Libya'dan gelen 6 aylık bebek, karaciğer nakli ile hayata bağlandı

Libya'dan tedavi için Türkiye'ye gelen 6 aylık bebek Ahmad Hussein'e Bursa Acıbadem Hastanesi'nde karaciğer nakli yapıldı. Bu yaşta bir bebeğe ilk kez yapılan naklin ardından büyük mutluluk yaşayan baba Hussin Almjdob, Türk doktorlara teşekkür etti.

Libya'da yaşayan 6 aylık Ahmad Hussein'ın doğuştan safra yolları oluşmamıştı. Sarılık nedeniyle sağlık sorunları yaşayan küçük çocukta ağır karaciğer yetmezliği gelişmişti. Çocuklarını tedavi ettirmenin yollarını arayan baba Hussin Almjdob ile anne Naima Elhosson, küçük bir araştırmanın ardından oğullarını Avrupa'ya götürmek yerine Türkiye'ye getirdi.

3 AY ÖMRÜ KALMIŞTI

Sadece 3 aylık ömrü kalan 6 aylık bebeğe, Acıbadem Bursa Hastanesi Karaciğer Nakli Bölümü Sorumlusu Prof. Dr. Remzi Emiroğlu tarafından, babasından alınan 210 gramlık karaciğer nakledildi. Karaciğer nakli olmasaydı hayatını kaybedecek olan bebek, başarılı bir operasyonla yaşama bağlandı. Çocuklarını kucaklarına alan anne ve baba büyük mutluluk yaşadı. Küçük Ahmet ise neşeli tavırlarıyla doktorların da ilgi odağı oldu.

EMİROĞLU: NAKİL YAPTIĞIMIZ EN KÜÇÜK HASTA

Acıbadem Bursa Hastanesi Karaciğer Nakli Bölümü Sorumlusu Prof. Dr. Remzi Emiroğlu, daha önce iki yaşında bir çocuğa da nakil yaptıklarını, ancak Ahmet'in en küçük hastaları olduğunu vurguladı. Ahmet'in kendileri için 3 anlamı olduğunu belirten Dr. Emiroğlu, şöyle konuştu: "Birinci anlamı nakil yaptığımız en küçük çocuk olması. İkinci anlamı, biliyorsunuz eskiden insanlarımız nakil olmak için yurt dışına giderlerdi, artık insanlar yurt dışından Türkiye'ye gelmeye başladılar. Bu ülkemiz için önemli bir kazanç. Üçüncü önemli özellik ise bu kadar küçük bir çocuğun nakil yapılması hem teknik, hem ekip olarak donanım gerektiriyor. Böyle bir hastanenin Bursa'da olması büyük bir kazanç."

"AMELİYAT 8 SAAT SÜRDÜ"

Küçük Ahmet'in ameliyatı hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Emiroğlu, şunları ifade etti: "Geldiğinde artık son dönem karaciğer yetmezliğindeydi. Nakil dışında hiçbir şansı yoktu. Ameliyatı ortalama 7 saat sürdü. Sabah 8'de başlayıp akşam 18.00 gibi bitti. Alıcı ile verici aynı anda ameliyata alınıyor. Verici için risk binde 5, yüksek değil. Tabi çocuk için de bir sürü risk var. Bu kadar küçük bir çocukta bunları manipüle etmek tecrübe istiyor. Bir kan almak ile bazen çok zor olabiliyor. Böyle bir hastanın ameliyata hazırlanması da çok büyük gayret ister. Ameliyatı gerçekleştiren ekibin başarısı ve tecrübesi önemli, ama bunun yanında anestezi, hastanın hazırlanması, bakımını yapan personelin de çok büyük gayretleri oldu."

Konsültan Hekim Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Ahmet Memeşa ise hastanın ameliyata hazırlanma sürecinin önemine dikkat çekerek, "Ahmet bebek için biz bu hazırlığı 29 günde bitirdik. Çok net ve sağlıklı bir metabolik denge ile operasyona verdik. Oldukça başarılı bir ameliyattan sonra 5 -7 gün süren çok yoğun bakım desteği ile kendisini kliniğe aldık. Ardından da metabolik dengeler düzelmiş olarak annesine teslim ettik." diye konuştu.

BABA: TÜRKİYE'DEKİ HASTANELERİN ÇOK GELİŞMİŞ OLDUĞUNU ÖĞRENİNCE GELDİM

Türk doktorlara teşekkür eden baba Hussin Almjdob, Türkiye'ye gelmeden önce araştırdığını ve Türkiye'deki hastanelerin çok gelişmiş olduğunu öğrendikten sonra geldiğini dile getirdi.
Yaşadıklarını anlatan baba Almjdob, şunları söyledi: "Ahmet'ten başka iki çocuğum daha var, ama bunun için çok üzülüyordum. Çok acı tektik. Benim çocuğum gözümün önünde ölüyordu. İyileştikten sonra çok mutlu oldum, kendi oğlumu kazandım. Ayrıca Türkiye'de ikinci bir aile kazandım. Doktorlar ikinci ailem oldu."