Bozdağ: Uluslararası toplumun bu vahşet karşısında 'dur' demesi lazım

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, elinde herhangi bir silah olmayan, şiddet uygulamayan insanların üzerine hedef gözetilmeksizin ölüm yağdırıldığını söyledi. Katliam karşısında sessiz kalan uluslararası topluma da seslenen Bozdağ, "Böylesi bir vahşet karşısında bütün uluslararası toplumun, bütün medeni toplumun, insan hakları ve demokrasiden yana olan herkesin tavır koyması ve Mısır'da olup bitene karşı 'dur' demesi lazım. Aksi takdirde insan hakları, demokrasi ve hukuk havariliği yapanların bu noktadaki sözlerinin sadece bir beyandan ibaret olduğu anlaşılır." dedi.

Esenboğa Havaalanı'nda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Bekir Bozdağ, Mısır'da yaşanan katliamı değerlendirdi. Bozdağ, "Öncelikle Mısır'da yaşanan katliamda hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum. Mısır'da yaşanan katliamdan, bu katliamın emrini veren darbeciler, bu katliamı yerine getiren tetikçi katiller, sorumlu olduğu kadar, Mısır'daki askeri darbeye destek veren her ülke müşterek sorumludur. Herkesin bu katliam karşısında tavrını açıkça insandan yana, haktan yana, hukuktan yana, demokrasiden yana koyması lazımdır. Bu noktada BM, Avrupa ve diğer ülkelerinde sesini yükseltmesi lazım." diye konuştu.

"İNSAN HAKLARI AYAKLAR ALTINA ALINMIŞ"

Suriye'deki ölü sayısının 100 bini aştığını hatırlatan Bozdağ, şu ifadeleri kullandı: "BM, Suriye'de sadece ölü sayıcılığı yapıyor. Baktığınız zaman geçmişte Bosna'da BM'nin güvenli bölge ilan ettiği yerde de yine BM'nin gözü önünde büyükçe bir katliam yaşanmıştı. Orada da ölüler sayılmıştı. Yine Mısır'da yaşanan duruma baktığımız zaman da aynı durumla karşı karşıyayız. Orada da insan hakları ayaklar altına alınmış, hukuk ayaklar altına alınmış, ülkenin seçilmiş iktidarı darbe ile alaşağı edilmiş. Demokrasi diyen, insan hakları diyen, hukuk diyen her daim Türkiye'yi ve başkaca ülkeleri sorgulamayı esas kabul eden ülkeler, bu yaşananlar karşısında sessiz kalmıştır. Maalesef destek vermiştir, darbeye darbe bile diyememiştir. Yaşanan katliam karşısında hem AB'nin hem BM hem de uluslar arası toplumun sesini yükseltmesi ve bu noktada tavır koyması lazım. Ama maalesef baktığımız zaman ülkede yaşanan hadiseler karşısında sükunet çağrısından öte fazlaca bir şey gözükmüyor."

"HEDEF GÖZETMEKSİZİN ÖLÜM YAĞDIRILIYOR"

Ortada elinde silah olup askere saldıran ya da orada kargaşa çıkartan herhangi bir şeyin de söz konusu olmadığını vurgulayan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Baktığınız zaman saldıran darbeci generalin emrindeki askerler. Ellerinde herhangi bir silah yok, şiddet uygulayan kişi yok, bunların üzerine hedef gözetilmeksizin ölüm yağdırılıyor. Böylesi bir vahşet karşısında bütün uluslararası toplumun, bütün medeni toplumun, insan hakları ve demokrasiden yana olan herkesin tavır koyması ve Mısır'da olup bitene karşı 'dur' demesi lazım. Aksi takdirde insan hakları, demokrasi ve hukuk havariliği yapanların bu noktadaki sözlerinin sadece bir beyandan ibaret olduğu anlaşılır ve bu samimiyetsizliğin göstergesi olarak da kaydedilir. Dileriz ki buradaki bu vahşet sona erer, başkaca ölümler olmaz."