İHD: Suriyeli mültecilere iltica hakkı tanınmalı

Mardin İnsan Hakları Derneği Başkanı Avukat Erdal Kuzu, Suriye'de yaşanan iç savaştan dolayı Mardin ile birlikte çevre il ve ilçelere sığınan insanların fuhuş sektöründe kullanıldığını, çocuklara dilencilik yaptırıldığını söyledi. Kuzu, biran önce sığınmacılara başta iltica hakkı olmak üzere varlıklarını sürdürmelerini sağlayacak yasal düzenlemelere gidilmesini istedi.

Mardin'de ciddi bir insan kaçakçılığı yapıldığını ve fuhuş sektörünün yayıldığını anlatan Başkan Kuzu, "İdari yetkililerin ve adli makamların daha ciddi tedbirlerle ile insan kaçakçılığına karşı önlem almaları gerekiyor. Sınırdan giriş yapan mültecilere koruma sağlanmalı, insani bir ortam yaratılmalı. Adli, idari makamları ve yerel yönetimleri sorumluluk almaya davet ediyoruz." dedi

Biran önce sığınmacılara başta iltica hakkı olmak üzere varlıklarını sürdürmelerini sağlayacak yasal düzenlemelere gidilmesi gerektiğini ifade eden Kuzu şöyle konuştu: "Öncelikli olarak sağlık hakkı, çalışma ve barınma hakkı olmak üzere sığınmacıların insan onura yakışır bir hayat sürmelerini sağlayacak hakları yasal dayanağa kavuşturulmalıdır. Bu konuda acil ve kalıcı çözümler üretilmelidir. Başta devlet yetkilileri olmak üzere, sivil toplum ve tüm toplumsal kesimlere ve bireylere, sığınmacıların/mültecilerin insan hak ve onuru temelinde yaşama hakkı mücadelesine saygılı olmaya ve destek vermeye çağırıyoruz."

Türkiye'de 11.04.2013 tarihinde yasalaşan "Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun" (YUKK) bu alandaki önemli bir yasal açığı ortadan kaldırdığına dikkat çeken Kuzu, konuşmasına şöyle devam etti." Söz konusu yasanın önemli bir çok maddesi 11.04.2014 tarihinde yürürlüğe girecek. Bu yasa, daha önceki durum gibi coğrafi sınırlama kriteri nedeniyle sığınmacıların yaşadığı ülkemizde yaşadığı sorunlara cevap vermekten halen çok uzak. Sığınmacıların gittikçe kronikleşen sorunlarına çözüm üretmekten uzak bu yasa ile Türkiye'nin; geçmişte olduğu gibi bugünde sığınmacıları geçici ve biran önce gönderilecek insanlar olarak görme yaklaşımını terk etmediği gösteriyor. Sığınmacıları, üçüncü bir ülkeye yerleştirilecek ve kurtulunacak insan olarak görme yaklaşımı üzerine yapılandırılan yeni yasa da bu sorunlara çözüm üretmekten çok uzak. Ülkemizde her geçen gün sayısı artan sığınmacıların, başta yaşam hakkı olmak üzere, insan olmalarından kaynaklı sahip oldukları temel haklarını gerçekleştirme koşullarını tesis edecek yasal mevzuata ihtiyaç devam etmektedir. " diye konuştu