Dolar

34,9532

Euro

36,6074

Altın

3.023,03

Bist

10.058,63

Srebrenitsa soykırımının 18. yıldönümü

Soykırımdan kaçan kurbanların, orman yolunu kullanarak Tuzla kentine ulaşmak üzere geçtiği güzergahta geleneksel olarak düzenlenen ''ölüm yürüyüşü'', binlerce kişinin katılımıyla başladı

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-07-08 14:52:57

Srebrenitsa soykırımının 18. yıldönümü

Bosna-Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladiç'in birlikleri tarafından işgal edilmesi üzerine soykırımdan kaçan kurbanların orman yolunu kullanarak Tuzla kentine ulaşmak üzere geçtiği güzergahta her yıl düzenlenen 3 günlük ''ölüm yürüyüşü'', binlerce kişinin katılımıyla başladı.

Türkiye'nin yanı sıra İspanya, ABD, Suudi Arabistan, Hırvatistan, Almanya, Avusturya ve Avrupa'nın diğer ülkelerinden binlerce kişi, Bosna-Hersek'teki savaş trajedisinin en acısının yaşandığı Srebrenitsa'dan kaçanların kullandığı "ölüm yolu"nda buluştu.

Nezuk kasabasında sabah saatlerinde toplanan binlerce kişi, marşlar eşliğinde yürüyüşe geçti. Katılımcılar, sıcak havaya aldırış etmeden, ellerinde Bosna-Hersek bayraklarını sallayarak yollarına devam ediyor.

Dünyanın farklı noktalarından gelerek 17 yıl önce yaşanan insanlık trajedisine karşı tek vücut olan katılımcılar, amaçlarının benzer acıların bir daha yaşanmamasına katkı sağlamak ve Srebrenitsa kurbanlarını unutturmamak olduğunu belirtiyor.

''YÜRÜRKEN, ACI DOLU GÜNLERİ DÜŞÜNÜYORUM''

Yürüyüşe İspanya'dan katılan Sonia Pares, kardeşinin savaş esnasında Bosna Hersek'te görev yaptığını, savaşın ardından geleneksel olarak düzenlenen yürüyüşlere katıldığını belirtti. Kardeşinin ölümünün ardından bu geleneği sürdürmek istediğini dile getiren Pares, yürüyüşü hem binlerce günahsız sivilin hem de kardeşinin hatırasını yaşatmak açısından önemsediğini söyledi.

Türkiye'den gelen Halil Ercan, yürüyüşe üçüncü kez katıldığını belirterek, ''Ben Allah için yürüyorum. 3 gün değil 3 yıl da yürürüm. Türkiye'den çok selam getirdim Bosnalı kardeşlerimize" dedi.

Yürüyüşe İsveç'ten katılan Emina Çevan, Srebrenitsa'da yaşananların unutulmaması için ileri yaşına rağmen bu zorlu yürüyüşe katılmayı borç bildiğini, benzer olayların bir daha yaşanmamasını dilediğini belirtti.

Bosna-Hersek'in kuzeybatısındaki Klyuç kentinden gelen Mahmut Filipoviç (71) yürüyüşe ilk kez katıldıklarını, eşinin de kendisine eşlik ettiğini ifade etti. Filipoviç, dünyanın çeşitli yerinden çok sayıda insanın Bosnalı insanlar için bir araya gelmesinden buruk bir sevinç duyduğunu dile getirerek, "Keşke geçmişteki acı olaylar yaşanmasaydı, bu insanlar Bosna'ya başka nedenlerle gelselerdi" dedi.

İstanbul'dan gelen Necmettin Irmak (70) da yürüyüşün, yeryüzünde acı çeken insanların simgesi olduğuna işaret ederek, ''Bugün huzur içinde bu yürüyüşü gerçekleştirirken, 18 yıl önce, acı dolu günlerde bu yolda çekilen sıkıntıları, acı ve ızdırapları düşünmekten kendimizi alamıyoruz" diye konuştu.

HER GÜN 35 KİLOMETRE YÜRÜYECEKLER


Yürüyüş, 11 Temmuz'da Srebrenitsa soykırımı anma etkinliklerinin yapılacağı Potoçari Mezarlığı'nda sona erecek.

Potoçari'ye ulaşmak için her gün 35 kilometre yol kat edecek katılımcılar, 3 günü yolda geçirecekler. Geceleri, ormanlık alanlardaki konaklama noktalarında geçirecek katılımcılara, Srebrenitsa soykırımıyla ilgili bilgiler verilecek ve sinevizyon gösterisi sunulacak. Ayrıca, soykırımdan kaçmak için "ölüm yolu"nu kullanarak sağ kalmayı başarabilenler, yaşadıklarını anlatacak.

SREBRENİTSA KATLİAMI

1991-1995 Yugoslavya İç Savaşı (Hırvatistan Savaşı ve Bosna Savaşı)'nda Sırp ordusunun Srebrenitsa'ya karşı giriştiği saldırı esnasında Temmuz 1995'te yaşanan ve en az 8 bin 372 Boşnak'ın Bosna-Hersek'in Srebrenitsa kentinde General Ratko Mladiç komutasındaki ağır silahlarla donatılmış Bosna Sırp ordusu tarafından öldürülmesine verilen addır.

Sırp ordusunun dışında katliama "Akrepler" olarak tanınan Sırbistan özel güvenlik güçleri de katılmıştır. Birleşmiş Milletler Srebrenitsa'yı güvenli bölge ilan etmiş olmasına karşın 400 silahlı Hollanda barış gücü askerinin varlığı katliamı önlemedi.

Srebrenitsa katliamı, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da gerçekleşmiş en büyük toplu insan kıyımı ve Avrupa'da hukuksal olarak ilk kez belgelenmiş soykırım olması açısından da önem taşır.
SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara