Burun kanamalarında baş öne eğilerek kanın mideye gitmesi engellenmeli

Kadıköy Şifa Ataşehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Hakan Yenice, burun kanamalarının her yaşta görülebileceğini belirterek, "Burun kanaması ile karşılaşıldığında baş hafifçe öne doğru eğilmeli, kanın yutularak mideye gitmesi engellenmelidir." dedi.

Ön burun kanamalarının daha çok çocuk ve genç erişkinlerde görüldüğünü belirten Yenice, "Çoğu burun kanaması, burun orta bölümünde bulunan kılcal bir damarın çatlaması nedeniyle tek taraflı olur. Bu bölgedeki damarlar oldukça ince ve yüzeyde olduklarından burun sümkürülmesi, çocuklarda burun ile oynama nasal travma ve hatta ufak dokunuşuyla dahi kanayabilir." şeklinde konuştu.

Arka burun kanamalarının ise sıklıkla orta ve ileri yaşlarda, özellikle hipertansiyon hastalığı olanlarda görüldüğünü söyleyen Yenice, "Burnumuzun içinde arka üst bölgelerden kanama olur ve şiddeti burun ön kanamalarına göre fazladır ve sıklıkla geniz ve burundan aynı anda kan gelir." diye konuştu.

Ön burun kanamaları sıklıkla kuru iklimlerde veya kış aylarında kuru ve sıcak oda havası nedeniyle burun içini kaplayan koruyucu tabakanın kuruması sonucunda oluşan kabuklanmalar ile olduğunu aktaran Yenice, "Kanamaları önlemek için az miktarda yumuşatıcı bir krem veya damlalar burnun içine kullanılabilir. Genellikle burun ön kısmına (burun kanatlarına burun delikleri ile burun kemiğin arasındaki yumuşak bölge) uygulanan parmak basısı ile durdurulabilirler." dedi.

Kanamanın arkadan olup olmadığı önemli olduğunu söyleyen Yenice, şunları kaydetti. "Arka burun kanamaları genellikle yaşlı insanlarda, yüksek tansiyon hastalarında veya burun ve yüz yaralanmalarında olur. Ağız ve boğaza doğru kanama devam eder. Bu bölgenin kanamaları daha şiddetli olur ve ciddi olarak ele alınmalıdır. Bu nedenle, mutlaka hastaneye başvurulmalı ve bir KBB uzmanı hatta İç Hastalıkları uzmanı ile hasta değerlendirilmelidir."

Burun kanaması ile karşılaşıldığında uygulanabilecek bazı yöntemler olduğunu aktaran Yenice,
Burun kanaması olan kişi sakinleştirmeye çalıştırılmalıdır. Heyecanlı ve panik halinde olanların tansiyonu yükselir ve kanamanın şiddeti artabilir. Baş hafifçe öne doğru eğilmeli yutularak mideye gitmesi engellenmelidir. Kanama miktarı anlaşılamadığı gibi bulantı ve kusmaya da yol açabilir.Burnun yumuşak olan kısmını tamamen kavrayacak şeklide başparmak ve işaret parmaklarla 5 dakika kadar sıkıştırılmalıdır. Dik oturulmalı veya yatmak gerekiyorsa mutlaka baş yüksekte kalacak şekilde yatılmalıdır." şeklinde konuştu.

Çarpıntı nefes almada zorluk kısa süreli aralıklarla devam eden kanamaların tehlikeli olabileceğini belirten Yenice, "Tekrarlayan burun kanamalarında, burun dışında başka yerlerden kanama olması durumunda (örneğin idrar ve dışkılama ile) vücutta hafif darbelerle bile morarma ve çürüklerin varlığında, Aspirin benzeri kan sulandırıcı ilaçların kullanıldığı durumlarda, pıhtılaşma bozukluğu yaratabilecek karaciğer, böbrek veya hemofili gibi hastalıkların bulunduğu durumlarda ve yakın zamanda kemoterapi alınmış olması durumunda mutlaka hekim ile temasa geçilmelidir." İfadelerini kullandı.

Burun kanamasını veya kanamanın tekrarlamasını önlemek için aspirin alınmaması gerektiğini söyleyen Yenice, "Tuzlu su içeren spreylerle burun içi nazikçe temizlenmelidir. Burun karıştırılmamalı ve sümkürülmemelidir. Ağır aktivitelerden kaçınılmalı ve ağırlık kaldırılmamalıdır.Bulunulan ortam nemlendirilmeye çalışılmalıdır. Sıcak su ile banyo yapılmamalı, ılık su tercih edilmeli, sıcak ve kuru ortamlarda bulunulmamalı, ortam ısısı ve nemini uygun koşullara getirmelidir." diye ekledi.