dile getirmemize rağmen çare bulunamadı, domuzlar talana devam ediyor. İnsanların geçim kaynağından daha mı kıymetli bu hayvanlar? Bular üç beş tane değil, sürü halinde geliyorlar. Vuramıyoruz, çaresiziz." ifadelerini kullandı.