Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Gezi Parkı gözaltıları için ortak açıklama

İstanbul Adalet Sarayı önünde, çeşitli sivil tolum kuruluşu üyeleri, Gezİ Parkı eylemlerinde gözaltına alınanların serbest bırakılmaları için eylem yaptı.

İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu üyesi bir grup, saat 10.30'da Çağlayan'daki İst

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-07-10 10:32:27

Gezi Parkı gözaltıları için ortak açıklama
İstanbul Adalet Sarayı önünde, çeşitli sivil tolum kuruluşu üyeleri, Gezİ Parkı eylemlerinde gözaltına alınanların serbest bırakılmaları için eylem yaptı.

İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu üyesi bir grup, saat 10.30'da Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı birası önünde toplandı. İstanbul Tabip Odası, İstanbul Barosu, İstanbul Aczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası, İstanbul Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası, İstanbul Diş Hekimleri Odası, Türkiye Mimor ve Mühendistler Odası Koordinasyonu üyeleri, 'Hukuksuz ve keyfi uygulamalar son bulsun, gözaltına alınanlar derhal serbest bırakılsın' yazılı pankart açtı.

Grup, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun Gezi Parkı'nın halka açıklanacağını söylemesinin ardından Tarksim'de çıkan olaylarda gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof.Dr. Taner Gören, koordinasyon adına hazırlanan ortak basın açıklamasını okudu. Gören, "Gezi Parkı sürecinde toplumda yeşeren demokrasi ve özgürlük taleplerini yok etmeye yönelikbaskılar, keyfi ve hukuksuz uygulamalar bizleri yıldıramayacaktır. İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu olarak meslek örgütlerinin de bileşeni olduğu Taksim Dayanışması'nın ilan ettiği haklı ve meşru bütün talepleri ısrarla sahipleniyor ve yerine getirilmesini istiyoruz. Gözaltına alınan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır." diye konuştu.

İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da "Bu nasıl bir ülkedir ki açık olan bir parkı Vali tekrar açar. İnsanlara açık bir park. İnsanlara açık bir meydan. Buraya ulaşımı engellemenin hukuki dayanağı nedir. Anayasa'da yer alan bir seyahat özgürlüğü var bildiğiniz gibi. İnsanların ara sokaklardan, İstiklal Caddesi'nden Taksim'e çıkmasının, bir parka girişinin engelenmesinin hiçbir hukuki dayanağı yok. Varsa ben bekliyorum. Sayın Vali bunun hukuki dayanağını açıklasın." dedi.

Türkiye'de gözaltının gözdağına dönüştüğünü savunan Kocasakal, yapılan aramalara ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Kocasakal, "Soyut bir arama kararı olmaz. 'Siz gidin, falancanın evini arayın' Hayır, isnat edilen suç ne ise o suç bakımandan delil olabilecek şeyler aranır. Yani bir evde arama yapıyorsanız neyin arandığını oraya yazmak zorundasınız. Zaten bütün hepsi arama kararlarının hepsi hukuksuzdur ve kanuna aykırıdır. Burda da böyle olmuştur." şeklinde konuştu.

Hukuki izleme grubu adına üç çelişkiye dikkat çetmek istediğini belirten Prof.Dr. İbrahimKaboğlu da "Ankara'da yeni Anayasa gündeminin ön sıralara çıktığı bir gün İstanbul'da, mevcut olan, yürürlükte olan Anayasa'nın bir çok hükmü açıkça ihlal edildi. Bu ciddi bir çelişkidir. Yürürlükte olan Anayasa bile bu özgürlükler sakımından bize yeterli güvenceyi sağlıyor. Gerçekten Anayasa konusunda samimiyseler bugün yürürlülükte olan Anayasa'ya en azından saygıgöstersinler. Türkiye'nin uluslararası topluma meydan okuduğu şu günlerde aslında tanık olduğumuz hukuka aykırılıklar, kamu görevlilerinin eylem ve uygulamalarıTürkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere, örgütlere açıkça aykırıdır. Bunların hesabı, yarın bir gün Avrupa'dan, uluslararası örgütlerden dönecektir. Orada görülecektir." dedi.

Türkiye'nin, özellikle Ankara'nın sağa sola demokrasi dersi vermeye çalıştığını belirten Kaboğlu, "Özellikle Mısır'a, Kahire'ye demokrasi dersi vermektedirler ama insanların sadece sokakta gezme hakkı özgürlüğü, bir parka, herhangi bir saldırı olmadan, kırma dökme olmadan, bunun çok görüldüğü bir ortamda Türkiye'nin başkalarına demokrasi dersi vermeye çalışması açık bir çelişki oluşturmaktadır." diye konuştu.

Osmon Öztürk'ün, "Gezi parkına girme suçu işleyen arkadaşlarımızın kefiliyiz. Bugün adliyeye çıkarılacaklar ve biz de burada onları bekleyeceğiz." şeklinde yaptığı açıklama sırasında Taner Gören, emniyet müdürlüğünden gözaltında bulunanlar için ek süre alındığı bilgisinin kendilerine ulaştığını söyledi.

Daha sonra da Eğitim-İş adına açıklama yapan Mehmet Akıncı, aynı olaylar sırasında gözaltına alınan Sevil Kahraman ve diğer tüm gözaltıların serbest bırakılmasını istedi.
SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara