Erdoğan: CHP sessiz kaldı, ama biz sessiz kalamazdık
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim meydanındaki anıtı yanında, Atatürk'ün posteri yanında, Türk bayrağının yanında terörist başının posterinin açılmasına CHP'nin sessiz kaldığını, ama kendilerinin sessiz kalmalarının mümkün olmadığını söyledi. Erd
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-06-21 13:26:32
Adana'dan hava yolu ile Kayseri'ye gelen Başbakan Erdoğan, hava limanı yakınlarındaki Seyrani Camii'nde cuma namazını kıldı. Burada vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşan Erdoğan, daha sonra Kayseri Valiliği'ne geldi. Valilik ziyaretinden sonra yürüyerek miting alanına geçen Erdoğan'ı vatandaşlar coşkuyla karşıladı. Mitinge Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, çok sayıda milletvekili katıldı. Mitingde ilk konuşmayı AK Parti Kayseri İl Başkanı Ömer Dengiz yaptı. Dengiz, selamlama konuşmasında katılımcılara teşekkür etti.
Başbakan Erdoğan'ın halkı selamlayarak başladığı konuşması ara ara sloganlarla kesildi. "Sevdanızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum" diyen Başbakan Erdoğan, "Ben sizlerle gurur duyuyorum. Bu sıcakta Kayseri'nin en büyük alanını doldurmakla sevginizi, muhabbetinizi ortaya koydunuz. Sizlerle gurur duyuyorum. Ahde vefanızdan dolayı teşekkür ediyorum. Demokrasiye, milli iradeye sandığa sahip çıktığınız için sizlere tüm Kayseri'ye teşekkür ediyorum." dedi.
Kayseri'nin tarihi günlerden birini yaşadığını ifade eden Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Anadolu bugün tek yürek halinde. Bugün tüm Türkiye vandallığa, barbarlığa isyan ediyor. İnanıyorum ki sizin isyanınız şiddete başvuran isyancılara karşı. Bugün tüm Türkiye huzurunu gasp etmek isteyenlere, kuklalara, piyonlara karşı itirazlarını yüksek sesle haykırıyor. Ankara Sincan'da yüz binlerce kardeşimize bazı sorular sordum. Başkent öyle haykırdı. Tüm Türkiye sesini işitti. İstanbul Kazlıçeşme'de 1,5 milyona yakın insana aynı soruyu sordum. Kadim Osmanlı başkenti öyle haykırdı, batıda New York, doğuda bütün herkes duydu. Bu soruları size de soruyorum. Sesinizi tüm yeryüzü duysun. Sizi başını kuma gömen, uluslararası medya, Türkiye'deki bir kısım medya sesini duymayacaktır. Halkın iradesine karşı olanlar sesini duymayacaktır. Varsın onlar duymasın. Sizden öyle cevap bekliyorum ki sesinizi Bağdat, Şam, Beyrut, Ramallah, Gazze, Kudüs duysun. Sizden öyle bir haykırış bekliyorum ki dünyanın bütün mazlumları Somali, Myanmar, Suriye sesinizi duysun. İslamabad, Londra, Berlin sesinizi duysun. Erbil, Bakü, Sana sesinizi duysun."
Erdoğan, bunun üzerine miting alanını dolduranlara, "Demokrasiye sahip çıkıyor muyuz? Sandığa sahip çıkıyor muyuz? Milli iradeye sahip çıkıyor muyuz? Türkiye sahip çıkıyor muyuz? Bizimlemisiniz Kayseri? Bir miyiz? Beraber miyiz? Kardeş miyiz? Birlikte Türkiye miyiz?" şeklindeki sorusuna katılımcılar hep bir ağızdan "Evet" cevabını verdi. Bunun üzerine Başbakan Erdoğan, "Allah'ıma hamdolsun. İşte Türkiye bu." diye konuştu.
"İşte Anadolu bu" diye konuşmasını sürdüren Erdoğan, "İstanbul, Ankara ve İzmir'de eylem yapanların niyetini Kayseri iyi bilir. Yakanların, yıkanların, yağmalayanların asıl maksadını Kayseri iyi bilir. Bize ne diyorlar. Başbakan gençleri dinlemiyor. Çağırdım. Kendilerini Bakanlar Kurulu toplantısından daha fazla dinledim. Oradaki gençler de buradakiler genç değil mi? Oraları yakanlarla, yıkanlarla, şiddetle beraber olanlarla, sesini duyalım, tamam, ama bu gençliğin sesini nereye koyacaksınız. Onlara bak buraya sırt dön. Yok 25 kuruşa simit. İşte milli iradeye saygı bu. Onu da dinle bunu da dinle. Onun yeri sandık. Sandığa saygı duyun. Bir başbakan olarak sorumluluğumuz gereğini yapıyoruz." dedi.
"Hukuk içinde biz gençlerimize, bir kısım gençlerimize, çünkü bunların içinde şiddete başvuran, milletin değerleriyle çatışanlar var ve maalesef bu oyunlara gelenler var" diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Onları tenzih ediyorum. Fakat buradan sorumluluğumuz gereği olan hukuk içinde bu mitinglerimizi yapmaktan rahatsız olanlar var. Diyorlar ki Sayın Başbakan miting yapmayın. Tamam bu mitingleri biz yapmayacağız da her gün sizin bu yakıp kırmalarınızı, kamu araçlarına binalarına saldırmalarınızı mı izleyeceğiz? Size milletin sesini duyurmak için bu miting yolları en meşru zeminlerdir. Bunu görün istiyorum. Eğer siz de dürüstseniz samimi iseniz hukuk içinde meydanlarda miting yapın. Kırıp dökmeyin, yakıp yıkmayın. Yazık günah. Bu milletin malıdır. 250 milyon zarar var. Bu nereden çıkıyor? Bu milletin kasasından çıkıyor. Fakir garibin hakkı var. Solcular size sesleniyorum. CHP size sesleniyorum. Ortalığı karıştırdın yapmadığın iş kalmadı. Mikser gibi karıştırdın. Takıldın o aşırı uçların peşine. İllegal örgütlerin peşine. Bu ülkenin yönetimine her türlü hakareti yaptın. Aynı şeyi, bakıyoruz, diğer muhalefetlerde de var. Atatürk Kültür Merkezi'ni işgal ettiler. 3 gün. Ne yapacaktık. Polisimize ne diyecektik. İşgal devam etmesin mi söyleyecektik. Teröristlerin posterleri, afişleri, illegal örgütlerin paçavraları orada asılı olacak. Başbakana hakaretler asılı duracak. Biz de diyeceğiz polisimiz dokunmasın. Bakanıma şunu söyledim. 24 saat içinde Atatürk Kültür Merkezi'ni temizleyeceksiniz. Taksim meydanını temizleyeceksiniz. Cumhuriyet anıtının bir tarafında terörist başının posteri, yanında Atatürk'ün posteri, yanında Türk bayrağı var. Ulusalcılara sesleniyorum. CHP'ye seleniyorum. Siz nasıl seyrettiniz? Öyle duracak mıydık? Müdahale edilmeyecek miydi? Ama CHP'ye sorarsan dokunmayacaktık."
Haber Ara