Yüz naklinde Türkiye damgası
Dünyanın takip ettiği Akdeniz üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, 'Emekleme dönemini yavaş yavaş bitirdik. Artık bu işin tecrübeli dönemine gelindi' dedi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-07-21 18:47:49
Bir zamanlar filmlerde bilim kurgu gibi görünen yüz nakli operasyonunun dünyada ilk 2000'li yıllarda deneysel olarak yapıldığını, Türk hekimlerin de bu çalışmalarda yer aldığını anlattı. Klinik olarak ilk yüz naklinin 2005 yılında Fransa'da gerçekleştirildiğini belirten Özkan, ardından Amerika'da, Çin'de ve yine Fransa'da nakiller yapılmaya devam ettiğini, Türkiye'deki ilk yüz naklinin ise kendisi tarafından yapıldığını söyledi.
Özkan, 2010 yılında Cihan Topal'a gerçekleştirdiği ilk çift kol naklinin ardından 21 Ocak 2012'de Uşak'ta beyin ölümü gerçekleşen Ahmet Kaya'nın yüzünü, bebekken yüzü yanan Uğur Acar'a naklederek Türkiye'deki ilk yüz nakli operasyonunu gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
Türkiye'nin 4 ve 5'inci yüz nakli operasyonlarını da yaptığına işaret eden Özkan, "Emekleme dönemini yavaş yavaş bitirdik. Artık bu işin tecrübeli dönemine gelindi" diye konuştu.
Dünyada 25, Türkiye'de 5 yüz nakli yapıldı
Yüz nakli konusunda Türkiye, Fransa, Amerika ve İspanya'nın konuşulduğunu vurgulayan Özkan, şöyle devam etti:
"Dünyada 25, Türkiye'de ise 5 yüz nakli operasyonunu yapıldı. En fazla nakil Fransa'da yapıldı. Ardından Türkiye geliyor. Türkiye'de yapılan nakiller yurt dışında beğeni topluyor. Benim yaptığım nakillerin ikisi yanık hastası. Bu hastalara hiç yüzleri yokken yeni yüz kazandırıldı. Artık bu ameliyatları rahatlıkla ülkemizde yapabiliyoruz. Tabi bunda iyi organizasyon, size sunulan imkanlar, uzak bir yerden dokuların ya da organın merkeze getirilmesi konuları da oldukça önemli."
"Yaptığımız işte hastaların öz güveninin gelmesi, dışarıdan size gelen tepkilerin nasıl olduğu önemli. Tepkiler iyi, bu bizi mutlu ediyor" diyen Özkan, Fransa'dan 7 yıl gecikmeyle operasyonu gerçekleştirdiklerini ama bir hayli yol kat ettiklerini söyledi.
Operasyon sayısı arttıkça vakaların da büyüdüğüne işaret eden Prof. Dr. Özkan, bunun için çok dikkatli ve temkinli olunması, her şey çok güzel giderken sıkıntıya girmemek için tüm risklerin çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi.
3 nakil de birbirinden farklı vakaları içeriyor
Gerçekleştirdiği 3 yüz nakli operasyonun da farklı özelliklere sahip olduğunu anlatan Özkan, Uğur Acar'ın ilk olmasından dolayı dikkat çektiğini ifade etti. Özkan, "İlk yüz naklinin başarılı bir şekilde yapılabilmesi, 'bu ülkede bu yapılabiliyor' denmesi açısından önemliydi. Uğur, yeni yüze çok ihtiyacı olan bir hastaydı ve yüzüne kavuştu" diye konuştu.
Türkiye'nin 4'üncü yüz nakli yapılan Turan Çolak'ın ise dünyada örneği olmadığını vurgulayan Özkan, Çolak'a göz kapaklarıyla tam yüz, saç derisinin yarısı ve kulaklar nakledildiğini kaydetti. Son yapılan naklin ise Türkiye'de ilk çift çene nakli olma özelliği taşıdığını söyleyen Özkan, her vakanın birbirinden farklı ve zevkli olduğunu dile getirdi.
Yüz naklinde artık kendisini usta olarak kabul eden Prof. Dr. Özkan, "İnşallah 4'üncüsünü, 5'incisini yapınca daha mutlu olacağız" dedi.
Yurt dışından ameliyata girmek isteyen doktorlar var
Üst üste gerçekleştirdikleri ameliyatlarla dünyanın gözünün Akdeniz Üniversitesine çevrildiğini dile getiren Özkan, şöyle konuştu:
"Yurt dışından yüz nakli ameliyatlarına katılmak isteyen çok sayıda doktor var. Bir yıldır burada bekleyen arkadaşlarımız oldu. O sırada ameliyat çıkmadı ama en azından ameliyat ettiğimiz hastaları takip ettiler. Ameliyat olacak hastaları gördüler. 3 ay duran oldu,1 ay duran oldu. O süre onlar için kayıp değil. Hazırlık, takip de çok önemli. Hala ameliyata katılmak isteyenler var, talep var ama yüz naklinin ne zaman çıkacağı belli değil. Bakarsınız 3 yıl sonra çıkar, bir bakarsınız bir hafta sonra."
Hayallerini gerçekleştirdi
Plastik ve estetik cerrah olarak hayalindekileri gerçekleştirdiğini belirten Özkan, şimdi son yüz nakli yapılan Recep Sert'in sağlıklı bir şekilde normal hayatına dönebilmesini istiyor. Özkan, "Hayalimizdekileri yaptık, günümüzün önündeyiz. Şu anda en çok istediğim Türkiye'nin ilk yüz nakli adayı Sezgin Ergen ile en az Recep kadar kötü bir hastamıza yüz nakillerinin yapılması. Bu iki hastaya borcumuz var gibi hissediyorum. İnşallah kısa zamanda yapılır. 5 hasta içinde 2 hastanın öncelikli olmasını çok istiyorum" diye konuştu.
Yüzü alınan vericiye özel protez takılıyor
Bu tür ameliyatların yapılabilmesi için kadavradan donör bağışlarının artması gerektiğini vurgulayan Özkan, yapılan nakillerle organ bağışında farkındalık oluşturulduğunu ifade etti. Toprakta çürüyecek bir yüzün hastanın yüzünde yaşadığını dile getiren Özkan, bu durumun vefat eden hastaya da hayır sağladığını belirtti.
Organ bağışında bulunanların vücudunu bütün olarak teslim ettiklerini işaret eden Özkan, yüzü alınan hastalara da özel bir protez kullandıklarını bildirdi.
Alıcı ile verici ailelerinin çok fazla karşı karşıya getirilmemesi gerektiğini ifade eden Özkan, bundan sonraki nakillerde ailelerin kendileri istemedikten sonra karşılaştırmayı düşünmediklerini kaydetti.
SGK mevzuat uygulaması
Yüz nakli operasyonları ile ilgili SGK mevzuat düzenlemelerinin hazırlandığını, uygulamaların buna göre gerçekleştiğini anlatan Özkan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz gönüllülük esasına göre yapıyoruz, 5 kuruş menfaatimiz yok ama manevi tatmini hiçbir zaman parayla ölçülmez. Bunun parayla karşılığı olmaz ama en azından ameliyatı yaptığımız kurum bu ameliyattan zarar görmemeli. Ülkenin de imkanları çok önemli. Kurumlara çok büyük bir yük olduğunu düşünmüyorum, ilgili kurumlar bunu karşılıyor. Yetmediği durumlarda yardımseverler hastalara yardımcı oluyor. Güzel bir işbirliği var."
Haber Ara